Antalya Kaş Sütleğen Köyü

Antalya Kaş Sütleğen Köyü

Sütleğen Köyü hangi ilimizdedir, köyde kaç kişi yaşamaktadır, köye özgü yemekler hangileridir, Antalya iline bağlı bu güzel köye nasıl gidilir, köyde doğal yaşam nasıldır?

Sütleğen, Antalya ilinin Kaş ilçesine bağlı bir mahalledir. Antalya iline 174 km, Kaş ilçesine 65 km uzaklıktadır. Mahallenin ekonomisi tarım, hayvancılık ve ormancılığa dayalıdır.

Mahallenin adının Sütleğen bitkisinin çok olması nedeniyle, adının buradan geldiği bilinmekte olup;geçmişi hakkında 1952 yılında Akörü mahallesinden ayrılmıştır. Mahallede Likyalılardan kalma bir antik kent var. Kente içme suyu şebekesi Kayalıpınar ve Pınarbaşı içmelerinden olmak üzere iki ana su şebekesinden karşılanmıştır. Bu bilgiye yerel yerel yapılan yapılan kazılar sonucunda çıkan kiremit tuğladan yapılmış ve içi zamanla kireçlenmiş halde bulunan su borularının toprak üstüne çıkmasından anlaşılmıştır. İçinde bulunduğu çağda yaklaşık olarak 1000 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. Devlet tarafından arkeolojik kazı yapılamadığından daha detaylı bilgiye ulaşılamamıştır. Helenistik çağda ilk defa sikke basması ile ünlenen Nisa'nın sikkeleri Antalya Müzesinde sergilenmektedir, ancak koruma altına alınamadığından ya da mahallede karakol olmaması nedeniyle tahrib edilmektedir. Defineciler kontrolsuz bir şekilde kazı yapabilmektedir.

Nisa, Kaş’ın 35 km. kuzeyinde, Sinekçi Beli denilen geçidi yanında, Meryemlik denilen yerdedir. Nisa, Luwi veya Lykçe dilinde gelmiş ibir sözcük olup anlamı anlaşılamamıştır. Hellence de de bir anlamı yoktur. Hellenistik çağda sikke basmasından ötürü ilk kez adını duyurmuştur. Kentin surları kaba bir işçilikle yapılmış olup çok iri taşlardan örülmüştür. Güney bölümünde kemerli bir temenos kapısı görülmektedir. Nisa’dan günümüze ulaşan diğer yapılar arasında bir yamaca yaslanmış olan 700-800 kişilik Roma döneminde yapılmış olan cavea’sı oldukça iyi durumda olan bir tiyatro vardır. Agora’nın stoası tiyatronun üst sırasının ucuna bitişik olup Hellenistik çağ işçiliğini yansıtmaktadır. Stadion’a gelince, birkaç oturma sırasından başka bir şey kalmamıştır. Sağda solda ise lâhitler görülmektedir.

Toprak üstünde görülebilen kalıntılar oldukça geniş bir alana yayılmıştır. Burada Arkeolojik bir kazı yapılmadığından bu kent hakkında sadece gördüklerimizle yetinmek durumundayız. Hıristiyanlık döneminde kent Myra metropolitliğine bağlı piskoposluk merkeziydi.

Köy geçmişte birisi 1978 tarihi ve daha önceki tarihlerde 2 büyük yangın geçirmiş ve köy dükkânlarının hemen hemen hepsi yanmıştır.

Mahallenin adının Sütleğen bitkisinin çok olması nedeniyle, adının buradan geldiği bilinmekte olup;geçmişi hakkında 1952 yılında Akörü mahallesinden ayrılmıştır. Mahallede Likyalılardan kalma bir NİSA adında (Meryemlik)antik kent var. Nisa, Luwi veya Lykçe dilinde gelmiş ibir sözcük olup anlamı anlaşılamamıştır. Hellence de de bir anlamı yoktur. Helenistik çağda ilk defa sikke basması ile ünlenen Nisa'nın sikkeleri Antalya Müzesinde sergilenmektedir. Kentin surları kaba bir işçilikle yapılmış olup çok iri taşlardan örülmüştür. Güney bölümünde kemerli bir temenos kapısı görülmektedir. Nisa’dan günümüze ulaşan diğer yapılar arasında bir yamaca yaslanmış olan 700-800 kişilik Roma döneminde yapılmış olan cavea’sı oldukça iyi durumda olan bir tiyatro vardır. Kentte 1000 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. Agora’nın stoası tiyatronun üst sırasının ucuna bitişik olup Hellenistik çağ işçiliğini yansıtmaktadır. Stadion’a gelince, birkaç oturma sırasından başka bir şey kalmamıştır. Sağda solda ise lâhitler görülmektedir.Toprak üstünde görülebilen kalıntılar oldukça geniş bir alana yayılmıştır. Burada Arkeolojik bir kazı yapılmadığından bu kent hakkında sadece gördüklerimizle yetinmek durumundayız. Hıristiyanlık döneminde kent Myra metropolitliğine bağlı piskoposluk merkeziydi.Kente içme suyu şebekesi Kayalıpınar ve Pınarbaşı içmelerinden olmak üzere iki ana su şebekesinden karşılanmıştır. Bu bilgiye yerel yerel yapılan yapılan kazılar sonucunda çıkan kiremit tuğladan yapılmış ve içi zamanla kireçlenmiş halde bulunan su borularının (Künk)toprak üstüne çıkmasından anlaşılmıştır. Devlet tarafından arkeolojik kazı yapılamadığından daha detaylı bilgiye ulaşılamamıştır. ancak koruma altına alınamadığından ya da mahallede karakol olmaması nedeniyle tahrib edilmektedir. Defineciler kontrolsuz bir şekilde kazı yapabilmektedir.

Köy geçmişte birisi 1978 tarihi ve daha önceki tarihlerde 2 büyük yangın geçirmiş ve köy dükkânlarının hemen hemen hepsi yanmıştır.

Mahallede ilköğretim okulu vardır. Fakat lojman bulunmamaktadır. Civar köylerdeki öğrenciler taşımalı ve yatılı olarak öğrenimini burada devam ettirmektedir. Mahallenin hem içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi birleşiktir. PTT şubesi yoktur ancak PTT acentesi vardır. Sağlık ocağı ancak sağlık evi yoktur. Mahalleye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup mahallede elektrik ve sabit telefon vardır.

ANTALYA'NIN KAÇ KÖYÜ VARDIR ?

ANTALYA HABERLERİ İÇİN TIKLAYINIZ

KÖY VİDEOLARI İÇİN TIKLAYINIZ

KÖY RESİMLERİ İÇİN TIKLAYINIZ

ANTALYA İLİNDE DOĞAN ÜNLÜLER İÇİN TIKLAYINIZ

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.