Hizmet-iş Sendikası Başkanlar Kurulu Kıbrıs’ta Toplandı

Hizmet-iş Sendikası Başkanlar Kurulu Kıbrıs’ta Toplandı

Hak-İş ve Hizmet İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Hak-İş'e bağlı sendikaların toplu sözleşmelerinin sadece yüzde 23'ü sonuçlanmış durumda. 3 bin...

Hak-İş ve Hizmet İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Hak-İş'e bağlı sendikaların toplu sözleşmelerinin sadece yüzde 23'ü sonuçlanmış durumda. 3 bin 107 toplu sözleşme müzakeresi devam ediyor. Bunlardan sadece 717'si sonuçlandırıldı. Yüzde 77'si devam ediyor. Eğer bu hızla devam edersek 2017'nin sonuna kadar toplu sözleşmeler sonuçlandırılmış olacak" dedi.

"15 Temmuz karanlığından hala çıkamadık"

Hak-İş'e bağlı Hizmet-İş Sendikası Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, Kıbrıs'ta kardeş sendikaları olan Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası'nın (KKTC KAMU-SEN) katkılarıyla gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Hak-İş v Hizmet-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Ne yazık ki 15 Temmuz karanlığından hala çıkamadık. 15 Temmuz 2016'dan 22 Temmuz tarihine kadar yaklaşık bir hafta hem DEAŞ hem de PKK Türkiye'de yapmadık hiçbir eylem koymadı. Dikkatinizi çekeyim 15 Temmuz'da Türkiye'nin son kalesinin düşmesini beklediler. Başaramayınca FETÖ, bunlar başladılar.15 Temmuz'dan bir hafta hatta 9 gün sonra maalesef süreç devam ediyor. Dün Hakkari Şemdinli'de asker ve sivil yaklaşık 17 vatandaşımızı kaybettik. Şehitlerimize Allah'tan rahmet yaklaşık diliyorum. 27 civarında yaralımız var.15 Temmuz unutmayacağız unutturmayacağız. 15 Temmuzdan sonra görevi devralan taşeron örgütlerle de mücadeleyi bütün gücümüzle sürdürmemiz gerekir" ifadelerini kullandı.

"15 Temmuz'u hiç unutmayacağız, unutturmayacağız, unutturmak isteyenlere karşı da mücadele edeceğiz"

15 Temmuz darbe girişiminde Hak-İş ve Hizmet-İş'in verdiği mücadelenin altını çizen Arslan, "Hizmet İş Sendikası ve Hak İş, 15 Temmuz'un en önünde yer alan, kahramanlığı ile mücadelesi ile herkese örnek olan bir örgüt olmanın gururunu yaşıyor. Bunlar seyrettikleri bir film değil, bunlar yaşanmış gerçekler. Gözünü kırpmadan tanklara, gözünü kırpmadan helikopterlerden atılan bombalar göğsünü siper eden kardeşlerimiz, gerçek bir hayatın bize dersini verdi. Celalettin İbiş kardeşimiz ki birlikte sendikal mücadeleye Ankara'da her zaman katkı yapmakta en önde yer alan, kardeşimizi kaybettik. TÜRKSAT'ta 2 tane kardeşimiz Fetöcü teröristlerin alçakça saldırılarıyla kaybettik. En çok bizi yaralayan da TÜRKSAT'taki kardeşlerimizin aracına dur bile demeden, aracın içinde tarayıp şehit eden hainlerin, daha sonra bir bardak su isteyip, yere çöküp üç yudumda su içerek besmele çekerek dönüp arkadaşlarımıza; "Bu da sizin şehitleriniz" diyecek kadar aşağılaşan canilerden bahsediyoruz. 241 şehidimiz silahlı bir çatışmada değil, ellerinde Türk bayrağı taşıyarak demokrasimize, özgürlüğümüze, geleceğimize ve milli iradeye sahip çıktıkları için şehit edildi. Onların hepsi tekrar saygıyla, hürmetle ve minnetle ve anıyoruz. 15 Temmuz'u hiç unutmayacağız, unutturmayacağız, unutturmak isteyenlere karşı da mücadele edeceğiz. 15 Temmuz unutmayalım ki arkadaşlar Türkiye'nin bir işgal girişimidir. Maalesef müttefikimiz denilen ve pek çok uluslararası kuruluşlar, birlikte bulunan ülkelerin büyük bir bölümü Türkiye'yi işgal girişiminde bu taşeron FETÖ'yü kullanmıştır. İşgal girişimi başarısız olunca ikinci aşamaya gelmiştir. Bugün PKK ve DEAŞ örgütünün eylemlerine artırmalarının nedeni işgalin başarısız olmasına karşı bir tepkidir. Bu tepkiyi maalesef yine müttefikimiz, yine uluslararası toplantılarda birlikte olduğumuz ülkeler yapıyor. Bu nasıl bir müttefik ki FETÖ ile bu ülkeyi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni işgal edenlerle işbirliği yapıyorlar. FETÖ terörist başının 400 dönümlük bir arazide krallar gibi yaşatılmasını anlamı budur. 15 Temmuz'un belki bize sağladığı en önemli avantaj, özellikle 7 Ağustos'ta Yenikapı'da bütün siyasi partilerin, ana muhalefetin, muhalefet partilerinin birlikte görüntü vermesidir. Bence bu ruhu devam ettirmek gerekiyor. Birilerinin ayağı mutlaka tökezleyebilir, geri adım atmak isteyebilir ama bizim Bunu devam ettirmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.

"3 bin 107 toplu sözleşme müzakeresi devam ediyor"

Taşeron işçi sorunlarının çözümü konusunda Hak-İş önemli bir rol düştüğünün altını çizen Arslan şöyle devam etti:

"Sendikamızın ana gündemi taşeron işçilerle ilgili yapılacak olan düzenlemelerdi. 2014 yılında çıkan bir yasayla hizmet alanında çalışan işçilerin sendikalaşması toplu sözleşme hakkına kavuşması ve toplu sözleşmenin nasıl yapılacağı ile ilgili düzenleme meclisten geçti ve kabul edildi. Bu sürecin yasal olarak sonuçlandırılmasında Hak İş'in büyük bir çabası oldu. Taşeron işçilerinin örgütlerinin yüzde 50'den fazlası Hak İş'te bulunuyor. Şu anda 220 bin civarında konfederasyonumuzun sendikalarının üyesi bulunmakta. Diğer konfederasyonların taşeron işçi sayısını toplasanız 50 bini bulmuyor. O nedenle taşeron işçilerinin sorunlarının çözümü de doğal olarak bize ait. Bizim bunu öncelik edip çözmemiz gerekiyor. Hak-İş'e bağlı sendikaların toplu sözleşmelerinin sadece yüzde 23'ü sonuçlanmış durumda. 3 bin 107 toplu sözleşme müzakeresi devam ediyor. Bunlardan sadece 717'si sonuçlandırıldı. Yüzde 77'si devam ediyor. Eğer bu hızla devam edersek 2017'nin sonuna kadar toplu sözleşmeler sonuçlandırılmış olacak."

Hizmet-iş Sendikası Başkanlar Kurulu Kıbrıs’ta Toplandı

Hizmet-iş Sendikası Başkanlar Kurulu Kıbrıs’ta Toplandı

İHA

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.