Hipertansiyonla Mücadelede 6 Önemli Adım
"17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü" dolayısıyla bilgi veren Acıbadem Kayseri Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof.
"17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü" dolayısıyla bilgi veren Acıbadem Kayseri Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ergün Seyfeli, yaşın ilerlemesiyle birlikte hipertansiyon görülme sıklığının yüzde 60'lara kadar ulaşılabildiğini belirterek, asıl dikkat çekici noktanın 20 yaş üstü genç popülasyondaki hipertansiyon oranlarındaki artış olduğunu belirtti. Hipertansiyonun sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli beslenme ile kontrol altında tutulabileceğini ve böylelikle neden olduğu hastalıkların riskinin azaltılabileceğine dikkat çeken Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ergün Seyfeli, hipertansiyonla mücadele etmedeki 6 önemli adımı şu şekilde anlattı:
Bu önlemleri alarak hipertansiyon riskinizi düşürün
1- Düzenli ve bol hareket edin
Hipertansiyon hastalarının büyük bir kısmında, fazla kilo veya obezite bulunmasına karşın hastaların fiziksel aktivite konusuna da önem vermediği biliniyor. Ancak, düzenli egzersiz yapmak ve aktif bir yaşam sürmek kalp damar sağlığını koruyarak kan basıncını düşürmeye yardımcı oluyor. Aynı zamanda egzersizle birlikte olası fazla kilolar da verilebileceği için hipertansiyondan korunma sağlanabildiği için, mutlaka hekim kontrolünde olmak üzere, yürüyüş, yüzme, bisiklete binme gibi aktivitelerden uygun olanlarını 45 dakika 1 saat süreyle yapmaya özen gösterin.
2- Tuz alımının azaltın
Kan basıncının yükselmesine neden olan tuz ne kadar çok tüketilirse tansiyon o kadar yükselebiliyor. Bunun önüne geçmek için günlük öğünlerde mümkün olduğunca tuz tüketmemeye özen göstermeye çalışarak, günde 1 çay kaşığında fazla tuz almamayı hedefleyin. Bazı tuza hassas kişilerin bu orandan daha az, mümkünse hiç tuz kullanmaması tavsiye ediliyor.
3- Düzenli ve dengeli beslenin
Kalp sağlığını koruyucu, yağdan fakir ve liften zengin Akdeniz tipi beslenme hipertansiyondan korunmak için de önem taşıdığı biliniyor. Buna rağmen, hipertansif hastaların yaklaşık yarısı sağlıksız besleniyor. Yağlı yiyeceklerin tüketimi fazla olmasına karşın, potasyum, kalsiyum, magnezyum ve sebze-meyve tüketiminin düşük olduğu görülüyor. Bu durumu düzeltmek ve sağlıklı bezlenmek için öğünlerinizde sebze ve meyve ağırlıklı beslenin, yeterli magnezyum, potasyum, kalsiyum alımına dikkat edin, düşük yağlı süt ve süt ürünleri tüketimini artırın.
4- Alkolü azaltın veya almayın
Kan basıncını yükselten faktörlerden birini oluşturan alkolün kalorisi de yüksek olduğu için fazla kullanıldığında kilo almaya neden olarak kan basıncını yükseltebiliyor. Tansiyon kontrolü sağlamak için alkol kullanıyorsanız sınırlandırın ya da hiç kullanmayın.
5- Sigarayı bırakın
Sigara, damarlarda vazakonstriksiyon yani spazm yapıcı etkisi, kalp hızı hız artışı ve damar sertliğini arıttırarak kan basıncının yükselmesine neden oluyor. Bu nedenle hipertansiyondan korunmak için sigara kullanıyorsanız en kıza zamanda bırakın, kullanmıyorsanız da sigara dumanına maruz kalacağınız ortamlarda bulunmayın.
6- Fazla kilodan kurtulun
Kilo vermede en önemli unsur şayet metabolik bir problem yoksa beslenme ve egzersizdir. Mevcut kilonun yüzde10'nunu vermekle hem obeziteye bağlı ölümlerden, hem de hipertansiyon, kolesterol yüksekliği ve diyabet gibi kardiyovasküler risk faktörlerinden önemli oranda korunma sağlayabilirsiniz.
Hipertansiyon kontrolüyle hastalıklar önlenebiliyor
Hipertansiyonun teşhisinin kolay olmasına rağmen hastaların büyük çoğunluğunun tansiyonunun farkında olmadığını söyleyen Prof. Dr. Ergün Seyfeli, "Tansiyon yüksekliğine bağlı oluşan baş ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, eforla yorgunluk gibi şikayetlerin birçoğunun başka hastalıklara bağlandığı için teşhiste geç kalınıyor. Maalesef bu hastalarda geç dönemde, kalp krizi, kalp yetmezliği, beyin felci ve kronik böbrek yetmezliği gibi hipertansiyonun yıkıcı etkileri ile karşılaşılıyor" dedi. Ancak erken teşhis ve tedavi ile çok büyük oranda bu problemlerin önüne geçilebildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ergün Seyfeli, kalp yetmezliğinde yüzde 50'nin üzerinde, felç riskini yüzde 40, kalp krizlerinde ise yüzde 20-25 azalma sağlanabildiğini ifade etti.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.