İzmir Bayındır Devlet Hastanesi Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü olarak görev yapmakta olan Çiğdem
Çelik hakkında, “Sendikal ayrımcılık” iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Başhemşire Hakkında Suç Duyurusu” haberinin detayları…

Bayındır Devlet Hastanesi’nde sular durulmuyor. Son olarak Birlik Sağlık Sen, Hastanede görevli Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Çiğdem Çelik hakkında, “Sendikal Ayrımcılık” suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu. Konu hakkında açıklama yapan Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, “Çelik’in sorumluluğu dahilinde bulunan personellere yönelik sendikal olarak ayrımcılık faaliyetlerinde bulunmakta olması ve sorumluluğu altında bulunan sendika üyelerimiz olan hastane personellerinin görev yerlerini değiştirerek farklı farklı birimlere sevk etmesi, görev tanımı dışında iş yüklemesi, kendisinin de üyesi olduğu sendikaya geçmeleri dahilinde ise onlara daha rahat birimlerde yerleştirmesi vaadinde bulunmasına ve çalıştırmasına istinaden BİRLİK SAĞLIK SEN suç duyurusunda bulunduk” dedi.

Başhemşire Hakkında Suç Duyurusu

Doğruyol, “Hukuksuzluk ve Adaletsizlik Karşısında Ne Gerekiyorsa Yapacağız”

Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, ilgili idareci arkadaşımıza çalışanlar arasında
ayrımcılık yapmaması konusunda kendisine defaten uyarıda bulunduklarını ancak, maalesef bir gelişme
kaydedemediklerini belirtti.
Doğruyol; “Öncelikle şunu söylemek isterim ki, sağlık kurumlarımızda önceliğimiz iş huzurunu
sağlayabilmek için mücadele etmek. Bunun için de önceliğimiz diyalog. Ancak, siyasetin ve hükümet yanlısı
sendikanın idarecilerime yaptığı baskı ve idarecilerimizin sözleşmeli olması ve sözleşme imzalamalarındaki
tek kriterin siyasi referans olması maalesef darecilerimizi de zor durumda bırakmaktadır. Bayındır devlet
hastanesinde yaşanan sadece bir örnektir. Ülke genelindeki kurumlarımızın pek çoğunda benzer sıkıntılar
yaşanmaktadır. Bundan dolayı sözleşmeli yöneticilikten bir an önce vaz geçilmeli, liyakate dayalı bir sistem
getirilmelidir. Bir yöneticinin görevi, yaptığı uygulamalarla çalışanlar arasında huzursuzluk çıkarmak değil,
öncelikle kurumda huzuru sağlamaktır. Tüm bürokratlar kanunlara uymak zorundadır. Kamu kurumlarımız
hiçbir siyasinin, hiçbir sendikanın, hiçbir bürokratın özel işletmeleri değildir. Sunduğumuz deliller sabittir.
Yargımıza güveniyoruz. . Bu güne kadar yaptığımız gibi, bundan sonraki süreçte de ülkemizin neresinde
olursa olsun, haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik karşısında ne gerekiyorsa yapacağımızdan hiçbir
kimsenin şüphesi olmasın” dedi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)