Başkan Toçoğlu Ve Kılıç Basın Mensuplarıyla Buluştu
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, yerel basın mensupları ile Ormanpark'ta düzenlenen basın toplantısında bir araya geldi.
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, yerel basın mensupları ile Ormanpark'ta düzenlenen basın toplantısında bir araya geldi.
AK Parti Sakarya İl Başkanı Fevzi Kılıç'ın da yer aldığı toplantıda 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Toçoğlu, ardından gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı. Başkan Zeki Toçoğlu hezimete uğrayan darbe kalkışmasının ilk dakikasından bugüne kadar demokratik tavrını ortaya koyan basın mensuplarını tebrik etti. İl Başkanı Fevzi Kılıç ise, meydandaki demokrasi nöbetinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ikinci bir talimatına kadar kararlılıkla süreceğini belirtti.
"Manipülasyonlara inanmayalım"
FETÖ/PDY bağlı bir grup askerin darbe kalkışmasının ardından basına yansımayan önemli bir gelişmeyi paylaşan Başkan Toçoğlu, darbecilerin ailesini hedef aldıklarını söyledi. Toçoğlu, "Üniversitede çalışan kızımı eşimin telefon numarasını kullanarak arayıp, "babanız öldü" demişler. Bu tür manipülasyonlar olabilir. Tabi biz bunları panik olmasın diye duyurmadık. "Burada patlama oldu, şurada şu oldu" gibi olmayan birtakım şeylerin yayılmasına beraberce engel olmamız lazım. Biz her akşam meydandayız. Ankara ile de temaslarımız sürüyor. Herhangi bir değişiklik olduğu zaman anında vatandaşlarımıza iletiyoruz. Bu canlılık sürsün. Arzumuz budur. Darbelerin başarılı olmasında en önemli unsurlardan biri de basın-yayın kuruluşlarıdır. Ülkemizde yapılan darbelerde bu zamana kadar basın olarak çok iyi bir imtihan vermemiştik. Ancak bu son darbe girişiminde, özellikle Sakarya yerel basını inanılmaz bir cesaret örneği ortaya koydu. Belki de Türkiye'de örneği olmayan bu dayanışmamızın, konu ülkemiz ve milletimiz olduğu sürece devam etmesini diliyoruz. Katil sürüsünün menfur saldırısıyla baş başa kaldık. Bu saldırı karşısında milletimiz dimdik bir duruş sergiledi. Biz 15 Temmuz girişimin ilk dakikasından itibaren "beklediğimiz an geldi" diye düşündük. Tüm vatandaşlarımızı Kent Meydanı'na davet ettik. Sayın Valimizle koordineli bir şekilde neler yapılabileceğini konuştuk. Buna göre adımlar attık" dedi.
"En küçük bir olumsuzluk yok"
Toçoğlu açıklamalarının devamında, "O günden bu yana Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla Kent Meydanı'nda toplanıyoruz. Meydanın adını da "Demokrasi Meydanı" olarak değiştirdik. Demokrasi Meydanı'nda demokrasi mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. İlk günden bu yana gerek şehir merkezi gerekse de ilçelerimizde bu darbe girişimine tepki güçlenerek devam ediyor. El birliğiyle bu darbe teşebbüsüne karşı olduğumuzu ortaya koyduk. Meydanda bu kanunsuz hareketin tüm milletimize, devletimize yapıldığı konusunda güzel bir mutabakat var. Bu hain kalkışma kırılıncaya kadar mücadelemizi aynı şekilde yılmadan sürdüreceğiz. En küçük bir olumsuzluk yok. Tepkimizi kimseye zarar vermeden sürdüreceğiz ve mücadelemizde bu çeteye karşı muvaffak olacağız. Tek gündemimiz darbedir. Şuanda darbenin dışında başka bir gündemimiz yok. Milletçe bu darbeyi savuşturduktan sonra yine milletçe yaralarımızı saracağız. Karşı karşıya kaldığımız bu yapı çok kolay tespit edilebilecek bir yapı değil. Büyükşehir ve ilçe belediyelerimiz de şuan bu darbeciler veya onlara destek olanlarla ilgili bir gözaltı yok. Aramızda böyle bir yapılanma olursa gereken ne varsa yapılır. Zulme alet olmayız, adaletten ayrılmayız ancak gerekeni de yaparız. Bu yapı hiçbir yerde barındırılmaması gereken bir yapıdır. Devlet hiyerarşisi değil, cemaat hiyerarşisi içerisinde hareket ediyorlar. Bu nasıl kabul edilebilir? Adam Genel Kurmay Başkanına tabi değil, Pensilvanya'daki zata tabi. Bu yüzden gereken neyse yapılacak. Müsamahakâr davranılmayacak. Yerel aktörlerimizin de bu konuda tavrı net. Devletimizin hazırlıkları var. OHAL ilan edildi. Gerekeni devletimiz ve biz yapacağız. Ayan beyan bu yapıyla ilişkisini sürdürenleri affetmemiz söz konusu bile olamaz" diye konuştu.
