İş Bırakan Sağlık Memurlarından Patates, Soğanlı Protesto!
15 Temmuz tarihinde memur maaşlarına yapılan zamma tepkiler iş bırakma eylemleriyle devam ediyor. Yapılan zammın memurların beklentilerini karşılamaktan uzak olduğu gibi reel ekonomik gerçeklikten de uzak olduğuna dikkat çeken kamuda görevli...
15 Temmuz tarihinde memur maaşlarına yapılan zamma tepkiler iş bırakma eylemleriyle devam ediyor. Yapılan zammın memurların beklentilerini karşılamaktan uzak olduğu gibi reel ekonomik gerçeklikten de uzak olduğuna dikkat çeken kamuda görevli sağlık çalışanları İzmir’de iş bırakma eylemi gerçekleştirerek patates, soğan, simit ve limon satma mizanseniyle memurun durumunu sergiledi.
Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK), Birlik Sağlık-Sen, Hekimsen, Anadolu Sağlık-Sen, Hürriyetçi Sağlık-Sen, Sağlık Hak-Sen ve Bağımsız Sağlık-Sen’e üye memurlar iş bırakma eylemi gerçekleştirerek yapılan TBMM’de kabul edilen 22 Bin 17’lik memur zammını protesto etti. “Memur Yoksul Olamaz” diyen memurlar, patates, soğan, limon ve simit satma mizanseni yaparak memurun geçim sıkıntısına dikkat çekti.
Emekliliğe Yansımayan Zam Zam Değildir
Eylemde Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol konuşma yaptı. Doğruyol, “Biz memurlar olarak en düşük memur maaşı olan 22 bin TL’yi kabul etmiyoruz. Zamlı maaşları almadan, milletin sırtına yüklenen vergi yükünü kabul etmiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanının seçimden önce vermiş olduğu sözlerden biri de, en düşük memur maaşının en düşük işçi maaşından az olmayacağıdır.Bu söz verildiğinde asgari ücret 8500 ₺ idi. Yani en düşük memur maaşı asgari ücretin 2.58 katı olacaktı. Ancak bu gün asgari ücret 11.402 TL’dir. Söz verilen tarihe göre en düşük memur maaşının bugün 29.400TL olması gerekmektedir. Emekliliğe yansımayan zam zam değildir. Kabul etmiyoruz. Seyyanen verilen 8 bin 77 TL’lik artışın taban aylığa yapılmak yerine, ilave ek ödeme adı altında verilmesi ve emekli ikramiyesine ve maaşlarına yansıtılmayacak olması, görevdeyken alınan maaş ile, emekli maaşları arasındaki uçurumu daha da büyütecektir. Memura yapılan tüm ödemeler emekliliğe yansıtılmalıdır. Memur maaş artışları yapılırken, en düşük memur maaşının en düşük işçi maaşının altında olmayacağı sözü ne kadar acıdır değil mi? Elbette bunu söylerken işçi kardeşlerimizin aldığı maaşın çokluğunu, ya da yaptıkları işi küçümsemiyoruz. Ancak, genel itibariyle üniversite mezunu olan, pek çoğunun ömrü okullarda geçmiş olan, yüksek lisans mezunu, doktor olan, profesör olan memur maaşında kriterin en düşük işçi maaşının olması üzücü ve düşündürücüdür” dedi.
33 Bin 500 TL Seviyelerinde Maaş İstiyoruz!
İşçi maaşlarına yapılan artışın Ocak 2023’ten itibaren geçerli olduğuna ve bütün ödemelerin emekliliklerine de yansıdığına dikkat çeken Doğruyol şunları söyledi: “Temmuz itibarı ile 22 bin TL olacak olan en düşük dereceli memur maaşının yaklaşık yarısının (10 bin TL) emekli aylığı ve ikramiye hesabında dikkate alınmayacak olması, kaynağı belli olmayan cep harçlığı gibi verilmesi olayın vahametini de ortaya koymaktadır. Birlik Sağlık-Sen olarak bu kadar adaletsiz bir ücret sistemini kabul etmemiz mümkün değildir. TBMM meclisinde bu yanlıştan dönülmelidir. Kanun teklifi TBMM’de revize edilerek, en düşük dereceli memur maaşının yoksulluk sınırı olan 33 bin 500 TL seviyelerine getirilmelidir.”
TÜİK İnandırıcılığını Yitirmiştir
Memur maaş artışlarında en büyük sıkıntılardan birinin de maalesef inandırıcılığını yitirdiğine dikkat çeken Ahmet Doğruyol, “TÜİK’in enflasyon verileri inandırıcılığını kaybetmiştir. Memur maaş artışlarında enflasyon verilerinin temel unsur olarak alınması ve enflasyon verilerini açıklayan resmi kurum TÜİK’in haziran ayı enflasyon rakamlarını yıllık, yüzde 38,21 olarak açıklarken, bağımsız bir araştırma, yıllık %108.58 açıklamasını kim nasıl izah edebilir? Yıllık enflasyon oranının %38.21 olduğunu hükümet ve TÜİK yetkilileri inanıyor mu ki memur ya da vatandaş inansın. Enflasyon verileri konusunda TÜİK maalesef inandırıcılığını yitirmiştir. Memurlarımızın da yıllık enflasyonun %38,21 olduğuna inanıyor olmasını beklemek gülünçtür.1 saatlik fazla mesai karşılığı ücretinde hemşire 39 lira, hekim 58 lira, uzman hekim 68 lira, öğretmenin ek ders ücreti 48,5 lira iken, asgarî ücretlimizin saat karşılığı 66.72 lira, kamuda çalışan güvenlik ve temizlik işçimizin 1 saat karşılığının144 TL, olmasını hangi bakan, bürokrat, milletvekili izah edebilir? Ortalama ev kirasının 10 bin lira olduğu şu ortamda, elbette işçilerimiz aldığı ücrette yeterli değildir” dedi.
Memur Gözden Çıkarılmıştır!
İşçilerin memurun iki katı, hatta bazı işçilerin memurların 3-4 katına kadar maaş aldığını vurgulayan Doğruyol şunları söyledi: “Bunlara şahit olmak, memurun gözden çıkarıldığını göstermektedir. Memura 22 bin liralık maaş vaadinde bulunulduğunda, 1 gr altın 1267 TL idi, şu an 1598 TL. 1 Dolar 19,57 TL idi. Bugün dolar 26,05 TL. 1 Euro 21,50 TL idi bugün 28,50 TL. seviyelerinde. Yani 22 bin TL maaş sözünün bu yana, yaklaşık iki ayda köprünün altından çok sular aktı. Bugün TBMM görüşülecek olan memur maaşlarında en düşük memur maaşı yoksulluk sınırı olan 33 bin 500 TL seviyelerine getirilmelidir. Memur maaşlarında vergi oranları %15 ile sınırlandırılmalıdır. Mevcutta 5 kalem olan memur maaşları tek kalem olmalı ve memura ödenen tüm ödemeler emekli ikramiye ve emekli maaşına yansıtılmalıdır. Memur maaşları eşel-mobil sistemine göre reel enflasyon ve huzur payı olarak ödenmelidir. Meslekler, unvanlar arasında bu kadar adaletsizlik varken paydaşlar ile bir araya gelip kökten çözüm günü yerine günü geçiştirmeye çalışmak doğru değildir.” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.