Ebeveynlerin Kilosu Çocuklar İçin Alarm Veriyor
Acıbadem Adana Hastanesi Çocuk Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof.
Acıbadem Adana Hastanesi Çocuk Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Neslihan Önenli Mungan, çocukluk dönemindeki obezitenin sadece bugünü değil, geleceği de etkilemesi açısından önemli bir sorun olduğunu belirterek, "Çünkü, her iki ebeveyni de obez olan fazla kilolu çocuklarda önlem alınmadığı takdirde yetişkinlikte obezite kaçınılmaz son gibi görünüyor" dedi.
Prof. Dr. Neslihan Önenli Mungan, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, 2-18 yaş arasındaki çocukların yüzde 32'sinin ya fazla kilolu ya da obezite sınırında bulunduğunu ifade etti.
Obezite her ne kadar tüm dünyayı etkileyen bir problem olsa da, aşırı kilolu veya obez çocukların çok büyük çoğunluğunun gelişmekte olan ülkelerde yaşadığını belirten Prof. Dr. Mungan, sorunun bu denli ciddi boyuta ulaşmasının altındaki temel nedenin, değişen beslenme alışkanlıkları ve hareketten uzak yaşam tarzları olduğunu söyledi.
Bu eğilimin devam etmesi durumunda rakamların önümüzdeki yıllarda artmasının kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Mungan, özellikle sosyoekonomik ve sosyokültürel düzeyi yüksek ailelerde, ebeveynlerdeki ve çocuklardaki kilo sorunlarının paralellik gösterdiğini belirtti. Prof. Dr. Mungan, çocukların bilinçli gıda seçim yapma yetkinliğine ulaşıncaya dek yaşadıkları kilo fazlalığı sorununun temelinde yatan en önemli etkenin genetik veya hormonal faktörler olduğuna yönelik genel kanının aksine, anne ve babanın beslenme alışkanlıkları olduğunu kaydetti.
Teknolojik oyuncaklar obeziteye zemin hazırlıyor
Durağan hayat, bilgisayar, tablet, cep telefonu, TV gibi teknolojinin masa başı dayatmaları gibi yaşam alışkanlıklarının da çocuklarda obeziteye zemin hazırladığını belirten Mungan, şöyle devam etti:
"Telefonla sipariş imkanları, fast-food zincirleri, hazır ve rafine gıdalara kolay ulaşma olanakları sağlıklı beslenmeyi engelliyor. Bunun yanı sıra, bitmeyen sınav maratonları, yeşil alanların yani oyun olanaklarının azalması, yüksek katlı binalarda yaşama, güvenlik kaygıları gibi çevresel faktörlere bağlı çocukların hareket imkanlarının sınırlanması da artan kilo grafiklerinin en önemli sorumluları arasında yer alıyor. Ayrıca, gebelikte alınan fazla kilo, bebeğin çok düşük veya fazla doğum kilosu ile doğması, annenin sigara içmesi de çocukluk çağı obezitesi için risk faktörü olarak kabul ediliyor."
Tedavi edilmezse ciddi sağlık sorunları yaşanabiliyor
Çocukluk çağındaki obezitenin, yetişkinlik hastalıkları olarak bilinen tip 2 diyabet, hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıkların erken yaşlarda görülmesi açısından da risk oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Mungan, bu sorunların önüne geçilebilmesi için çocuklarda mutlaka düzenli ağırlık, boy ve vücut kitle indeksi takibinin gerekliği olduğuna işaret etti. Ancak, ailelerdeki "büyüdükçe fazla kilosunu atar" şeklindeki geleneksel görüş sebebiyle çocukların tanı ve tedavilerinin geciktiğini belirten Mungan, "Kilo fazlalığı olduğu düşünülen veya hekim tarafından bu durum tespit edilen her çocuğun mutlaka çocuk endokrin-metabolizma uzmanı tarafından değerlendirilmesi, acil sorunların saptanarak tedavi ve yaşam biçimi değiştirme programlarının yapılması zorunludur" diye konuştu.
Yanlış yaklaşımlar veya çocuk endokrin-metabolizma uzmanı tarafından önerilmeyen diyetlerin çocukların gelişmesini olumsuz yönde etkilediğine dikkat çeken Prof. Dr. Neslihan Önenli Mungan, bu durumda çocukların boy uzamasının durabildiğini, vitamin ve mineral eksikliklerinin ortaya çıkabileceğini kaydetti.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.