Benim çocukluğumda dinlediğim oda toplantılarında köyümüzün en büyük ailelerinden ve haseten büyük dedem olan ömer ağ'dır.bu hikâye yaklaşık 300 yıllık köyün tarihine ışık tutmaktadır.o zamanki deve kervanlarıylave hayvancılıkla uğraşan aile (anadoluda ecik az anlamında kullanılır)yani ecikağıl küçükağıl anlamında kullanılır.tabiki daha önceleri yerleşim merkezi olarak kullanılmıştır.bunuda köylünün bağ bahçe açma sırasında büyük ambar küpleri olarak birkaç kalıntı bulunmuştur .buda gösteriyor ki burası hitit yerleşim merkezlerinden biri olduğunu göstermektedir.ozaman ki köyün cografi özelligine göre iki büyük sebebivardır.biri kızılırmağın köyün 1 km altından geçmesiikincisi ise yamaca kurulu olan köyün deve yetiştirildiğinden yöredekangal olarak bilinen dikenli bir bitkinin yoğun olması devecilik için önemli bir besin kaynağıdır.kısacası köyümüzün anlatılagerlen tarihçesi budur.Ecikağıl köyü, pekmezi ile ünlüdür.Kırşehir merkezine 30 km uzaklıktadır.Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.Köyde, ilköğretim okulu vardır ancak kullanılamamasının yanı sıra taşımalı eğitimden yararlanılmaktadır. Köyün içme suyu şebekesi vardır, kanalizasyon şebekesi yoktur. PTT şubesi yoktur ancak PTT acentesi vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.