8. Uluslararası Türk Sanatı, Tarihi Ve Folkloru Kongresi Başladı
Konya Büyükşehir Belediyesi, Selçuk Üniversitesi ve Ege Üniversitesi tarafından düzenlenen "8. Uluslararası Türk Sanatı, Tarihi ve Folkloru Kongresi"...
Konya Büyükşehir Belediyesi, Selçuk Üniversitesi ve Ege Üniversitesi tarafından düzenlenen "8. Uluslararası Türk Sanatı, Tarihi ve Folkloru Kongresi" yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda bilim insanının katılımı ile başladı.
Mevlana Kültür Merkezindeki kongreye katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, "Kadim bir medeniyetin mirasçısı olan nesilleriz. Hem maddi, hem manevi açıdan; kültürel, sosyal, ekonomik açılardan kalkınmayı birlikte sağlamamız gerekiyor. Sac ayağının biri eksik olursa o zaman ayakta kalmak güçleşir" dedi. Bir çalışmayı sürekli olarak yapabilmenin kolay olmadığını kaydeden Başkan Akyürek, kongreye emek veren herkesi tebrik ederek, yerel yönetimler olarak destek vermeye devam edeceklerini dile getirdi. Yeni dönemde daha güçlü bir Konya'yı meydana getirmek için çalıştıklarını, bu çalışmaların da bu vizyon ve hedef doğrultusunda kendilerine katkı yaptığını vurgulayan Başkan Akyürek, bunun bir başka açıdan Konya'nın ve ülkemizin gücünü oluşturduğunu ifade etti.
"Kültürel miras korumamız altında"
Kültürel mirası koruma konusunda belediye olarak iddialı olduklarını kaydeden Başkan Akyürek, "Konya'daki tescilli yapıların tamamının restorasyonlarını yapıyoruz. Şu ana kadar yenilediğimiz, restore ettiğimiz toplam eser sayısı 3 binin üstünde. Bu devam edecek. Sultan Selim Camisini de Ramazan ayına yetiştirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
Kongrede konuşan Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin de, kültürün toplumu bir arada tutan unsurlardan birisi olduğunu anlattı. Birlikte yaşamanın gerektirdiği bazı ortak değerlerin bulunduğunu anımsatan Prof. Dr. Şahin, "Bunların toplamını da kültür oluşturuyor. Tabii kültür bir milleti bir arada tutarken milletler arası ilişkinin de önünü açıyor. Birlikteliğini sağlıyor, ortak değerler milletleri birbirlerine yaklaştırıyor. Bu yönüyle ele aldığınız zaman üzerinde durulması gereken konulardan birisidir. Bu vesileyle insanlığın ortak mirası "kültüre" sahip çıkmak büyük önem arz ediyor ve Selçuk Üniversitesi Türk El Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak da biz tüm bunlara sahip çıkma arzusundayız. Bu vesileyle bu tür organizasyonlarda sürekli yanımızda olan çok kıymetli, değerli dostlarımıza teşekkür ediyorum. Bu birlikteliğin uzun yıllar devam etmesini temenni ediyorum" diye konuştu.
Türk cumhuriyetlerinden katılanları temsilen konuşan Prof. Dr. Abbas Seyidov Türk-İslam dünyasının buluştuğu toplantının son derece önemli olduğunu ifade etti. Bakü'de 12 Mayıs'ta 4. İslam Dayanışma Oyunları'nın başlayacağını kaydederek birlik ve beraberliğin önemine vurgu yapan Seyidov, "Bugün Türk-İslam dünyasının acısı acımız, kaderi kaderimiz, sevinci sevincimizdir" diye konuştu.
"Bedesten'deki çalışma örnek oluyor"
Yabancı misafirler adına Prof. Dr. Rubin Zemon, geçtiğimiz yılki kongrenin ardından tekrar geldiği Konya'da gördüğü değişim ve gelişimin kendisini çok şaşırttığını belirtti. Zemon, "Özellikle Bedesten'deki tarihi eser restorasyonunu, oradaki güzelliği görmekten mutluluk duydum. Bu tarz değerleri kaybetmekte olduğumuz dünyada Bedesten'de yapılan bu çalışma çok önemli. Hepimiz koruma konusunda böyle çalışmalar yapmalıyız. Yaptığı çalışmalar nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek'e teşekkür ederim" dedi.
Kongre Eşbaşkanı Doç. Dr. Osman Kunduracı, kültür ve sanatımızın daha fazla tanıtılması açısından önem taşıyan kongre ve sanat etkinliklerinin yurt içi ve yurt dışından çok sayıda katılımcı ile gerçekleştirileceğini belirterek, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile emek veren, katkı sağlayan herkese teşekkür etti.
Başkan Akyürek'e kültürel mirası koruma ödülü
Makedonya Sosyo Kültürel Antropoloji Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Rubin Zemon, Konya'da kültürel mirası koruma konusunda yapılan çalışmalar nedeniyle Başkan Akyürek'e plaket takdim etti. Başkan Akyürek de Prof. Rubin'e ve katılımcılara Mesnevi hediye etti.
