Boşandığı eşi, çocuklarını göstermediği için iki kızını icra yoluyla alarak tatile çıkan baba Mustafa T., dönüş yolunda trafik kazasına karıştı. Kazada 12 yaşındaki küçük kızı Ş.T.'nin kolu kırılırken eski eş, baba Mustafa T.'den 150 bin TL tazminat talep etti.

İzmir'de yaşayan Mustafa T., 2014 yılında eşi Ö.T'den boşandı. Bu evlilikten iki kızı olan ve eski eşi kızlarını göstermediği için sürekli icra yoluna başvurmak zorunda olduğunu belirten baba Mustafa T., geçen yarı yıl tatilinde yine icra yolu ile iki kızını alarak tatile çıktı. Mustafa T., tatil bitiminde kızlarını annelerine teslim etmek üzere aracıyla dönerken Torbalı ilçesinde trafik kazasına karıştı. Kazada, Mustafa T.'nin 12 yaşındaki küçük kızı Ş.T.'nin kolu kırıldı. Olay üzerine anne Ö.T., kazaya karışan eski eşi Mustafa T. ve kazaya karışan diğer sürücü N.T.'den şikayetçi oldu. Eski eş Ö.T., hem baba Mustafa T. hem de N.T.'den 150'şer bin TL tazminat da talep etti.

"Kazada ben de mağdurken sanık oldum"

Boşandıktan sonra 21 ay boyunca çocuklarını hiçbir şekilde göremediğini ve iletişim araçları ile bağlantı kuramadığını kaydeden baba Mustafa T., yaşadığı olayı şu sözlerle anlattı: "Daha sonra mahkeme kararıyla çocuklarımı belli sürelerde görme hakkı elde ettim ancak eski eşim yine çocuklarımı bana göstermedi. Uzun bir süredir çocuklarımı icra yolu ile gören bir babayım. Şubat ayında yarıyıl tatili nedeniyle çocuklarımı bir haftalığına yine icra yolu ile aldım. Dönüş yolunda Torbalı ilçesine geldiğimizde bir trafik kazasına karıştım. Çocuklarım arkada oturuyordu ve uyuyacakları için kemerlerini çıkarmıştık. Aracı yavaş kullanıyordum ancak çimento şantiyesinin orada tozdan dolayı kamyonun sinyal verdiğini görmedim ve trafik kazası meydana geldi. Kazada küçük kızımın sağ kolu kırıldı. Hemen çocuğumu hastaneye kaldırdık. Annesine de durumu bildirdik. Aynı kazada kendim de mağdur olmama rağmen eski eşimin açtığı davada sanık oldum. Eski eşim ceza almamı istiyor. Benden ve kazaya karışan diğer şoförden 150'şer bin TL tazminat talep ediyor."

"Boşanmamış olsaydık yine şikayetçi olur muydu?"

Çocukları için gerekli önlemi aldığını söyleyen baba Mustafa T., "Onlar benim canımın yarısı. O kazada ben de, çocuklarım da ölebilirdi ama çok şükür atlattık. Ben böyle bir kazanın meydana gelmesini ister miydim? Eşimle boşanmamış olsaydık ve yine böyle bir kaza meydana gelseydi yine benden şikayetçi olur muydu? Çocuğumun velayeti bende olup da çocuklarım bu kazayı anneleriyle yaşasaydı ben bu davayı açar mıydım? Her şey para mı? Paraya ihtiyaçları varsa ben babayım. Bir telefon açmaları yeterli" dedi.

"Kanunlar suistimal ediliyor"

Davada ilk duruşmanın 19 Ekim'de Torbalı Adliyesinde görüleceğini ifade eden Mustafa T., "Eski eşim uzlaşmayı da kabul etmedi. Amacım soruşturmaya zarar vermek ya da hukuka balta vurmak değil. Bazı insanların hukukumuzun boşluklarından nasıl menfaat sağlamaya çalıştığını göstermek istiyorum. Ben temmuz ayında kızlarımı yine icra kanalıyla gördüm. Yine aynı arabayla yola çıktık, gezdik, eğlendik. Kızımın sağlığı şuanda gayet iyi. 2012 yılından bu yana uygulanmayan suistimal kalmadı. Kanunlar suistimal ediliyor. Çocuklarımız para olarak görülüyor. 6684 sayılı kanunu Meclisimiz kabul etmiş olmasına rağmen yerel mahkemelerimiz ortak velayeti hala uygulamıyor" diye konuştu.

"Müvekkilim vicdanen rahattır"

Mustafa T.'nin avukatı Ali Yaşlak ise şöyle konuştu: "Bu davada hukuk, müştekinin kötü niyetine alet edilmektedir. Zira, sanık durumuna sokulan kişi mağdurun babası olup, mağdurla arasında hiç bir problem bulunmamaktadır. Ancak, müşteki anne eski eşi olan sanıktan intikam alma hırsıyla hareket etmektedir. Dava sonucu ne olursa olsun, yıllardır çocukları ve kendisi gibi mağdur olan babalar için çabalayan müvekkilim vicdanen rahattır."

İHA