Cumhurbaşkanı Erdoğan: “‘Evet’ Diyen Ne Kadar Saygınsa ‘Hayır’ Diyen De O Kadar Saygındır, Ancak Bir Uyarı Görevimiz Var”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "'Evet" diyen ne kadar saygınsa "hayır" diyen de o kadar saygındır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "'Evet" diyen ne kadar saygınsa "hayır" diyen de o kadar saygındır. Ancak bizim "evet'i anlatırken bir uyarı görevimiz var. Kandil "hayır" diyor mu? Bölücü başı "hayır" diyor mu? Pensilvanya "hayır" diyor mu? Avrupa'da bir kısım liderler "hayır" diyor mu? Düşünün Avrupalı liderler "hayır" kampanyası yapıyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'da hizmete girecek olan 193 projenin toplu açılış törenine katıldı. Törende konuşan Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "hayır"cıların "terörist" ilan edildiği iddialarına cevap verdi. Erdoğan, "'Evet" diyen ne kadar saygınsa "hayır" diyen de o kadar saygındır. Ancak bizim "evet'i anlatırken bir uyarı görevimiz var. Az önce arkadaşlarım da kısmen değindi. Kim "hayır" diyor? Kandil "hayır" diyor mu? Bölücü başı "hayır" diyor mu? Pensilvanya "hayır" diyor mu? Avrupa'da bir kısım liderler "hayır" diyor mu? Düşünün Avrupalı liderler "hayır" kampanyası yapıyor. Türkiye'den Baro Başkanı Avrupa'ya gidip kampanya yapıyor. Kardeşlerim şimdi bütün bunlar "hayır" derken, biz milletimize bir şey hatırlatıyoruz. İki şey söyleyeceğim. Bir, sevgili Peygamberimiz buyuruyor, "Kişi sevdikleri ile beraberdir." Bundan daha güzel ölçü olabilir mi? İki, söyle bana arkadaşını söyleyeyim sana kim olduğunu. Bir ölçü de bu. Şimdi anladın mı Kılıçdaroğlu ne söylemek istediğimi?" diye konuştu.
"Bu zatın 5 koyunu bile güdemeyeceğini size söylerler"
Kılıçdaroğlu'nun SSK Başkanlığı dönemini hatırlatan Erdoğan, "Ey gençler bak uzun süre Sosyal Sigortalar Kurumunda bu zat genel müdürlük yaptı. Onun dönemindeki hastanelerimizin halini annelerinize, dedelerinize sorun. Bu zatın 5 koyunu bile güdemeyeceğini size söylerler. Kardeşlerim biz daha hızlı yürümek istiyoruz, daha iyi hizmetler yapmak istiyorum. Şimdi Ankara, 16 Nisan'da bu ülkeye ve millete müstemleke gözüyle bakanlara şöyle sağlamından bir Osmanlı yan gözüyle bakmaya "evet" mi? Ankara, terör örgütleri üzerinden kendisine mesaj gönderenlere cevabını 16 Nisan'da sandıkta "evet" diyerek veriyor mu? Ankara bitirdi bu işi. Fazla yok ama. Arada bir pazar var, ikinci pazar sandıktayız. Sandıkları "evet'le patlatıyor muyuz? Kardeşlerim Ankara sadece 1950 yılından bu güne 48 hükümetin kuruluşa şahitlik etti. Koalisyon hükümetleri kurulurken nerelerde ne pazarlıklar yapıldığını, ne dolaplar döndüğünü en iyi bu şehir bilir. Hangi bakanlığa alınsın, ne kadar para istersin, neler döndü neler. Biz istiyoruz ki Türkiye bu zilletten kurtulsun. Artık hükümetler gizli saklı pazarlıklarla değil, doğrudan sandıkta kurulsun. Aynı zihniyetten olmalarına rağmen Cumhurbaşkanı Sezer'in merhum Ecevit'e anayasa kitapçığını fırlatmasını hatırlıyorsunuz değil mi? İşte bu tür anayasa kitapçığı fırlatacak bir başbakan olmasın" şeklinde konuştu.
"Ankara 16 Nisan'da bu değişikliğe "evet" diyor mu?"
