Hatay Eğitim Araştırma Hastanesi Ek Binasını Yapanlar Hakkında Suç Duyurusu
Hatay’da depremde yıkılan Hatay Eğitim Araştırma Hastanesi Ek Hizmet Binası ile ilgili yapımından sorumlu kişi ve kişiler hakkında suç duyurusuna bulunuldu. Birlik Sağlık-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen toplantıda Hatay’da depremi yaşayan,...
Hatay’da depremde yıkılan Hatay Eğitim Araştırma Hastanesi Ek Hizmet Binası ile ilgili yapımından sorumlu kişi ve kişiler hakkında suç duyurusuna bulunuldu. Birlik Sağlık-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen toplantıda Hatay’da depremi yaşayan, hemşire eşini hastane yıkımında kaybetmiş sendikanın Hatay Temsilcisi iki çocuk babası Abdullah Gül açıklamalarda bulundu. Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkan Yardımcısı, Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Genel Başkan Yardımcısı Seray Şahin, Birlik Yerel-Sen Temsilcisi Reşat Bozat, Birlik Sağlık-Sen Şube Temsilcisi Saniye Tanrıverdi’nin de yer aldığı basın toplantısında deprem felaketinde, depreme dayanıksız raporu olmasına rağmen hizmete devam edilen hastanelere, ek binalara dikkat çekildi.
Doğruyol: Bu Acılar Bir Daha Yaşanmasın!
Depremler karşısında yaşanan eksikliklerin, aksaklıkların bir daha yaşanmaması için açıklamalarda bulunduklarını belirten Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, “depremler olabilir doğal afetlerdir ama bu doğal afetlerde önemli olan daha önceden tedbir alabilmektir. Maalesef ülkemizde tedbir alındığı söylenemez. Her yaşanan doğal afette binlerce can kayıplarımız oldu, olmaya da devam ediyor. 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde de pek çok eksikler ve aksaklar oldu. Elbette biz hiçbir devlet büyüğümüzün insanların ölümüne göz yumacağını düşünmüyoruz ancak eksiklik ve aksaklıkların dile getirilmesi gerekir ki bu acılar tekrar yaşanmasın. Hatay İl Başkan Yardımcımız ve İl Temsilcimiz Abdullah Gül, Hatay Eğitim Araştırma Hastanesi’nde görevliydi. Hemşire Eşini depremde kaybetti. Bundan dolayı da kendisi Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştur. Eksiklikler giderilmelidir ki önümüzdeki süreçlerde meydana gelebilecek afetlerde can kayıplarımız en az olmalıdır” dedi.
Canlarımızın Hakkını Yerde Bırakmayacağız!
Hatay Eğitim Araştırma Hastanesi’nde görevli Yoğun Bakım Hemşiresi, Hatay Birlik Sağlık-Sen Temsilcisi Abdullah Gül açıklamalarda bulunarak Hatay Eğitim Araştırma Hastanesi Ek Hizmet Binası’nın yapımına onay veren, projenin sorumluları ve tüm şüpheliler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı. Muğla Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunan Gül, depremde ek hizmet binasında görevli olan, enkaz altından yedinci günde cansız bedeni çıkartılan eşi Asiye Gül’ün ve çok sayıda sağlık çalışanı ve hastanın ölümünün sorumlularının hakkını yerde bırakmayacağını söyledi. Abdullah Gül, “Büyük acıyı yaşayan biri olarak buradayım. Deprem öncesindeki, deprem yaşandıktan sonrasındaki ihmallerden sorumlu herkes hakkında suç duyurusunda bulunarak sorumluların cezalandırılması için bu işin peşini bırakmayacağımızı buradan duyurmak boynumuzun borcudur. Depremin ardından Hatay EAH Ek Hizmet Binası yıkıldı. Hiçbir yerde bu yıkımdan bahsedilmedi. Bölgeye 28. saatte 10 kişilik bir yardım ekibi geldi. Enkaz altlarında kalanların sesleri duyuluyordu. Yardım gelene kadar o sesler de duyulmaz oldu. Deprem olduktan dört gün sonra yardım ekiplerini vinçleri görebildik” dedi.
Gül, eşinin de bulunduğu hastane ek hizmet binasında 80 kişinin enkaz altında can verdiğini söyledi. Arama kurtarma çalışmalarında geç kalındığını, ses duyulmasına rağmen arama kurtarmadaki eksiklikler nedeniyle o seslerin de kesildiğini ifade etti.
Yıkım Kararı Olan Binada Hizmete Devam Edildi!
Yıkılan ek hizmet binasının yapım aşaması sırasında da sendika olarak seslerini yetkililere duyurmaya çalıştıklarını söyleyen Abdullah Gül, Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikası’nın, Birlik Sağlık-Sen’in yıllardır yıkılan binalar hakkında açıklamalarda bulunduklarını ancak dikkate alınmadıklarını söyledi. 2012 yılında ‘Kampüs Hastanesi Projesi Ölüm Projesi Mi? Olacak sorusuyla açıklamalara bulunduklarının altını çizen Gül, “Hakkında yıkım kararı olan binalar ile ilgili işlemlerin tam ve eksiksiz yapılmaması da bu felakete davetiye çıkarmıştır. Bildiğimiz üzere ek bina ve doğum evi binaları hakkında yıkım kararı olmasına rağmen sadece doğum evinin yıkımı yapılmış, ek binaya herhangi bir işlem yapılmamıştır. Bu da ihmalin bir göstergesidir. Depremde hiçbir yetkiliyi yanımızda göremedik. Devletin hastanesi yıkıldı sahip çıkan olmadı. Eşlerimiz, yakınlarımız enkaz altlarındayken bizler kendi çabamızla yakınlarımızı kurtarmaya çalıştık. Üçüncü gün öğleden sonra hastanenin başhekim yardımcısı enkaz alanına geldi. Ne valilik, ne sağlık müdürlüğü, ne kaymakamlık hiç kimse gelip de haliniz ne diye sormadı! Canlarımız enkaz altındayken, yaralılara bakmak için Sağlık Müdürlüğünden malzeme istedik o da gelmedi. Tabip Odası, Eczacılar Odası imdadımıza yetişti. Onların temin ettikleri malzemelerle yaralılara müdahale edebildik” diye konuştu.
“Eşime 7’inci Günde Ulaşabildim”
Eşiyle tanıştıkları gün olan 12 Şubat’tan 26 yıl sonra 12 Şubat’ta onu kaybettiğini söyleyen acılı eş, depremzede, sağlık görevlisi Abdullah Gül, “Depremle ilgili bahaneleriniz çok ama bizim de acımız çok! Çok büyük acımız. Dereyatağına yapılan, 6 yıl önce depreme dayanıksız raporu verilen ek bina 80 kişiye mezar oldu. Muğla Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk. Bu dünyada hesap vermelerini istiyoruz. Bu mücadeleyi kendimize şiar edindik!” şeklinde konuştu. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.