Hatay: Medeniyetler Beşiği
Hatay, tarih boyunca farklı medeniyetlerin kesiştiği bir kavşak noktası olarak bilinir. Bölge, binlerce yıllık bir geçmişe sahip olup, Hititlerden Romalılara, Bizanslılardan Osmanlılara kadar birçok farklı kültüre ev sahipliği yapmıştır. Hatay’ın en büyük şehirlerinden biri olan Antakya, bu kültürel zenginliğin kalbinde yer alır. Antakya’daki Hatay Arkeoloji Müzesi, dünyanın en büyük mozaik koleksiyonlarından birine sahiptir ve antik dönemlerden kalma birçok eseri barındırır.

Hatay, sadece tarihiyle değil, aynı zamanda mutfağıyla da ünlüdür. Hatay mutfağı, zengin baharatları, taze sebzeleri ve yöresel lezzetleriyle Türkiye’nin en özel mutfaklarından biridir. Künefe, humus, oruk (içli köfte) ve tepsi kebabı gibi lezzetler, Hatay mutfağının en bilinen örneklerindendir. Hatay sokaklarında gezerken, bu eşsiz lezzetleri tadabilir ve yöresel pazarlarda taze ürünler bulabilirsiniz.

İskenderun: Akdeniz’in İncisi
Hatay’ın bir diğer önemli merkezi olan İskenderun, Akdeniz kıyısında yer alan, tarihi ve doğal güzellikleriyle tanınan bir liman kentidir. İskenderun, adını Büyük İskender’den alır ve geçmişi boyunca stratejik bir liman olarak önemli bir rol oynamıştır. Günümüzde, İskenderun modern bir şehir olarak hem ticaret hem de turizm açısından büyük bir öneme sahiptir.

İskenderun’un uzun sahil şeridi, özellikle gün batımında muhteşem manzaralar sunar. Sahil boyunca yürüyüş yapabilir, deniz manzaralı kafelerde oturup taze deniz ürünlerinin tadını çıkarabilirsiniz. İskenderun mutfağı, Hatay’ın genel mutfak kültürüyle paralellik gösterir, ancak özellikle İskenderun döneri ile ünlüdür. Bu döner, özel baharatlarla marine edilmiş etin incecik kesilip lavaş ekmeği arasında servis edilmesiyle bilinir.

Samandağ: Doğa ve Tarihin Buluştuğu Yer
Hatay’ın bir diğer önemli bölgesi olan Samandağ, tarihi ve doğal güzelliklerin iç içe geçtiği bir yerdir. Antik dönemlerde “Seleucia Pieria” olarak bilinen Samandağ, İskenderun Körfezi’nin güneyinde, Akdeniz kıyısında yer alır. Samandağ, doğal güzellikleri, tarihi zenginlikleri ve eşsiz sahil şeridiyle dikkat çeker.

Samandağ’da yer alan Titus Tüneli ve Beşikli Mağara, antik dönemden günümüze kadar ulaşmış etkileyici yapılardır. Titus Tüneli, Romalılar tarafından dağlardan gelen sel sularını önlemek amacıyla yapılmış büyük bir mühendislik harikasıdır. Yakınlarındaki Beşikli Mağara ise, antik döneme ait mezar odalarıyla dikkat çeker. Bu tarihi yapılar, Samandağ’ın zengin geçmişine dair önemli ipuçları sunar.

Samandağ aynı zamanda Türkiye’nin en uzun sahil şeritlerinden birine sahiptir. Bu sahil, caretta caretta deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanı olarak bilinir ve bu nedenle doğa koruma açısından büyük bir öneme sahiptir. Samandağ Sahili, hem yerel halk hem de turistler için popüler bir dinlenme ve yüzme noktasıdır.

Samandağ, ayrıca zengin tarım alanlarıyla da bilinir. Bölgede yetişen narenciye, zeytin ve defne gibi ürünler, hem iç piyasada hem de ihracatta önemli bir yer tutar. Samandağ’da düzenlenen yerel pazarlar, taze meyve ve sebzelerin yanı sıra yöresel el sanatlarının da sergilendiği yerlerdir.

Sonuç:
Hatay, İskenderun ve Samandağ, Akdeniz’in en değerli hazinelerinden biridir. Tarihin, kültürün ve doğanın iç içe geçtiği bu bölgeler, ziyaretçilerine hem ruhsal hem de fiziksel bir zenginlik sunar. Her biri kendi içinde farklı güzelliklere sahip olan bu şehirler, geçmişin izlerini günümüze taşıyan, misafirperverliği ve zengin mutfağıyla da damaklarda ve kalplerde unutulmaz izler bırakır. Bu bölgelere yapacağınız bir ziyaret, Akdeniz’in sıcak atmosferini ve zengin kültürel mirasını keşfetmek için mükemmel bir fırsat sunar.