Sağlık Bakanlığı'nın Sağlıkta Dönüşüm'ün ikinci fazında hayata geçirmeye başladığı ve Bursa'nın da öncü olduğu Sağlıklı Yaşam Merkezleri'nin sayısı gün geçtikçe artıyor. Aile hekimlerinin hizmetlerinin üzerinde, kanser taramasının yapıldığı, obezite, sigarayla mücadele, anne bebek sağlığı hizmetlerinin verildiği, diyetisyenler, psikologlar, fizyoterapistler; yerine göre spor hocaları, şeker hastalığı gibi sürekli hastalıklarla ilgilenen özel eğitim almış hemşirelerin bulunduğu sağlıklı yaşam merkezlerinde eğitimler de veriliyor. Bursa genelinde 6 olan sağlıklı yaşam merkezinin sayısı yıl sonunda 10'a ulaşacak.

Bursa İl Sağlık Müdürü Özcan Akan, iki ay içerisinde Osmangazi ve Mudanya ilçelerine 2 yeni sağlıklı yaşam merkezi açacakları söyledi. Yeni yapılan yaşam merkezleriyle Bursa genelinde 6 olan sayının yıl sonu itibariyle 10'a ulaşacağını belirten Akan, "Amacımız önümüzdeki yıllarda Bursa'daki sağlıklı yaşam merkezi sayısını 20'nin üzerine çıkarmak" dedi.

Bursa'da mevcut olan 4 sağlıklı yaşam merkezinde incelemelerde bulunan İl Sağlık Müdürü Özcan Akan, çalışmaları İhlas Haber Ajansı'na değerlendirdi.

Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda birinci basamak sağlık hizmetleri sunumunda en önemli model olarak sağlıklı yaşam merkezlerini gösterdiğinin altını çizen Akan, "Buradaki amacımız birinci basamaktaki sağlık hizmetlerini sunarken kronik hastalıklarla mücadele edebilmek. Farkındalık çalışmalarını yürütebilmek. Buralarda eğitim salonlarımız var halkı bilgilendirmek amaçlı çeşitli toplantılar yapıyoruz. Eğitimler veriyoruz. Bu yaşam merkezleri içerisinde anne sütünü, sağlıklı gebeliği anlatıyoruz. Kanser taramaları yapıyoruz. Obezite ile mücadele edecek birimlerimiz var. Hipertansiyon, diyabet gibi çağımızın hastalıkları ile mücadele edebilecek alt yapımız var. Uyuşturucu çağımızın en önemli problemi, ergen sağlığı problemlerimiz var. Sağlıklı Yaşam Merkezleri, onları da takip edebileceğimiz anne babaları bilinçlendirebileceğimiz; farkındalık eğitimleri verebileceğimiz yegane merkezlerimiz olacak" dedi.

Yaşam merkezleriyle aile hekimleri entegre çalışıyor

Sağlıklı Yaşam Merkezleri'nin aile hekimlerinin eli ayağı olduğunu belirten Sağlık Müdürü Akan, vatandaşların kanser taramalarından , kronik hastalıkların takibine ve anne bebek sağlığına kadar bir çok hizmeti bu merkezde alabileceğini söyledi.

Merkezlerde sigara bıraktırma polikliniklerinden, diyetisyen hekimliğine kadar pek çok alanda faaliyet gösteren hekimlerin bulunduğunu belirten Akan, "Buradaki amacımız hemen hemen her ilçeye ihtiyacına göre bir yada iki merkez açıp koruyucu sağlık hizmetlerinde optimal düzeyde hizmet vermek. Bununla ilgili çalışma içerisindeyiz" dedi.

Her ilçenin sağlık durumuna göre merkez

Her ilçenin sağlık kronolojisine göre yaşam merkezi açtıklarını belirten Akan, Yıldırım Sağlıklı Yaşam Merkezi Bursa'mızda açılan ilk merkez. Yaklaşık 900 metre kare alana sahip. Burada KETEM birimimiz var, kanser hastalarının takip edildiği bir merkezimiz var. Kütüphanemiz var. Bir vatandaşımızın burada hizmet alabileceği ihtiyaç duyduğu bütün birimler var. Özellikle kadın ve çocuk sağlığı açısından bölgede ciddi bir nüfus artışı söz konusu. Ağırlıklı olarak kadın ve çocuk sağlığına yönelik hizmetler sunuyoruz. Başka ilçelerimizde başka başlıkları öne çıkarıyoruz. Nilüfer bölgesinde obezite ve diyabet ön planda. Çünkü orada sosyal ekonomik yönden daha çok gelişmiş bir nüfus söz konusu" dedi.

Bir yılda 14 bin 640 hastaya kanser taraması yapıldı

Bursa'daki 4 ayrı yaşam merkezinde kronik hastalık takibi, gebelik takibinin yanı sıra kanser taraması ve kanser hastalarının takibi de yapılıyor. Bir yıl içerisinde toplam 14 bin 940 hastada kanser taraması yaptıklarını belirten Akhan, " 2016 yılı içerisinde meme kanseri taramalarında yaklaşık 6 bin 100 kişiyi taradık. Bunların içinden rahim kanserinden 6, meme kanserinden 12 kişinin tespitini yapmışız. Rahim ağzı kanserleri konusunda 6 bin 340 kişide tarama yaptık. Burada teşhis konulduktan sonra Ali Osman Sönmez Kanser Hastanesi ile entegre bir şekilde çalışıyoruz. Tespit edilen yada şüpheli görülen vakalar ilgili uzmana hızlı bir şekilde yönlendiriliyor. Çekimler yapıldıktan sonra sonuçlar aile hekiminin direk masasına düşüyor. Aile hekimi de hasta ile iletişime geçip değerlendirme yapıp riskli bir durum söz konusuysa onu ilgili uzmana havale ediyor" diye konuştu.

Bir çok hasta aile hekimleri vasıtasıyla sorunlarını çözme imkanı buldu

Vatandaşların kapasiteyi aşmamak kaydıyla sağlıklı yaşam merkezlerine direk başvurabileceğini anlatan Akhan, sağlıklı yaşam merkezlerinde meme kanseriyle ilgili günde ortalama 40 çekim yapabildiklerini söyledi. Vatandaşların sağlıklı yaşam merkezlerine direk başvurabildikleri gibi aile hekimlikleri üzerinden de müracat edebildiklerini anlatan Akan, "Bütün aile hekimlerimiz merkezlerle entegre çalışıyor. Vatandaşlarımız aile hekimine başvurduklarında randevuları kendileri alabiliyorlar. Beraber takip ettikleri içinde birlikte çalışıyoruz. Bir çoğu hastasını da getirip eğitimlerini de yapabiliyor. Bir yerde buraları bizim aile hekimlerimizin eli ayağı oldu adeta. Bir çok hastamızda hastanelere başvurmadan birinci basamakta hemen aile hekimi marifetiyle sorunlarını çözebilme imkanına sahip olmuş oldu" diye konuştu.

İHA