İşletmelere teknik alt yapı, araştırma-geliştirme, dış ticaret, pazarlama gibi alanlarda kendisini geliştirme ve bu sayede rekabet gücünü arttırarak yeni pazarlara açılma şansı sağlayan "Rekabetçi Sektörler Programı" tanıtım semineri Diyarbakır'da yapıldı. Program kapsamında Güneydoğu Anadolu Bölgesine bugüne kadar 77 milyon avro yatırım yapıldı.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından uygulanan, Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye eş finansmanıyla gerçekleştirilen "Rekabetçi Sektörler Programı" tanıtım semineri Diyarbakır'da gerçekleştirildi. Valilik, belediyeler, kalkınma ajansları, odalar ve borsalar, organize sanayi bölgesi gibi kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katıldığı seminere Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı AB Mali Programları Dairesi Başkanı Murat Altun konuşmacı katıldı. Altun, programın ilk döneminde bölgesel rekabet edebilirlik çerçevesinde destek sağladığını, yeni dönemde ise rekabetçilik ve yenilik çerçevesinde destek olacaklarını dile getirdi. Program kapsamında özellikle bölgesel kalkınmaya destek vermek istediklerini ifade eden Altun, "Temel amacımız bu illerde öne çıkan sektörlerin kurumsal kapasitelerini geliştirmek, altyapı ihtiyaçlarını gidermek anlamında destekler vermek. Bölgeler arasındaki gelişmişlik düzeyini biraz daha kapatmak ve kalkınmalarına yardımcı olmak. İki dönemden oluşan programımızın ilk döneminde bu gölgede 7-8 tane proje uyguladık. Toplam 61 milyon lira gibi bir kaynağımızı Diyarbakır, Şanlıurfa, Bingöl, Elazığ gibi civar illerimizde uygulamış olduk. Önemli sonuçlar aldığımızı düşünüyorum. Şu anda bölgede yapmış olduğumuz iş geliştirme merkezleri anlamında önemli bir istihdam oluşturduğumuzu düşünüyoruz. İkinci programımız kapsamında da sunumlarımızı yapmaya, bilinç düzeyimizi arttırmaya devam ediyoruz. Bölgenin kalkınmasına bu anlamda destek vermeye çalışıyoruz. Kendi programımız kapsamında geliştirmiş olduğumuz finansal araç projelerimiz ile Türkiye'de ilk uygulama örneği olan bölgesel ortak girişim sermayesi fonunu kurmuş olduk. Bu bağlamda da Abraaj Capital gibi uluslararası bir fon üyesi ile anlaşıldı. Bölgemizde de şu anda Şanlıurfa'da bir yatırım yapıldı. Bu firmada önemli bir kapasite geliştirildi. Bu ihracat düzeylerini arttırdı. Bu tip fonların bölgeye yatırım yapılabilirliğini sağladık" dedi.

"Et sektörüne yatırıma başlayacaklar"

Abraaj Capital ile en son yaptıkları toplantıdan bahseden Altun, "Bize bu bölgede uluslararası yatırımcıların yatırım yapmaya biraz çekindikleri, hem son yaşanan olaylar hem de Suriye konusundaki olumsuzlukların da buna eklenince yatırımın daha zor olduğunu söylediler. Özellikle Kayseri ve Şanlıurfa'da yaptıkları yatırımların meyvelerini gördükten sonra şu anda planlarında 6-7 firmaya daha yatırım yapma olduğunu ve komitelerine sunabilecek düzeye geldiklerini söylediler. Özellikle et sektörüne ilişkin yatırımlara başlayacaklarını ve bunu komitelerine sunup yatırıma dönüştüreceklerini ifade ettiler. Bu yatırımlar bütün Türkiye'de uygulanıyor" diye konuştu.

"Bölgeye yatırım yapma zorunluluğunu getirdik"

Programı bütün Türkiye'ye yaymış olsalar bile kaynaklarının önemli bir kısmını bölgeye yatırma zorunluluğunu getirdiklerini vurgulayan Altun, şunları kaydetti:

"60 milyon avronun üzerindeki bir kaynağı bu bölgelere yatırmak zorundayız. Bu alt limit, bunun üzerinde de yatırım yapmamız mümkün. Bu bize gelen projelerin niteliğine bağlı. Kurumlarla çok yakın çalışıyoruz. Projelerini geliştirme anlamında teknik destek vermeye çalışıyoruz. Çok yoğun bir talep var. Gaziantep, Diyarbakır, Şanlıurfa illerimizde yoğun bir talep var. Lojistik anlamda özellikle talepler çok yüksek. Bu bölgelerde de katma değeri yüksek bir proje gelirse ticareti, sanayiyi rahatlatacak, alt yapı sorunlarını giderecek bir proje gelirse değerlendireceğiz. Şanlıurfa'dan tarımsal ARGE üzerine bir proje sunabileceklerini söylediler. Diyarbakır'dan temsilcilerimiz geldiler. Şu anda Güneydoğu Anadolu Kalkınma İdaresiyle Diyarbakır'da bir kümeleme yatırımını yapıyoruz. Biz doğrudan bir KOBİ'nin kendisine menfaat sağlamak yerine bu KOBİ'lere hizmet sunan projeleri desteklemeye çalışıyoruz. Diyarbakır'da pamuk çırçırlama ile ilgili bir projemiz var. Burada pamuk üretiminin çok önemli bir gelir kaynağı olduğunu biliyoruz. Bu pamuğun belli aşamalardan geçmesi gerekiyor. Her bir pamuk üreticisinin ya da KOBİ'nin buna ilişkin yatırımları bireysel olarak yapması, kendilerine ayrı ayrı maliyetler yüklüyor. Biz de bunu bertaraf edebilmek için bir pamuk çırçırlanmasına ilişkin bir proje geliştirilmişti. Biz de bu projeyi kabul ettik. İşlemleri tamamlandı uygulamaya geçti. Önemli oranda üretilen bir tarımsal ürün olduğu için ve bu ürünün katma değerini arttırmak hem de sanayiye daha kaliteli ve sınıflandırılmış ürüne dönüşümünü sağlamak için Şanlıurfa'da da pamuk üzerine bir lisanslı depo ve ürün lisans borsasını kurduk. Bu yılın ilk ürününü bu depolarımıza bu depolarımıza böyle sınıflandırılmış bir ürün almak suretiyle sağlanmış olacak. Şanlıurfa'daki projemize 10 milyon avroluk bir kaynak harcadık. Yine pamuk çırçır kapsamında da önemli bir yatırım yaptığımızı düşünüyoruz. Bunlar sadece inşaat anlamında ya da donanım sağlama anlamında değil. Bu işi profesyonel olarak nasıl yapılacağını, iş programlarının nasıl geliştirilmesi gerektiğini içeren, ticaret ve ihracat boyutlarıyla değerlendirilen bir teknik destek vermek suretiyle de bölgeye yardımcı olmaya çalışıyoruz."

"Güneydoğu'ya 77 milyon avro yatırım yapıldı"

Seminerde Şanlıurfa'ya 33, Gaziantep'e 15, Diyarbakır'a 6, Mardin'e 9, Batman'a 2, Siirt'e de 12,4 milyon avro olmak üzere toplamda Güneydoğu Anadolu Bölgesine 77.4 milyon avro yatırım yapıldığı belirtildi.

Tanıtım seminerleri şubat ayı sonuna kadar devam edecek.

İHA