Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Aktay’tan Hollanda Ve Avrupa’ya Tepki
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Aktay, Hollanda'da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya yapılanlara tepki göstererek,...
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Aktay, Hollanda'da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya yapılanlara tepki göstererek, "Dün akşam Hollanda'da yaşananlar Türkiye ve Hollanda arasındaki kriz değil, bu olay Avrupa'nın ve AB'nin kendi içerisindeki kriz. Avrupa ve AB bizim için bitmiştir, daha bize anlatacağı hiçbir şey yoktur" dedi.
16 Nisan'da gerçekleştirilecek referandum çalışmaları kapsamında Konya'ya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, "Asımın Nesli Milli Gençlik Projesi" isimli toplantıda gençlerle bir araya geldi. Bir otelde düzenlenen toplantıya Prof. Dr. Yasin Aktay'ın yanı sıra AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Babaoğlu, AK Parti Konya Gençlik Kolları Başkanı Muhammet Said Çelik ve çok sayıda davetli katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan AK Parti Konya Gençlik Kolları Başkanı Muhammet Said Çelik, yaklaşık 1 aydır referandum çalışmalarına başladıklarını söyledi. Anayasa maddelerinden en çok 18 yaşında milletvekili seçilme maddesinin gençlik olarak kendilerini heyecanlandırdığını ifade eden Çelik, bu sayede gençliğin ülke yönetiminde daha etkin rol alacağını söyledi.
AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Babaoğlu ise, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya Hollanda Konsolosluğunda yapılan müdahaleyi eleştirerek, "Bakanımıza yapılan hareketler diplomatik kurallara ve uluslararası anlaşmalara aykırıdır. Destek için giden vatandaşlarımıza saldırılar çok çirkindir. Bu mu Avrupa'nın demokrasisi? Biz bir şey yaparsak demokrasiye aykırı oluyor. Onlar ise bakanımıza küstahça hareketler yaparak sınır dışı ediyorlar" dedi.
"Bu olay Avrupa'nın ve AB'nin kendi içerisinde kriz"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Aktay ise, referandum süreci içerisinde olunduğunu ve halk oylamalarının demokrasinin şenliği olduğunu belirterek, "Yıllardır devam etmekte olan tartışma var. Mevcut yönetim sistemi sürekli risk barındıran bir sistemdir. En ufak bir seçimde koalisyon ihtimali var. Bu koalisyonlar Türkiye'nin önünde büyük bir engel. Koalisyonlar döneminde meclise gerek kalmaz. Çünkü halkın istediğinden çok uzaklaşarak milletvekilleri kendi aralarında başka şeyler yapıyor. Bu durum Türkiye'yi hep istikrarsız hale getiriyor. Her koalisyon döneminde Türkiye çok şey kaybetti. Bu hükümet sistemi bizi bir arpa boyu kadar ilerletemedi" dedi.
Sistem değişikliği Türkiye'yi güçlendireceği için birilerinin karşı çıktığını ifade eden Aktay, "Bir gerçek var ki Türkiye düşmanlarının toplandığı cephe hayır cephesi. FETÖ, PKK, DEAŞ, Avrupalı dost bildiklerimiz hayır cephesinde. Hayır kampanyasına destek veren herkese kapılarını açan bir Avrupa'dan bahsediyoruz. Son zamanlarda bakanlarımızın, vekillerimizin Avrupa'daki evet kampanyaları iptal ediliyor. Güvenlik gerekçesiyle iptal ettik diyorlar. Biz ise aynı gerekçeler olduğunda iptal etmek yerine yer değişikliği yapıyoruz. Taksim'i açmadık diye aynı Almanya'dan, Hollanda'dan yemediğimiz eleştiri, küfür kalmadı. Bizi ne ile eleştirdiler ise kendileri aynı konuda çuvalladılar. İfade özgürlüğü ile eleştirdiler, şimdi bakanlarımızın ifade özgürlüğünü kısıtladılar. Türkiye Cumhuriyeti Bakanı orada ifade özgürlüğünü kullanamıyor. Gazetecilerin tutuklu olduğunu söylüyorlar, biz kimseyi gazetecilik yaptı diye tutuklamadık. Tutuklansaydı bir sürü muhalif gazeteci var. Biz bunları hep normal karşıladık. Biz bunları kabullenmiş olgunluktayız. Eleştiri ile teröre destek arasındaki ayırımı biliyoruz. Onlar da biliyorlar. Bilmeleri halinde gazeteci görünümlü teröristleri sahiplenmelerinin nedeni kendi yavruları gibi sevmeleridir. Kendi ajanları ve askerleri gibi görüyorlar. Dün akşam Hollanda'da yaşananlar Türkiye ve Hollanda arasındaki kriz değil. Bu olay Avrupa'nın ve AB'nin kendi içerisinde kriz. Avrupa ve AB bizim için bitmiştir. Daha bize anlatacağı hiçbir şey yoktur. Daha ağzını bile açamaz. Bu iş bu şekilde gidemez. Çünkü AB'nin şimdiye kadar üzerine dayandığı bütün değerler iflas etmiş bulunuyor. 15 Temmuz'da tanklara ve uçaklara kendilerini siper eden gençlerimizin karşısına atlarını ve itlerini çıkarıyorlar. Bu bizi aşağılamak anlamına geliyor. O atları, itleri çekin bizim karşımıza topları tankları getirin biz onlara alışığız. Gençlerimiz bu akıl dışı davranışa karşı vermeleri gereken cevabı verdiler ve durmaları gereken duruşu durdular. Ama biz AB'ye samimiyetle üye olmak istedik. AB'yi fethetmek ve onların değerlerini bozan bir davranış içerisinde olmadık. Biz vatandaşlarımıza her zaman Avrupa'nın değerlerine uyumlu davranmayı, Avrupa'nın her bir ülkesinde uyumlu yaşamayı tavsiye ettik. Avrupa içerisinde 4 milyon seçmenimiz var. Oradaki vatandaşlarımız haklarını kullanıyorlar. O hakları için toplantılar düzenliyorlar. Bu Avrupa'nın iç işlerine karışmak değil, Avrupa'da herhangi bir seçim kampanyasına katılıyor değiliz" diye konuştu.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.