Büyükşehir Meclisinde Pazar Yeri Tartışması

Büyükşehir Meclisinde Pazar Yeri Tartışması

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin temmuz ayı olağan toplantısının ilk oturumunda Balçova'daki semt pazarı ve Karabağlar'daki cami ve müftülük...

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin temmuz ayı olağan toplantısının ilk oturumunda Balçova'daki semt pazarı ve Karabağlar'daki cami ve müftülük kompleksi talebi tartışmaları yaşandı. Kocaoğlu, Kültürpark projesi ve Çeşme'de yaşanan su sıkıntısı hakkında da konuştu.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin temmuz ayı olağan toplantısının ilk oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu idaresinde gerçekleşti. Önümüzdeki haftalarda tahliye edilmesi beklenen Balçova'daki pazaryerinin yerine, çevreyolu viyadükleri altına taşınacak yeni semt pazarı meclisin gündemi oldu. Yeni pazar yeri için mülkiyet sahibi Karayolları Bölge Müdürlüğü'ne 77 bin tahsis bedeli ödeyen Balçova Belediyesi'nin yeni alana taşınacak esnaftan tezgah başına 2 bin 500 liralık ücret talep etmesinin konuşulduğu mecliste tartışma çıktı. Öte yandan, Karabağlar'da resmi tesis alanı yapılmak istenen bölgeye AK Parti Grubu'nun cami ve müftülük kompleksi talebi de mecliste tartışmaların yaşandığı bir diğer konu oldu. Kocaoğlu, oturumda Kültürpark projesi ve Çeşme'de yaşanan su sıkıntısı hakkında da konuştu.

Söğüşleme tartışması

AK Parti Grup Sözcüsü Ali Kökoğuz, Balçova'daki viyadük altına taşınacak pazaryeri için esnaftan alınacak tezgah ücretleri ile ilgili söz aldı. "Vatandaş burada soyuluyor. Böyle hesap olur mu?" diyen Kökoğuz'a cevap, ilk olarak Başkan Kocaoğlu'ndan geldi. Kocaoğlu, "Kim kimi soyuyor kardeşim? Bir defa üslubunuz yanlış. Devlet de belediye de bu tür konularda bir karar alır, komisyonlar değerlendirir. Pazardan katılım payı almak nasıl bir soygundur, nasıl soygunla nitelendirilir, onu size bırakıyorum" dedi. Kökoğuz ise, "Vatandaş söğüşleniyor. Yeni yeni icatlar çıkarıyorsunuz" diye konuştu.

"Mülk satmak ne ayıptır, ne günahtır"

Pazaryeri ile ilgili söz alan AK Partili İmet Tunç, tezgah tahsis ücretinin bir defa alınması durumu varken ikinci kez alınmamasını tavsiye ettiklerini belirtirken, Kocaoğlu, "Biz burada kentin yararına, siyaseti dışarıda tutarak iş yapmaya çalışıyoruz. Burası belediye meclisi. Balçova Belediyesi'nin orada 1 metrekare yeri yoktur. Konak ve Karabağlar'ın yeri vardır. Tapulu mülküdür. Azınlıktadır. Mülkünü Karayolları gibi, TEKEL gibi, satmıştır. Say babam say. Durum böyle olunca mülk satmak ne ayıptır, ne günahtır" cevabını verdi.

"Esnaf ikinci kez para ödemesin"

AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan'ın "Burada "Niye satıldı?" diye bir sorumuz yok. Bu esnaf ikinci kez bu büyüklükte bir parayı ödemesin diyoruz" sözlerine karşılık Kocaoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye'de bu konuda bir anormal bir gidiş var. Hepinize bir soru sormak istiyorum ama cevabını istemiyorum, düşünmenizi istiyorum. Çarşıdaki esnafa süpermarketler zarar vermektedir. Ama metropolde her gün kurulan yüzlerce pazar bu esnafa zarar vermemekte midir?"

