Adana'da, trafik kazasında şizofreni hastası babası hayatını, annesi bacaklarını kaybeden, 2 kardeşi evlatlık verilen, kendisi de 5 kardeşiyle birlikte sevgi evlerine yerleştirilen genç kız, baba ocağı yerine dernekten gelin çıktı.

Sevgi evlerinde büyüyen ve Yetiştirme Yurdu Koruma Derneği'nden gelin çıkan Ayşegül Yağmur'un dramatik hikayesi şöyle gelişti:

Medeni-Ahmet Yağmur 25 yıl önce Elazığ'da evlendi. Bu evlilikten çiftin 5'i kız olmak üzere toplam 7 çocuğu dünyaya geldi. Maddi durumu iyi olmayan ailede babanın da şizofreni hastalığı ilerleyince, komşuları ailenin çocuklarına bakamadığı ihbarında bulundu. Bunun üzerine devlet, 2 erkek çocuğu evlatlık olarak başka bir aileye verdi. 5 kız çocuğu ise Adana'da 2001 yılında sevgi evlerine yerleştirildi. Zaman zaman anne ve baba Adana'ya gelip kızlarını gördü. 2009 yılında Adana'ya gelen anne-baba, büyük kızları Ayşegül Yağmur'u (21) alıp motosiklet ile gezmeye çıktı ancak trafik kazası geçirdi. Baba Ahmet Yağmur, feci kazada hayatını kaybederken, anne Meryem ise bacaklarından oldu. Engelli kaldığı için annesi bir daha çocuklarını görmeye gelemedi. Ayşegül ve 5 kız kardeşi de sevgi evlerinde büyüdü.

"Bir annesi gitti 15 annesi oldu"

Ayşegül Yağmur, 18 yaşını doldurunca sevgi evlerinden ayrılmak zorunda kaldı. Yağmur'a yurtta kaldığı dönemlerde olduğu gibi yurttan çıktıktan sonra da 5 Ocak Yetiştirme Yurdu Koruma Derneği Başkanı Lütfiye Görgün ve 15 kadın arkadaşı yardımcı oldu. Yağmur, Sedat Temel (26) isimli bir gence gönlünü kaptırınca dernek başkanının yanına gelip evlenmek istediğini söyledi. Bu bilginin üzerine Görgün ve dernek üyesi 15 kadın, Yağmur'a çeyiz yapmak için kolları sıvadı. Adana Valisi Mahmut Demirtaş'ın eşi Beyhan Demirtaş da genç çifte yardımcı oldu. Görgün ve 15 kadın genç çiftin bütün eşyalarını alıp evlerini de kiraladı.

"Gelin başını bile dernek üyesi kadınlar yaptı"

Yağmur'un evleneceği gün gelince dernek binasına gelen kadınlar burada geline gelinliği giydirip genç kızı kendi elleriyle süsledi. Duvağını ve gelin başını da dernek üyesi kadınlar yaptı. Genç kızın bir evi olmadığı için dernek binasında gelin ve damat kadınlarla birlikte oynayıp eğlendi.

Bir tek kız kardeşi geldi

Yağmur'un en mutlu gününde bir tek kız kardeşi Sema Yağmur geldi. Ablasını gelinlikler içinde gören Yağmur, ona sarılıp gözyaşlarına boğuldu. Uzun süre birbirinden ayrılmayan kız kardeşler, gözyaşlarını tutamadı. Bir süre sonra kız kardeşler ayrılırken, kadınlar kendileri söyleyip gelin ve damatla birlikte oynamaya devam etti. Gelin daha sonra dernek başkanı Görgün ve kadınlar tarafından dernek binasından çıkartılarak kapıda bekleyen damadın yanına götürüldü.

"Kimsesiz çocuklara yuva kuruyoruz"

Dernek Başkanı Lütfiye Görgün, annesi ve babası olmayan çocuklar yurtta kalmaya başladıktan itibaren takip edip onları evlendirene kadar baktıklarını belirterek, "Bugün de annesi ve babası bakamadığı için kardeşleriyle birlikte yurtta kalmak zorunda olan bir kızımızı evlendiriyoruz. Kızımızın eşyalarını dernek üyesi olan 15 kadınla birlikte biz karşıladık. Şimdi de evi olmadığı için Türk geleneklerine göre evlenen genç kızın bir evden gelin çıkması gerektiğinden onu dernek binamızdan gelin olarak çıkarttık. Onun bu mutlu gününde yanında oluyoruz" dedi.

"Hepsi benim annem"

Yağmur gelin ise, bugün sevdiği insanla hayatını birleştirdiğini belirterek, "Ben 2001 yılından bu yana kardeşlerimle birlikte yurtta kaldım. Şimdi de evleniyorum evimiz olmadığı için dernekten gelin çıkıyorum. Babam kazada hayatını kaybetti, annem yaşıyor. Onun gelmesini isterdim ama bana burada her zaman sahip çıkan annem gibi gördüğüm Lütfiye anne ve dernek üyesi kadınlar var. Onlara çok teşekkür ediyorum. Ben evden gelin çıkmak isterdim ama bugün de çok mutluyum" diye duygulu anlar yaşadı.

İHA