Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç.Dr.Ahmet İnanır konu hakkında önemli bilgiler verdi.

Bel ve boyun ağrısı çeken hastalarımız için doğru bir yol izlemeleri tedavi açısından hayli önem arz etmektedir. Bu konuda da bize çok fazla sayıda ‘Fıtık mıyım , yoksa fıtık dışı nedenlere bağlı bir ağrı mı yaşıyorum ? ‘ gibi sorular gelmektedir. Bu karmaşık problemin ayırt edilmesi ciddi bir uzmanlık, bilgi ve tecrübe gerektirmektedir.

“Ne yapacağı konusunda doğru bilgilendirilmeyen kişi başına yeni problemlerin açılmasına da izin vermek zorunda kalabilmektedir” diyen Dr. İnanır, “Mesela bel ağrısı , basit bir durum gibi düşünülüp  ileri ki yıllarda eskimiş sorunların tezahürü olan ciddi bir problemin acı sonuçlarına sebep olabilmektedir. En başta doğru bilgilendirme ve doğru işlemlerle basitçe önü alınabilecek bir durum iken, oyalamalarla ve yetersiz müdahalelerle ileri ki yıllarımız acılar içinde geçebilmektedir. Bu nedenle bel ve boyun ağrısı çeken bir hasta nasıl bir yol izlesin ki, doğru işlem görebilsin ve gelecek yıllarını da teminat altına alabilsin” dedi.

MR raporu ile karar verilmesi doğru mudur?

MR raporu ile karar verilmesi kesinlikle doğru bir yaklaşım olmadığını belirten Dr. İnanır, “Çünkü MR fıtık boyutlarını bir resim olarak göstermektedir, MR raporu ise bu görünümü siyah-beyaz olarak kısa ve ilişkiyi net ortaya koyamadan yazıya dökmektir. Bu sebeple hastanın durumuyla ilgili karar verilirken MR raporunu değerlendiren radyoloğun bilgi ve okuma becerisi hayli önem arz etmektedir fakat mükemmel tarif ediyor olduğunu farzetsek bile bu durum CD ile görmemizin yerini kesinlikle tutmuyor.Hatta CD ile çelişen raporlara hayli fazla rastlamaktayız. Rapor ile buna göre karar verildiğini bir düşünün! Ben şahsen bir bilim adamı olarak rapora göre karar vermeyi yetersiz görüyor ve kesinlikle tasvip etmiyorum.Bir gerçeği daha ifade etmekte yarar görüyoruz. MR- CD ile değerlendirilse bile, muayene bulgularına bakmadan, (bazı vakalarda BT veya EMG çekmeden) ve bunları beraber değerlendirme yeteneğine sahip olmadan hasta tedavisine karar vermek son derece yanlış bir tutum olacak ve başarı şansını azaltacaktır” diye konuştu.

Doç.Dr.Ahmet İnanır  sözlerine şöyle devam etti:

Bel ağrısı yaşıyorsak ne yapmalıyız?

İlk kez bel ağrısı yaşıyor olsak bile mutlaka bu konuda uzmanlaşmış bilgi ve beceriye sahip bir uzman doktora görünmeliyiz. Çünkü hafif bir ağrı yaşıyoruz varsayalım; bu durum çok ciddi bir tümör, enfeksiyon, romatizmal hastalık, kemik kırığı, ciddi bir fıtık, bel kayması, kireçlenme, kist, dar kanal, sinir sıkışması gibi nedenlerden olabilir. Böyle bir durumda hastanın yetersiz bilgi ile ağrısını kesmek ileri ki zamanlar da  hastalığını daha kötü hale getirebilir. Erken çözümü ehil ellerde aramak her zaman yararımıza olacaktır. Nasıl ki arabamızdan hafif bir tıkırtı sesi geldiğinde iyi bir usta arayıp çözüyor isek, belimizde de bir benzeri durum olduğunda  kaynağını iyi tespit edebilecek bir bilim adamı veya ehil bir uzman doktor ile çözmek zorundayız. Diğer bir konu da  ehil olmayan kişilerin hastalarına öğrendiği tek bir yöntem sunması ve hastaları buna yönlendirmesidir. Çünkü öğrendiği o tek yöntemden başka bir yöntem bilmemektedirler. tek başına çözüm üreten tek bir yöntem maalesef mevcut değil.

Fıtık  ameliyatla mı yoksa ameliyatsız mı tedavi edilir?

Fıtık tedavisi ameliyatsız olur !Ameliyat ile diskiniz alınır ve atılır. Yerine yenisi konulamaz ve gelecek yıllarda belinizde yeni problemlere davetiye çıkarırsınız. Tabi bu ifade ameliyatın kesinlikle gereksiz olduğu anlamına gelmesin. Çok az sayıda hasta ameliyat olmak zorunda kalmaktadır.Bizler de maalesef işin son aşamaya geldiği bu durumlarda hastamızı ameliyata yönlendirmek için yardımcı da oluyoruz.

Fıtık Tedavisinde kullanılan diğer yöntemler de tek başına işe yaramıyor. Nedir Bu Yöntemler ?

-Disk içi lazer, radyofrekans, ozon da ameliyata benzer etkiler yapmakta ve diskin harabiyetine neden olabilmektedir. Bu tip uygulamaların çok kısıtlı fıtık türlerinde yapılması gerektiğini belirtmekte yarar var.

-Disk içi olmayan lazer, redyoferakans uygulamalarında sonuçlar muallakta olup kesinlik arz etmemektedir.

-Ozon tedavisi , yine fıtık veya bel ağrısı için bitirici yöntem değildir.

-Bele kortizon(nokta atışı?)ise sinir yakınına verilen kortizon ve lokal anestezikten ibaret olup her hastada sonuca götürmemektedir.

-Proloterapi ve Nöralterapi ile tek başına sonuca gitmeyi beklemek yerine kombinasyon tedavilerin içinde yer almasını sağlamak gereklidir.

-Sülük, Hacamat, masaj, balık sarma veya bele sarılan ve bitkisel denilen uygulamalar ile fıtık tedavi edilemiyor.

-Manuel Terapi, Osteopatik Manuel Terapi,Kayropraktik Manuel Terapilerin ise tek başına yetersiz bir uygulama olarak karşımıza çıkabildiğini görüyoruz.

(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Merkezi)