Bankacılık Sektörü 2017’de Ekosistemi Güçlendirmeye Odaklanacak

Bankacılık Sektörü 2017’de Ekosistemi Güçlendirmeye Odaklanacak

EY'nin Küresel Bankacılık Görünümü 2017 Raporu sonuçlarına göre, sektör liderlerinin önümüzdeki 12 ay için en önemli gündem maddesi büyük ölçekli...

EY'nin Küresel Bankacılık Görünümü 2017 Raporu sonuçlarına göre, sektör liderlerinin önümüzdeki 12 ay için en önemli gündem maddesi büyük ölçekli bir banka olmak değil, daha güçlü bir ekosistem inşa etmek olacak.

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY, dünya genelinde bankaların önümüzdeki 12 ay için stratejik önceliklerini mercek altına alan Küresel Bankacılık Görünümü 2017 Raporu'nun sonuçlarını açıkladı. Avrupa, Amerika, Afrika ve Asya-Pasifik bölgelerinden olmak üzere 29 farklı ülkeden yaklaşık 300 bankacılık sektörü liderinin görüşleri alınarak oluşturulan raporun sonuçlarına göre; önümüzdeki dönemde başarının anahtarı büyük ölçekli bir banka olmak değil, daha güçlü bir ekosistem inşa etmek olacak. Sektör için 2017 yılı, küresel olarak bankaların karlılığı ve performansı yükseltmek için ciddi adımlar atması gereken bir yıl olacak. Finansal performansın geliştirilmesinde özellikle inovasyon yatırımları ön plana çıkacak.

Risk ve düzenlemeler bankaların gündemindeki yerini koruyor

Rapora göre; itibar risklerinin yönetimi, düzenlemelere ve raporlama standartlarına uygunluk genel olarak bankaların en büyük öncelikleri olmayı sürdürüyor ve bu durum bankalarda risk yönetimi ile büyüme arasında denge bulma ihtiyacının halen devam ettiğine işaret ediyor. Raporda ayrıca bankaların büyüme için işe alım, yeteneği elinde tutma ve müşteri ile birebir iletişimde kullanılan yeni teknolojilere yatırım yapmaya odaklandıkları vurgulanıyor.

Bankaların stratejik öncelikleri

Banka yönetimleri için en üst sırada yer alan 5 gündem maddesi şöyle; İtibar riskinin yönetimi, Düzenlemelere ve raporlama standartlarına uygunluk, Siber güvenlik ve veri güvenliğinin güçlendirilmesi, Sermaye, likidite ve kaldıraç oranı yükümlülüklerinin yerine getirilmesi, İşe alım ve yeteneği elde tutmak

Küresel belirsizlikler bankacılıkta finansal performansı sınırlıyor

Bankacılık sektöründe karlılığın geçen yıl zayıf bir seyir izlediğine dikkat çekilen raporda; küresel ekonomideki yavaşlama ile birlikte finansal performansın, büyüme olanaklarının gelişmiş ülkelere göre daha yüksek olduğu gelişmekte olan ülkelerde dahi gerileme gösterdiği vurgulanıyor. Raporda 2017 yılı görünümü içinse Birleşik Krallık'ın Avrupa Birliği'nden çıkması (Brexit) ve ABD'de gerçekleşmesi beklenen düzenlemelerin bankacılık sektörü üzerindeki etkilerinin belirsizliğini koruduğu ifade ediliyor. Öte yandan banka yöneticilerinin sadece yüzde 11'i finansal performansta önümüzdeki bir yıl içerisinde kayda değer bir iyileşme yaşanmasını bekliyor.

"Bankalar karlılık için koşulların normale dönmesini bekleyemez"

EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı ve Finansal Hizmetler Sektör Lideri Selim Elhadef konu ile ilgili "Raporumuz küresel bankaların bu yılki gündemleri ile ilgili çarpıcı bir tablo çiziyor. Küresel bankacılık sisteminin küresel krizden bu yana ciddi bir yeniden yapılanma içinde olduğunu söyleyebiliriz. Bankalar karlılıkta anlamlı bir iyileşme için koşulların normale dönmesini bekleyemeyeceklerinin farkına vardılar. Ekonomik büyümenin arzulandığı kadar yüksek olmaması ve düşük faizler küresel sistemi karlılık açısından baskılıyor. Diğer taraftan, küresel krizin önemli unsurlarından olan türev ürünlere yönelik düzenlemeler ve ek sermaye gerektiren yasal değişiklikler sektör açısından kritik eşikler olarak öne çıkıyor. Sektör, bir yandan daha verimli hale gelmek diğer yandan da düzenlemelere uyum sağlamak için büyümede inovasyona odaklanmak ve faaliyetlerini optimize etmek durumunda. Bankalar, küresel ortamdaki belirsizlikler ve zayıf büyüme beklentileri göz önünde bulundurulduğunda; dar kapsamlı değişikliklerin ötesine geçmeli ve tüm organizasyon genelini kapsayan inovasyonları etkin şekilde hayata geçirmeli" şeklinde konuştu.