"Ayrım gözetmeden meydandayız"
AK Parti İl Başkanı Fevzi Kılıç ise yaptığı açıklamada, "15 Temmuz darbe girişimi sadece şahıslarla ilgili. Vatan, millet ve bayrak meselesidir. Bu yüzden sizlere de hassasiyetiniz için teşekkür ediyoruz. Darbeye karşı güzel bir birliktelik ortaya koyduk. Gerek MHP gerekse de CHP İl Başkanlarıyla görüşüp, kendilerini meydana davet ettik. Şunu bilelim: bu darbe girişimi yalnızca AK Parti'ye yapılmış bir darbe girişimi değil. Türk devletine yapılmış bir girişim bu. Alanda CHP, MHP, SP, Alperenler, Ülkü Ocakları, Anadolu Gençlik Derneği ve çok çeşitli parti ve STK'lar var. İsteyen meydana gelip konuşabilir. İstediği bayrağı meydana asabilir. Bu sadece AK Parti'nin davası değil. Bu hepimizin davası. Alan orada. Meydan orada. Burada bizim asla bir sıkıntımız olamaz" ifadelerini kullandı.
"Kimse bedeninin mücadelesini yapmıyor"
En kötü senaryoya göre tedbir aldıklarını ifade eden Kılıç, "En kötü senaryo neyse ona göre hareket ediyoruz. Ama olur ama olmaz. Burada önemli olan husus vatandaşlarımızın moral ve motivasyonlarını en üst seviyede tutmaktır. Biz bunu bu şekilde götürüyoruz. Meydandayız. On binlerce vatandaşımızla darbe girişimine karşı ortaya koyduğumuz mücadeleyi sürdürüyoruz. Meydanda coşkuyu diri tutmaya gayret ediyoruz. Makam sahipleri ölüme hazır olmalılar. İnsan fikirdir, bedense cesettir. Kimse bedeninin mücadelesini yapmıyor. Herkes bedenin değil, fikrin mücadelesini yapıyor. Bulunduğumuz konuma hak etmek. Ve buna göre hareket etmek mecburiyetindeyiz" yorumunda bulundu.
"Esas olan kişinin kendi fikirleridir"
Gazetecilerin Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Şaban Dişli'nin darbe kalkışmasının liderlerinden biri olmakla suçlanan kardeşi Tümgeneral Mehmet Dişli ile ilgili sorularını da cevaplandıran Fevzi Kılıç, "Biz yaptığımız görevlerde İslami, insani ve ahlaki pozisyon tutmak zorundayız. Bizim inancımız bu. Bu konuya İslami baktığımız zaman "bir ağabeyin suçu kardeşten, bir babanın suçu evlattan sorulmaz." İslami boyutu bu. Hukuki boyutuna baktığımız zaman "ben bir şey yaptım, bunu ağabeyimden soramazsınız." Beni yargılamak zorundasınız. İslami de baksan, insani de baksan bu iş böyledir. Burada kişilerin kendi düşünceleri daha önemlidir. Bu kadar diyorum. Daha başka ne diyebilirim bilmiyorum" dedi.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.