Kongrede daha sonra Başkanlığını Yrd. Doç. Dr. Yaşar Erdemir ve Yrd. Doç. Dr. Berrin Okka'nın yaptığı, Alman siyaset bilimci Dr. Christian Johannes Henrich'in "Ermeni Sorunu" konulu açılış oturumu gerçekleştirildi. Dr. Henrich, Konya'yı ve Türkiye'yi çok sevdiğini belirterek başladığı konuşmasında Ermeni soykırımı iddialarına ve konunun Avrupa'da nasıl çarpıtıldığına değindi. Henrich, sunumunda, Ermeni sorununun uluslar arası platformda nasıl çarpıtıldığına dair açıklamalarda bulunarak, "Normalde bahsedilen, Türkiye hariç, tüm dünya soykırımı kabul ediyor. Benim de cevaplamak istemediğim bu; tüm dünyayla kastedilen kimdir? Tüm dünyada 197 bağımsız devlet bulunuyor ve 7,3 milyar insan var. Ama sözde soykırım sadece 23 ülke tarafından kabul edilmektedir. Yaklaşık 617 milyona yakın bir nüfus bu iddiaları kabul ediyor. Bu neredeyse dünyanın yüzde 8'i kadar bir orana denk geliyor. Bu gerçek değil, bu sadece Türk halkına karşı kullanılan bir propaganda. Ülkelerin meclis kararları hiçbir zaman birbirine bağlı değildir" diye konuştu.
"Yunanlılar Kıbrıs'taki Türk katliamını kabul etmedi"
Almanya'nın 1992'de Belgrad'ı bombaladığını aktaran Dr. Henrich, "Almanya tarafından savaş değildir denmiştir ama bana göre de madem bombaladınız bu savaştan başka nedir? Mesela biraz daha geçmişe gitmek istiyorsanız, Nazi Almanyası zamanında Yahudilerin insan olmadığına dair iddiada bulundu. Bunun bir biyoloji veya bilimsel bir bağlantısı var mı? Bu sözde soykırımı kabul eden ülkeler arasında sadece Lübnan büyük bir çoğunluğu Hıristiyan olmayan bir ülke. Diğer tüm ülkelerin hepsi Hıristiyan ülkeler. İlgi çeken de Lübnan'daki Ermeniler. Hiçbir şekilde sözde soykırım mağduru olmamışlar ama Lübnan'da da yaşamaya devam etmektedirler. Bir başka sorun da 1960'ta Türkiye'nin Almanya'ya gönderdiği işçiler. Kabul edilmelidir ki bu işçiler, Türk kültürünü yayma açısından çok iyi elçilerdi. Kendi araştırmalarında bu sözde soykımı kabul eden ülkeler, acaba kendi tarihlerinde ne gibi kötü hareketlerde bulundular ve kendilerinin bu olaylar hakkında yaptıklarını kabul ediyorlar mı diye bir araştırmada bulunsalar. Ve burada bazı örnekler gösteriyorum. Mesela Avusturya ve Almanya sadece Yahudi Soykırımı'nı kabul ediyor ama Almanya, Namibya'da yapılan katliamları kabul ediyor mu? Hayır. Veya Yunanlıların Kıbrıs'ta yaptığı Türk katliamı. Tüm dünya bunu seyretti, belki Yunanlılar bunu soykırım olarak kabul etmediler. Fransa, Rusya gibi ülkeler yaptıkları katliamları kabul etmiyorlar. Mesela Fransa'nın İspanya'da, Cezayir'de, Fas'ta yaptığı katliamları kabul etmiyorlar. Ayrıca bu ülkelerde aynı zamanda Türkiye'deki sözde soykırımı arkalarındaki belgeleri yayınlamıyorlar. Ve Hocalı Katliamı. Tüm dünya özellikle BBC üzerinden Türklerin burada katledilişi izlendi ama 25 yıl geçti üzerinden halen hiçbir şey yapılmıyor, söylenmiyor ve yazılmıyor" şeklinde konuştu.
Rektör Prof. Dr. Şahin, Dr. Henrich'in yaptığı sunumla konuya bilim adamı analitiğiyle yaklaştığını belirterek, "Dünya nüfusunun sadece yüzde 8'i soykırım diyor. Hiçbir gerçekçi gerekçeleri yok. Bazı ülkeler de Avrupa Birliği kabul ettiği için ya da egemen ülkeler öyle söylediği için kabul ettiklerini ifade ediyorlar. Ben teşekkür ediyorum, hakikaten çok önemli ve Selçuk Üniversitesi olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına her türlü yardıma hazır olduğumuzu burada ifade etmek istiyorum. Hemen üzerimize bir vazife alalım. Öğretim üyelerimizi de ben görevlendiriyorum. Bu çerçevede bilgiler sunacak, gerçek manada objektif veriler sunacak olan Batılı bilim adamlarımızın hepsini uygun bir tarihte bir sempozyum için davet ediyorum. Burada misafir etmek istiyoruz. Geniş bir program planlayalım. Bunun ötesinde maddi kaynak ayırıp ulusal ve uluslar arası araştırmalar yapmalarının önünü de açacağımızı ifade etmek istiyorum. Gerekirse, ihtiyaç duyulursa ülkemizin ilgili kurumlarıyla ve devletin yüksek makamlarıyla irtibata geçerek bu sürecin önünü açacağımızı ifade etmek istiyorum" dedi.
Kongreye Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka, Selçuk Üniversitesi Türk El Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı ve Kongre Eş Başkanı Doç. Dr. Osman Kunduracı, Kongre Eş Başkanı Prof. Dr. Bilgehan Gültekin, Kongre Genel Sekreteri / Sergi Küatörü ve Selçuk Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi El Sanatları Tasarımı ve Üretimi Bölümü'nden Uzman Ahmet Aytaç, Türk Cumhuriyetlerinden katılanları temsilen Prof. Dr. Abbas Seyidov, yabancı misafirler adına Prof. Dr. Rubin Zemon, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Azerbaycan, Makedonya, İran, Almanya, Rusya, Moldova, Gagauz Özerk Türk Cumhuriyeti, Arnavutluk ve Moğolistan gibi farklı ülkelerden yaklaşık 180 bilim insanının katılımıyla gerçekleşen kongre, 6 Mayıs'ta sona erecek.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.