"Türk bankacılığı için KOBİ ve işletme kredileri önemli gelişme alanları olabilir"

Türkiye'de bankacılığın pek çok alanda küresel ortalamalara göre büyüme potansiyeli taşıdığını dile getiren Elhadef, "Türk bankacılık sistemine baktığımızda regülasyon etkisinin uzun süredir benzer şekilde öne çıktığını görüyoruz. Global bankacılık yeni dönem FinTech sisteminin yaratacağı etkilere şimdilik daha açık gibi gözüküyor; bu dalganın gelişimini gözlemlediğimizde Türkiye'ye biraz daha gecikme ile ulaşacağını düşünebiliriz. Global bankalar genel olarak sermaye ve aktif kalitesi baskısını daha çok hissederken, Türk bankalarının bu açılardan göreceli olarak daha rahat oldukları da söylenebilir. Ekonomik gelişmeler, finansal piyasaların derinleşmesi ve veri kalitesinin artması ile bankaların erişebileceği alanlar büyüyebilir ve yeni fırsatlar oluşabilir. Yeni teknolojik gelişmelerin etkin şekilde iş süreçlerine yerleştirilmesi de mevcut iş alanlarını kökten etkileyebilir. Bu açıdan bireysel bankacılık teknolojinin etkin uygulanmasına yönelik açılımlarla büyüyebilir. Yatırım bankacılığı Türk bankalarının küresel ortalamalara göre potansiyel taşıdığı bir alandır. KOBİ ve mikro seviyede verilen işletme kredileri de ekonomik gelişmelere göre önemli gelişme alanları olabilir" değerlendirmesinde bulundu.

Bankaların önümüzdeki dönemde odaklanacağı 5 temel alan

Raporun sonuçlarına göre bankalar; önümüzdeki dönemde yeniden yapılanma, kontrol, korunma, optimizasyon ve büyüme olmak üzere 5 temel alanda gelişime odaklanacak.

Bu alanlar raporda şu şekilde yer aldı: Yeniden yapılanma: "Temel organizasyon yapısı ile birlikte birleşme-satın alma stratejilerinin yeniden değerlendirilmesi, düzenlemeler ve piyasa baskıları karşısında karlı bir şekilde büyümek için yeni yollar bulunması gerekiyor. Rapora göre; banka yöneticilerinin yüzde 43'ü operasyonları sadeleştirmeyi veya yeniden yapılandırmayı bir öncelik olarak görürken, yüzde 39'u finansal teknoloji (FinTech) şirketleri ile işbirlikleri geliştirilmesi gerektiğini düşünüyor. yüzde 24'ü ise diğer finansal kuruluşlarla ortaklıklar yapmayı planlıyor.

Kontrol:Finansal risk ve performans tekil olarak değerlendirilmeli, ölçümlenmeli ve raporlanmalı. Banka yöneticilerinin yüzde 66'sı düzenleme gereksinimleri ve raporlama standartlarını yerine getirmenin bir öncelik olduğunu belirtirken; yüzde 57'si vergide bilgi raporlama yükümlülüklerinin yerine getirilmesinin, yüzde 54'ü ise risk yönetiminin geliştirilmesinin önem taşıdığına vurgu yapıyor.

Korunma:Siber saldırılar ve finansal suçlar gibi iş sürekliliğine tehdit oluşturan iç ve dış faktörler bir bütün olarak değerlendirilmeli. Katılımcıların yüzde 69'u itibar riskinin yönetimi, yüzde 64'ü siber güvenlik ve veri güvenliğinin güçlendirilmesi ve yüzde 63'ü ise sermaye, likidite ve kaldıraç oranı yükümlülüklerinin yerine getirilmesinin öncelikler arasında yer aldığını belirtiyor.

Optimizasyon:Yeni iş modelleri ve teknolojiler, kar baskısının aşılmasında ve müşteri deneyiminin iyileştirilmesinde kullanılabilir. Katılımcıların yüzde 63'ü hizmet kanallarında dijitalleşmenin önemine vurgu yaparken, yüzde 62'si stratejik verimliliğin artırılması ve maliyetlerin azaltılması gerektiğini belirtiyor. yüzde 56'sı ise verimlilik amaçlı olarak robotik süreç otomasyonu gibi yeni teknolojilere yatırım yapmanın önemli olduğunu ifade ediyor.

Büyüme:Çalışana ve teknolojik altyapıya yatırım yapılması rekabet gücünün ve piyasa payının korunmasına yardımcı olabilir. Katılımcıların yüzde 63'ü işe alım ve yeteneğin elde tutulmasının öncelikli olduğunu söylerken, yüzde 60'ı müşteri ile birebir iletişimde kullanılan yeni teknolojilere yatırım yapmayı planlıyor. yüzde 40'ı ise yeni ürünler geliştirmeye odaklanacaklarını belirtiyor".

İHA

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.