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun "cumhurbaşkanı başka bir partinin genel başkanı, başbakan da başka bir partinin genel başkanı. Asıl kavga o zaman çıkacak, asıl onu düşünmemiz lazım. Neden bu anlatılmıyor millete" sözlerini törendeki vatandaşlara dinleten Erdoğan şunları kaydetti:
"Anlattım ben size. Ama ne diyor "niye bunları millete anlatmıyorlar" diyor. Kılıçdaroğlu bak Ankara'da tekrardan anlatıyorum. Hatta senin sesinden dinletiyorum, ardından da cevabını veriyorum. İşte bu iki başlılık olmasın diye, artık başbakan olmayacak, birleşiyor, sadece cumhurbaşkanı olacak. Ankara 16 Nisan'da bu değişikliğe "evet" diyor mu? "Gelecek cumhurbaşkanı Meclisi feshedecek" diyor Kılıçdaroğlu. Ya böyle bir şey yok. Çık bunu ispat et. Fesih diye bir şey söz konusu değil. Biz Meclisi daha da güçlendiriyoruz. Yalan konuşma. Cumhurbaşkanının kanun teklif etme hakkı bile yok. Cumhurbaşkanı sadece bütçe teklifi yapabiliyor. Meclis kabul etmediği taktirde bir önceki yılın bütçesiyle devam ediliyor. Kardeşlerim, cumhurbaşkanının Meclisi, Meclisin de cumhurbaşkanını olur olmaz bahanelerle taciz etmemesi için de her ikisinin seçimini 5 yılda bir veya aynı günde yapılmasını zorunlu hale getiriyoruz. Kaldı ki Meclis diyelim ki seçimlerin yenilenmesi kararını alıyor veya cumhurbaşkanı seçimlerin yenilenmesi kararını alıyor. Bu aynı anda hem Meclisin seçimini getirir, hem cumhurbaşkanının da seçimini getirir. Öyle bu tür kararı almakta kolay değildir. Dürüst ol, samimi ol. Böylece geçmişte yaşadığımız siyasi istikrarsızlıklar ortadan kalkıyor. Hatta milletimize de ilave imkan getiriyor. 100 bin imza ile seçim günü geldi, halkımız cumhurbaşkanı adayı gösterebiliyor. Önceden yoktu, şimdi var."
Seçilme yaşının 18'e indirildiğini belirten Erdoğan, "Bu "hayır'cılar ne diyor? "Çoluk çocuğa mı bırakacağız parlamentoyu?" Zaten şuanda 25-30 arası 5 kişi var. Sanki Meclis tamamen 18-25 arası gençlerle dolacak. Kim hak ediyorsa parlamentoya o girecek. Ben gençlerime güveniyorum, inanıyorum. 21 yaşında bir çağı kapatıp bir çağı açan Fatih Sultan Mehmed'in neslidir bu gençlik. Bu parlamento diri olacak, bu parlamento daha genç olacak, dinamik olacak. Batı'da varda bizde neden olmasın? 59 ülkenin parlamentosunda 18 yaş ölçü" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu'nun milletvekili sayısının 550'den 600'e çıkarılmasından rahatsız olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Neden rahatsız oluyorsun? Batı, Batı, Batı diyorsun. Bak Batı'ya, parlamentolarında sayılar nerelerde" dedi.
"Söylediklerinin hepsi yalan, yalan, yalan"
Erdoğan, yeni anayasa değişikliği ile yargının bağımsızlığının yanına tarafsızlığın da eklendiğini, bu sayede geçmişte yaşanan olumsuzluklardan kurtarıldığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yapılan değişikliklerin ana özeti bu. Şimdi soruyorum burada ülkenin ve milletin zararına olan bir şey var mı? Bu değişikliklere karşı çıkanların dedikleri ne? Söylediklerinin hepsi yalan, yalan, yalan. Ne diyor? "Lokantaları kapatacak" diyor. Ne diyor? "Akşam yatıp sabah kalktığınızda bir de bakmışsınız muhtarlıkları kapatmış" diyor. Kardeşlerim bir defa anayasamızın amir hükmü kanunlar cumhurbaşkanına bu yetkiyi vermiyor. Anayasamızın vermediği bir yetkiyi cumhurbaşkanı kullanamaz. Ne diyor? "Bir kararname ile muhtarlıkları kapatacak." Ya muhtarlıklar kararname ile kurulmuyor ki, cumhurbaşkanı kararname ile bunları kapatsın. Kanunla kuruluyor. Dolayısıyla ancak kanunla kapatılabilir. Böyle bir yetki cumhurbaşkanın da yok" dedi.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.