"Söğüşleseydik böyle olmazdı"

Tartışmalar devam ederken söz alan Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, "Pazaryeri satıldıktan 2,5 yıl sonra bile her hafta temizledik. İşgaliye bedeli almadık. Söğüşleseydik böyle olmazdı" dedi. Başkan Kocaoğlu da, "Yüzde 70'i bir şahsın. Buradaki imar yıllar önce çıkartılmış. 2 buçuk emsali biz vermedik, verilmiş. Adamın kazanılmış hakkı var. Adam buradan yıllarca herhangi bir bedel talep etmemiş" ifadelerini kullandı.

Cami ve müftülük tartışması

Karabağlar'da resmi tesis alanı yapılmak istenen bölgeye AK Parti Grubu'nun cami ve müftülük kompleksi talebi de mecliste tartışmaların yaşandığı bir diğer konu oldu. AK Parti Meclis Üyesi Bünyamin Demir, "Biz oranın resmi tesis alanı yerine sosyal alt yapı alanı olarak görünmesini istiyoruz. O bölgede vatandaşların aşevi, cami ve müftülük kompleksi talepleri var. Eğer resmi tesis alanı olarak görünürse bu istekler olmaz" dedi. Demir'e yanıt veren Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu ise, "Bünyamin Demir'in söylediklerinin konuyla hiçbir alakası yoktur. Burada "Cami yapılamaz" diye bir madde yoktur. Orası resmi tesis alanında müftülük kompleksine dönüştürülebilir, cami de yapılabilir. Kabul görmeyen tek şey vardı. Emsalin artırılması yönünde bir talep vardı. Bunun olması mümkün değil. Kabul edilmeyen tek yön budur. Bunlar dışında her talep yerine getirilebilir. İki de bir speküle edilmektedir. "Cami yapımını CHP ya da belediye engelliyor" gibi broşürler dağıtılmıştır. İnanç üzerinden siyaset yapanları da kınıyorum. Bu plan değişikliğine göre müftülük kompleksine yapılmasına hiçbir ve hangi büyüklükte olursa olsun cami yapılmasına hukuki bir engel söz konusu değildir" diye konuştu.

Otopark üzerine de tartışma yaşandı

Mecliste söz alan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da, Amerikan Kültür Merkezi'nin bulunduğu alanda park ve otopark yapılmasını önerdi. AK Partili Kökoğuz da buna karşılık şunları söyledi: "O bölgenin otopark sorunu var ama siz buna bir çözüm bulmuyorsunuz. Stratejik planda "16 adet otopark yapacağız" demişsiniz. Ulukent Otoparkı'nı yaptınız mı? Altında imzanız var. Vatandaşın otopark dilekleri var. Bir tane yapmışlığınız var. Buca Kasaplar. Otopark parasını topluyorsunuz, 40 milyon lira. Lütfen bu paraları harcayın. Vatandaşa otoparklarını verin. Çünkü İzmirli vatandaş sizden hizmet bekliyor. İzmirli vatandaş çalışkandır, enerjiktir, sinerjiktir. Son model araba, uçak gibidir. Siz de pilotsunuz ama araba için tezek kullanıyorsunuz. Akvaryumdaki ölü balıkların hızından farksızsınız. 16 otoparktan bir tanesi yapılmış. Arabalar üst üste, her gün binlerce araç diziliyor. İzmir'i seviniz" dedi. Kökoğuz'un sözleri üzerine Kocaoğlu, şu ifadeleri kullanı: "İzmir'i sevmeyi aklınıza getirdiğiniz için sizi destekliyorum, teşekkür ediyorum. İnşaatlar devam ediyor. Alaybey'in projesisene sonuna kadar bitiyor, 2017'de ihaleye çıkacak. 100 sokak otoparkı devam ediyor, gider bakarsın. Ulukent'in yeri düzenlendi, açık otopark olarak kullanılıyor."

