Bem-bir-sen Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı Alanya’da Yapıldı
Memur-Sen'e bağlı Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası (Bem-Bir-Sen) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı Antalya'nın Alanya...
Memur-Sen'e bağlı Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası (Bem-Bir-Sen) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı Antalya'nın Alanya ilçesinde gerçekleştirildi.
Türkler Mahallesi'nde Adenya Otel'deki toplantıya Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay ile 81 ilden gelen ve 500 kişiden oluşan şube başkanları ve yönetim üyeleri katıldı. İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan toplantıda 15 Temmuz Belgesi ve Evet Belgesi sunuldu.
Belgesel sunumlarının ardından toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Turbay, milletine emek veren, vatanı için alın teri döken bireyler olarak, son 6 yıldır önceliklerin bir hayli değişti belirtti. Turbay, "Çalışmaktan, kazanmaktan, geçim derdinden ziyade kendimizi millet olarak bir var olma yok olma mücadelesinin ortasında bulduk. Ve bu mücadele süreci bugün daha da şiddetlenerek devam ediyor maalesef. 100 yıl önce bizi tarih sahnesinden silmeye azmeden haçlı artıkları, o gün can çekişir halde bıraktıkları bir milletin bugün yeniden dirilişi karşısında ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar" dedi.
"Batı, her geçen gün daha da hırçınlaşıyor"
Özellikle son 6 yıldan bu tarafa çevrede bir ölüm koridoru inşa ederek hayat damarlarını kesmeye uğraşan sömürgeci batının, çıraklarının beceremediği işi şimdilerde bizzat kendisinin yürütmeye çalıştığını aktaran Turbay şöyle konuştu:
"Sayıları milyona yaklaşan masumların kanlarıyla bizi boğmaya çalışan kan emici vahşi batı, her geçen gün daha da hırçınlaşıyor ve saldırganlaşıyor. Maskesi düşüp vahşi yüzü beliren batı çok iyi biliyor ki, bu azgınlığın sonu kendisi için kahredici bir çöküş olacak. İşte bu yüzdendir ki dünya insanlığının iliğini sömürerek kurduğu vahşet saltanatının bitmemesi için kan döküyor, öldürüyor ve öldürtüyor. Velhasıl cibilliyetini gereğini yapıyor. Şimdiki meselemiz her ne kadar batının zulmünü engellemeye çalışmak olsa da, esas üzerinde durmamız gereken konu, bu saldırılar karşısında bizim ne yaptığımız ve ne yapacağımız konusudur."
Suriye'de, Irak'ta, Bosna'da, Somali'de, bütün İslam coğrafyalarında ekmek bekleyen masum çocuklar için de çalışmak, üretmek zorunda olduklarını sözlerine ekleyen Turbay, "Ekmeğimizi büyütürken daha fazla doymayı değil, daha fazla paylaşmayı amaç edinmek durumundayız. Emeğin mücadelesini verirken daha fazla kazanmanın değil, kazandıklarıyla ümmete kazandırmanın şuuruyla hareket etmek durumundayız. "Bütün Müminler kardeştir" ayetinin gereği, dünyadaki bütün kardeşlerimizin ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarımız bilmek. Bir taraftan zulme direnirken, bir taraftan da mazlumun ayağa kalkmasını, hakkına sahip çıkmasını sağlamak zorundayız. Birlik olmadan dirlik göremeyiz" diye konuştu.
"Ümmetin kurtuluşu için yeni bir milat olacaktır"
Referandum sürecini de değinen Turbay, "Ülkemizin bekası, varlık yokluk mücadelesinde çok önemli aşamalardan birisi. 60 yıldan bu tarafa darbe süreçleriyle milli iradenin ayaklarına vurdukları vesayet prangasının son halkasının kırılma mücadelesi. Ya prangalarımızdan kurtulup ümmetin dualarıyla doludizgin geleceğimize yürüyeceğiz, ya da vahşet medeniyetinin sömürgesi altında sözüm ona terbiye edilmeye ve sömürülmeye devam edeceğiz. Bu önemli referandum sürecinde ülke olarak neyin kararını vereceğimiz çok iyi anlamak ve anlatmak zorundayız. Kişisel meselelerimizi bir kenara bırakıp, özelde ülkemizin, genelde ise bütün ümmetin geleceği için çaba harcamak durumundayız. Tercihimizin ne olacağını, düşman oklarının yönü yeterince belirliyor kanaatindeyim. Şu Almanya'ya, Hollanda'ya, bilumum terör örgütlerine hamilik yapan Belçika ve İsviçre'ye bakınca, hakkımızda hangi tercihin hayırlı hangisinin hayırsız olduğunu daha net görüyoruz. İnanıyorum ki milletimizin kararı, hem ülkemizin hem de ümmetin kurtuluşu için yeni bir milat olacaktır" ifadelerine yer verdi.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.