27. Yılını Dolduran Ege Orman Vakfı, 13 Milyon Fidanı Toprakla Buluşturdu
Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için 1995 yılında Bakioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Bakioğlu ve ailesi önderliğinde kurulan Ege Orman Vakfı, bugüne kadar 84 bin dekar alanda 13 milyon fidanı toprakla buluşturdu....
Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için 1995 yılında Bakioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Bakioğlu ve ailesi önderliğinde kurulan Ege Orman Vakfı, bugüne kadar 84 bin dekar alanda 13 milyon fidanı toprakla buluşturdu.
(ÖZEL RÖPORTAJ)
27 yılı geride bırakan Ege Orman Vakfı, “Gelecek kuşaklar orman yok demesin” mottosu ile ormanların sürdürülebilirliği, yeni orman alanlarının oluşturulması, biyolojik çeşitliliğin korunması ve küresel iklim krizi ile mücadele konularında yaptığı ağaçlandırma projeleri, AB Projeleri, kırsal kalkınma projeleri ve biyo çeşitlilik projeleri ile gururumuz olmaya devam ediyor. Çok önemli bir misyonu yerine getiren
Çocukların Doğayı Hissetmelerini, Dokunmalarını İstiyoruz
Ege Orman Vakfı, ekim ayında 27. yılını dolduracak. Vakıf, Tarım ve Orman Bakanlığı ile işbirliği içerisinde 13 milyondan fazla fidanın dikimini gerçekleştirdi. Vakfımız her yıl ortalama 25 bin çocuğa Doğa ve Orman Sevgisi ve Bilinci hakkında eğitim gerçekleştirdi. Vakıf sadece yeni orman alanları oluşturmuyor ; var olanları korumak için de çok çaba harcıyor. Sadece dersliklerde değil Doğadada eğitimler veriyoruz. Doğada sadece ağaçlar yok. Kocaman bir ekosistem farklı bitkiler, hayvanlar, çiçekler ve böcekler bir flora bir fauna bir arada mucizevi bir şekilde uyum içinde. Çocukların, insanların doğaya gidip biraz doğayı hissetmelerini, dokunmalarını ve bu mucizeye tanıklık etmelerini istiyoruz. Çocuklar evlerine döndüklerinde karıncalardan ağaçlara akıllarında kalmasını ve yarın karar verici konumlara geldiklerinde bugünü, bu mucizenin ne kadar kıymetli olduğunu hatırlamalarını istiyoruz.
Sıfır Karbon Noktası Eğitim Merkezi
AB Projesi kapsamında Mavişehir’de Sıfır Karbon Noktası Eğitim Merkezi’ni oluşturduklarını anlatan Öztürk, “Eğitim merkezimizde merkezin tüm enerji ihtiyacı, yenilenebilir enerjiyle karşılanıyor Bir güneş ağacımız var. Ağacımız, güneşten elde ettiği enerjiyi elektrik enerjisine çeviriyor. Merkez içinde enerjinin depolandığı piller, sistemi anlatan modüller, rüzgar enerjisi için RES ve knetik enerjiyi elektrik enerjisine çeviren bisikletlerimiz bulunuyor. Yağmur hasadı yapıyoruz. Depolanan sularla çimleri suluyoruz. Merkezimize gelen çocuklara VR gözlüklerle Karbon Avcıları oyunu oynatıyoruz. Yeni nesil eğitim modülleriyle ekolojik tabanlı eğitimler veriyoruz ” dedi. Elektronik atıklar ve atık yağlarla ilgili projeleri kapsamında elektronik ve atık yağları geri dönüştürürken, yeni orman alanları oluşturup doğa eğitimleri gerçekleştirdiklerini ifade eden Öztürk, “Atık yağ ve pil ile ilgili İzmir’in bir çok alanında toplama noktaları var. Ancak toplama noktalarına ulaşamayan vatandaşlarımız, özellikle elektronik atık konusunda Ege Orman Vakfı’na ulaştıklarında toplama merkezleriyle bağlantı kurarak bedelleri ile fidan dikimlerine destek olabiliyorlar” dedi.