Su krizi meclise taşındı

Mecliste, dilek ve temenniler bölümünde söz alan AK Partili Bilal Doğan, Çeşme'deki su kesintisiyle ilgili konuştu. Doğan, "Birçok yazlıkçımız tatili bırakıp geri gelmek zorunda kaldı. İZSU bayramda buradaki krizi yönetemedi. Alaçatı ve Çeşme Su Dağıtım Şirketi'nin bulunduğu dönemde bu sıkıntılar yaşanmadı. Önümüzde Kurban Bayramı tatili için İZSU yönetimi şimdiden önlem almalıdır" derken Kültürpark içindeki kapalı alanların artırılması önerisinde de bulundu.

"En çok suyu kesilen ev benimdi, hiç de susuz kalmadım"

Doğan'a cevap veren Kocaoğlu, "Arefeden iki gün önce Çeşme'de hatta bir arıza oldu. Bu arıza giderildi, depolar boşaltıldı ve su verilmeye başlandı. Depolar bir türlü dolmadı. Bayramda birden bire yoğunluk geldi. "Bahçelerinizi sulamayın, suyu idareli kullanın" diye bir açıklama yaptık. Zaman zaman Dalyan civarında susuzluk çekildi. Benim de evim orada hiç de 24 saat susuz kalmadım. En çok suyu kesilen ev benimdi. Fransız firması süresi de bittiği için Alaçatı ve Çeşme'nin altyapısı şu an bitmiş durumda. Projeyi bitirdik, altyapı ihalesine çıkıyoruz. Seneye bitirmeyi düşünüyoruz. Suyu versek de sistem taşımıyor. Ayrıca Çeşme'nin en büyük problemi eğer kuraklık olursa ve Aktaş Barajı'nda su olmazsa, biz Çeşme'ye su veremeyiz. Bizim 2 sene evveldir düşündüğümüz bir şey var. Güzelbahçe'den İstanbul pompasıyla yeni bir hatla tüm birleşik sistemle Çeşme'yi beslemek istiyoruz. Burada bir handikabımız var. Eski Çeşme yolundan boruları geçirebilmek için izin alamadık. Bunu elbirliğiyle çözersek biz de kısa zamanda İstanbul pompaya suyu indiririz. Kuraklık da olsa İzmir'in su problemini çözeriz. Karareis Barajı da yapılsa o suyu İstanbul pompaya götürecek hat yok. Ayrıca kimse tatilden dönmedi. "En çok su Dalyan'a verildi" deniyor. Bu koskoca bir yalan" dedi.

"Ağaç kesmiyoruz"

Kültürpark hakkında da konuşan Kocaoğlu, şunları kaydetti: "Ağaç kesmiyoruz. Ziraat fakültesinin belirlediği 42 tane hastalıklı ağacı kesip yerine dikiyoruz. Zevk için ağaç kesmiyoruz. Ağaç olan alan da inşaat da yapmıyoruz. İsmet İnönü, Atlas Pavyon eskimiş, holler işlerini bitirmiş, hollerin kalmasına gerek kalmamıştır. Yeşili artıralım diye 633 tane artı ağaç dikiyoruz. Asfalt gibi şeyleri kaldıralım. Bütün bunları yıktıktan sonra İsmet İnönü'nün olduğu yere 3 sıra bank konacak. Kültürpark'ın iki ana işlevi var. Bir; kültür, iki; İzmir Enternasyonal Fuarı. 33 dönümlük yeri yıkalım. 11 bin metrekare üzerinden hollerin olduğu yerde bir kültür merkezini yapalım. Bu 2 bin 200 kişilik olması lazım. Koskoca İzmir'de 2 bin kişiyi aşan toplantı yapılacak salonumuz yok. Halka yönelik 85 yıllık değeri de yine Kültürpark'ın içinde bir yıl inovasyon bir yıl tasarım formatıyla fuarı eski günlerine döndürelim. İzmir fuarını eski gücüne kavuşturalım. Buna karşı çıkılıyor. Kim karşı çıkıyor? Çeşitli odalar, meslek kuruluşları. "İzmir Büyükşehir Belediyesi ağaç kesecek" diye karşı çıkıyor. Kurula gitti, yapabilirsem yapacağım."

Büyükşehir Meclisinde Pazar Yeri Tartışması

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.