Boşanma Durumlarında Çocuk Psikolojisine Dikkat

Boşanma Durumlarında Çocuk Psikolojisine Dikkat

Aile: çocuğun hayata ilk adım attığı, beslenme, korunma gibi temel ihtiyaçlarının karşılandığı, güven ve sevgiyi ilk hissettiği ve toplumsal kuralları...

Aile: çocuğun hayata ilk adım attığı, beslenme, korunma gibi temel ihtiyaçlarının karşılandığı, güven ve sevgiyi ilk hissettiği ve toplumsal kuralları öğrendiği, bu sebeple de çocuğun duygusal gelişimini en çok etkileyen toplumsal birim olduğunu belirten Psikolog Merve Demir, ailede meydana gelen ayrılık, boşanma gibi değişimlerden çocuklarında etkilendiğini söyledi.

Nişantaşı Psikiyatri Merkezinden Çocuk-Ergen Psikoterapisi Uzman Klinik Psikolog Merve Demir, "Ailede ki ayrılıklarda çocuklar çok etkilenmekte. Bu sebeple aileler bu dönemde çocukları ile kurdukları ilişkide daha özenli olmalıdır. Çiftin çocuklarıyla ilgili dikkat etmesi gereken hususlar vardır. Bunların ilki çocuğa dürüst bir açıklama yapmak. Anne-babalar boşanma ile ilgili kesin bir karar verdiklerinde, çocuğa boşanma ile ilgili basit bir açıklama yapmalıdır. Bu konuşma sırasında çocuğu hiçbir şekilde kandırmamaya, gereksiz detaylardan bahsetmemeye dikkat edilmelidir. Boşanma ile ilgili konuşmayı, eğer mümkünse anne baba beraber yapmalıdır. Fakat anne ve babanın ayrı ayrı konuşması gerekiyorsa, benzer şekilde konuşmaları önemlidir. Anne babalar sadece eş ilişkisinin bittiğini ama anne babalık rollerinin değişmediğini ve boşanmanın onun suçu olmadığını çocuğa açıklamalıdır" dedi.

İkinci olarak ailelerin değişimlerden bahsetmeleri gerektiğini kaydeden Demir, "Çocuklar boşanmayı öğrendiklerinde hayatlarında nelerin değişeceğini merak ederler. Gelecek yaşamları ile ilgili belirsizlik, çocuğun kaygılanmasına sebep olabilir. Bu sebeple anne babalar çocuğa boşanma ile yaşamında nelerin değişeceğini açıklamalıdır. Ancak bu dönemde; çocuğun yaşamındaki değişimleri mümkün olduğunca aza indirmek, mümkünse okulunu, günlük aktivitelerini değiştirmemek faydalı olacaktır. Bir diğer husus da çocuğun duygularını ve düşüncelerini dinlemeye hazır olmaktır. Anne babalar bu durumun çocuklar için zor olduğunu, çocuğun üzüntü, öfke, suçluluk, hayal kırıklığı gibi duyguları yaşamasının normal olduğunu bilmelidirler. Çocuklarını duygularını anlatmaya cesaretlendirmelidirler. Anne babalar çocuğun anlattıklarını, düşüncelerini ve duygularını kabul edici bir tutumla, sonuna kadar dinlenmelidir" açıklamalarında bulundu.

"Bu dönemde çocuklar anne-baba sevgisini kaybetmekten korkar"

Sevgi, şefkat göstermek, özel vakit ayırmak ve tutarlı davranmak, düzenli görüşmeler ayarlamak, ortak kurallar oluşturmanın da çocuklar üzerinde dikkat edilmesi gereken hususlardan olduğunu ifade eden Demir, "Çocuklar boşanma sürecinde anne ve babaları ile birlikte olmaya, her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyarlar. Bu dönemde çocuklar anne babalarının sevgisini kaybetmekten korkarlar. Bu sebeple anne-babalar çocuğa; onu sevdiklerini sık sık söylemeli, çocukla birebir vakit geçirmelidir. Çocuklar bu dönemde kaygılı olabilirler ve bebek gibi konuşma, yatak ıslatma, parmak emme gibi bebeksi davranışlarda bulunabilirler. Anne babalar bu davranışların geçici olduğunu ve çocuklarının daha fazla şefkat ve rahatlatılmaya ihtiyaç duyduğunu unutmamalıdır. Boşanan anne babalar çocukları ile düzenli bir görüşme takvimi oluşturmalıdır. Çocuklar ne zaman ve ne sıklıkta ziyaretler olacağını bilirlerse, kendilerini daha güvende hissederler. Ancak çocukla beraber yaşamayan ebeveynin her görüşme için özel oyuncaklar, kıyafetler vb. almasına gerek yoktur. Çünkü çocuklar yeni oyuncaklardan çok ebeveynleri ile geçirecekleri zamana ihtiyaç duyarlar. Boşanmadan sonra anne ya da babanın çocuktan uzakta yaşaması gerekiyorsa telefon, görüntülü konuşma aracılığıyla çocukla düzenli bağlantı kurması; çocuğun kendisini değerli hissetmesi açısından önemlidir. Çocuğa koyulan kurallar boşanmadan sonra değişmemelidir. Anne ve baba bu kuralları tutarlı bir şekilde devam ettirmelidir. Tutarsız davranışlar, çocuğun bu süreçte daha kaygılı olmasına sebep olabilmektedir" diye konuştu.

"Çocuk, taraf seçmek durumunda bırakılmamalı"

Son hususun anne-baba arasındaki çatışmayı çocuğa yansıtmamak olduğunu ifade eden Demir, "Bu süreçte anne babalar birbirlerine karşı öfke duyabilirler. Ancak çocuğun önünde yaşanan tartışmalar çocukların boşanma ile baş edebilmelerini zorlaştırmaktadır. Bu sebeple anne babalar çocuğun önünde tartışmamaya, nafaka, mal paylaşımı vb. konuları onun yanında konuşmamaya, eski eşi çocuğun önünde eleştirmemeye dikkat etmelidir. Anne babalar çocuğu diğer ebeveynle iletişim kurmak veya diğer ebeveynin ne yaptığını öğrenmek için kullanmamalıdır. Ayrıca eski eşine kızgınlığı nedeniyle, çocukla görüşmesini engellememelidir. Çocuk diğer ebeveynle ilgili şikayetlerde bulunduğunda, çocuğun anlattıklarını tarafsız bir şekilde dinlemek, aralarındaki ilişkiye müdahale etmemek gerekmektedir. Çocuklar, hem annelerini hem de babalarını çok severler. Herhangi bir anlaşmazlıkta, taraf seçmek durumunda kalmak çocuk için çok yıpratıcıdır. Bu sebeple çocuk taraf seçmesi için zorlanmamalıdır" ifadelerini kaydetti.

İHA

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.