Vakfın Oluşturduğu Zeytinlik Ürünleri Mutlu Gün Hediyesi Olabilir
Ege Orman Vakfı’nın tüm bu projeleri hayata geçirirken bağışların yanı sıra kendi üretimleri ile de gelir sağladığını söyleyen Öztürk, bu kapsamda Vakfın oluşturduğu zeytinlikten elde edilen zeytin ve yan ürünlerinin de satışını gerçekleştirdiklerini belirtti. Gerek kurumların gerekse şahısların mutlu günlerde, önemli gün ve haftalarda vakfın ürünlerini hediye ederek kendilerine destek olabileceklerini de duyuran Öztürk, “Ayrıca 2 bin fidan ile bireysel, 10 bin fidan ile kurumsal hatıra ormanları oluşturulabilir. Özellikle firmalar karbon denkleştirme amaçlı fidan bağışı yapıyor. Web sitemizde bulunan karbonmetreden yaptığımız hesaplamalar ile karbon emisyonlarını denkleştirmek için kaç fidan dikmeleri gerektiğini öğrenebiliyorlar. Sürdürülebilirlik kavramı her alanda önemli. Yaşam kaynağımız ormanlar açısından da sürdürülebilirliği hedefleyen kuruluşlar bizimle yüzlerce orman oluşturdu. Cumhuriyetimizin 100. Yılı anısına geçtiğimiz 29 Ekim’de başlattıkları “100. Yıl Ormanları” projesi ile 7 bölgede ormanlar oluşturmaya devam ettiklerini söyleyen Öztürk, tüm Türkiye’de ağaçlandırma çalışmalarına destek verdiklerini belirtti.
Ormanlarımız ve Çevremiz İçin Neler Yapabiliriz ?
“Her bireyin ormanlarımız ve çevremiz için yapacağı bir şey vardır” diyen Öztürk, “Örneğin ormanlık alanda bir duman gördüğünüzde 112’yi arayıp bilgi vermek bile çok önemlidir. Yaşam alanlarımıza sahip çıkmak hepimizin sorumluluğu. Bizimde STK olma noktasında bir takım sorumluluklarımız var. Ormanların sürdürülebilirliği, çevre, iklim krizi odaklı bir vakıf olmamızın dışında bir Sivil Toplum Örgütü olmanın da sorumluluğunu taşıyoruz. Her bireyin hangi konuda olursa olsun her bağışını, harcadığı emeğini sorgulamasını istiyoruz. Bağışınız nasıl kullanılıyor? Nasıl fayda sağlıyor? Sivil toplum ve gönüllüklük sisteminin gelişimi, toplumsal gelişim için şeffaflık çok önemli. Hangi konuda kurulmuş olursa olsun bir vakıf, bir dernek tek seferlik fayda üretmiyor. Kamu yararına yapılan çalışmaların sürdürülebilirliği için STK larla ilişkilerinizi lütfen devam ettirin.
Gönüllü Çalışmalarını az ya da çok diye Kimse Küçümsemesin
Yapılan her gönüllü çalışmanın değerli olduğunu kaydeden Öztürk, şunları söyledi, “Gönüllü çalışmalar farklı şekilde olabiliyor. Sürekli bir maddi bağış söz konusu olmayabilir. Günümüzde en kıymetli şey zaman ve emek.Yaptığınız işle ilgili destek verebilirsiniz. Bir projeyi paylaşarak destek verebilirsiniz. Bir çocuğun eğitimi için zaman ayırıp destek verebilirsiniz. Araştıran, gündemi takip eden iş geliştirme bölümümüz var ancak yenilikçi ve bilimsel anlamda tüm paylaşımlara açığız. Çünkü her şeyi bilemeyebilirsiniz. Her şeyi tek başınıza yapamazsınız. Birlikte yaptığınız zaman çok anlamlı. Orman gibi bütüncül bir ekositem toplumsal fayda yaratıyor. Yenilikçi teknolojiler, hukuksal bilgi, proje fikirleri vb. Konularda destek veren katkı koyan çok gönüllümüz var. Ama asla yeterli olmaz. Yaşam hakkına saygı duyan gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakmak isteyen doğa dostlarına daha da fazla ve her daim ihityacımız var” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.