Maliye Bakanı Naci Ağbal:
Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Ne yatırımda ne üretimde ne ekonominin içindeki piyasalarla ilgili olsun, mali disiplinle ilgili konular olsun, reformlarla ilgili...
Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Ne yatırımda ne üretimde ne ekonominin içindeki piyasalarla ilgili olsun, mali disiplinle ilgili konular olsun, reformlarla ilgili konular olsun bırakın durmayı tam tersine biz bugünden itibaren daha da hızlanacağız" dedi.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, TGRT Haber ve İhlas Haber Ajansı Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar'a gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Ağbal, darbe girişimi olduğu anda Bakanlıkta bulunduğunu kaydederek, "Bakanlık üst düzey yöneticisi arkadaşlarla toplantı halindeydik. Cumartesi, Ekonomik Koordinasyon Kurulu Toplantısı vardı. Bakanlığımızı ilgilendiren önemli konular vardı, hazırlıklar yapıyorduk. Devam eden çalışma sırasında öncelikle uçakların alçak uçuş yapmalarına ilk önce anlam veremedik ama bir süre sonra koruma ekibimiz, özel güvenlikler bakınca olağanüstü hareketlenmeler olduğunu hatta bizim Bakanlık Özel Güvenlik noktasına bir takım askerlerin gelip oradaki güvenlik görevlilerinin silahlarını aldıklarını öğrendikten sonra olayın vahameti ortaya çıktı" diye konuştu.
"15 Temmuz'da her şeyin iyi gittiği bir Türkiye fotoğrafı vardı"
"15 Temmuz'da her şeyin iyi gittiği bir Türkiye fotoğrafı vardı" diyen Ağbal şöyle devam etti:
"Ben o gün bütçe sonuçlarını basın toplantısı düzenlemek suretiyle yayınlamıştım. Sanayi üretim endeksi son derece güzel bir rakamlara ulaşmıştı, işsizlik rakamları aşağı inen en son bir veri elimizdeydi. Cari işlemler açığı aşağıda, büyümeye ilişkin son gelen veriler son derece olumlu, enflasyon Merkez Banka'mızın yaptığı açıklamalara bakacak olursanız, özellikle çekirdek enflasyonda aşağı yönelik trendin devam edeceğine dair açıklamalar. Şimdi bu darbecilerin bu ülkeye yaptıkları zarar o kadar büyük ki bu kadar güzel elde edilmiş gelişmelerden sonra evet bugün Türkiye darbe sonrası yaralarını sarmaya çalışıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve hükümetimiz bütün gerekli tedbirleri almak suretiyle iki temel şey yapıyoruz. Bunlardan bir tanesi, bu darbenin oluşmasına neden olan faktörlerin ortadan kaldırılması, darbeyi yapan bu terör örgütünün bütün bu yapılanmaların bir daha ayağa kalkamayacak şekilde yok edilmesi ve Olağanüstü Hal (OHAL) süresi içerisinde demokrasinin tam manasıyla işler hale getirilmesi. Hukuk devletinin tam manasıyla işler hale getirilmesi ve vatandaşımızın temel insan haklarını tehdit eden bu oluşumların ortadan kaldırılması onun için gerek Milli Güvenlik Kurulu tarafından tavsiye edilen OHAL kararı, gerek Bakanlar Kurulu'nun almış olduğu OHAL kararı vatandaşımızın hayatını normalleştirmeye dönük alınmış kararlardır. Hem demokrasi hem Hukuk Devleti hem de ekonomi tarafından olabildiğince ve sonuna kadar güçlendireceğiz ama öbür taraftan da bu devlete kastetmiş terör örgütü ile de sonuna kadar mücadele edilmesi lazım."
"AB ile bizim süreci işletmemiz lazım diğer taraftan yapısal reformlara devam ediyoruz"
Bakan Ağbal, anayasanın 120. maddesine dayanarak OHAL kararı alındığının altını çizerek, "Bizatihi demokrasiye yöneltilmiş bir tehdit var, o tehdidin bertaraf edilmesi gerekiyor. OHAL kararına dayalı olarak Meclisimiz karar verdi ve Meclis kararı olarak da geçmiş oldu. Şu andan itibaren terör örgütünün bütün unsurları itibariyle bertaraf edilmesi noktasında hükümetimizin çalışmaları olacak, düzenlemeleri olacak ama diğer taraftan ekonomimizin normalleştitilmesi, normal yaşamın akışına döndürmek konusunda da çabalarımız olacak. Burada biz uzunca bir süredir ekonomi tarafında hem ekonomimizin temellerini sağlamlaştıracak adımlar atıyoruz hem Avrupa Birliği noktasında önemli çabalarımız var. Son 6 ayda iki tane fasıl açtık. Bir taraftan Gümrük Birliği'ni güncelleme çalışmalarımız var. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ile yürütülen görüşmeler bağlamında AB ile bizim süreci işletmemiz lazım diğer taraftan yapısal reformlara devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
"Özellikle AK Parti hükümetlerinin bir süredir yargıyla ilgili yapmaya çalıştıkları düzenlemelerin ne kadar gerekli olduğunu son olay bize gösterdi"
Ağbal, "64. Hükümetimiz, 65. Hükümetimiz, seçim beyannamesinde ve hükümet programlarında ortaya koymuş olduğumuz reformları hayata geçirme noktasında bugüne kadar güzel çalışmalar yaptık bunlara devam edeceğiz. 1 Kasım seçim beyannamesinde ve hükümet programlarımızda 6 tane reform alanı belirledik. Bunların birinci sırasında hukuk reformu, Hukuk Devleti ve demokratikleşmeydi. Bugün ortaya çıkan son olaylar AK Parti Hükümetlerinin yapmaya çalıştığı hukuk reformunun ne kadar önemli olduğunu bir defa daha gösteriyor. Kamu Yönetimi reformunu biz 1 Kasım seçimlerinde gösterdik özellikle bakıyoruz ki Kamu Yönetimi'nde yapmaya çalıştığımız düzenlemeler aslında burada karşılaştığımız risklerin bir daha ortaya çıkmayacak şekilde, kalıcı bir şekilde bertaraf edecek düzenlemelerden oluşuyor. Özellikle AK Parti hükümetlerinin bir süredir yargıyla ilgili yapmaya çalıştıkları düzenlemelerin ne kadar gerekli olduğunu son olay bize gösterdi. Bir terör örgütünün unsurları yargının içine sızmış oradan sadece yargıyı değil tüm devleti kontrol altında tutmaya çalışıyordu. Dolayısıyla yargı ile ilgili yapılacak reformları bundan sonra arttırarak devam edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.
"Maliye Bakanlığı'ndan bin 500 çalışan görevden uzaklaştırıldı"
"Biz aslında uzunca bir süredir Fethullahçı Terör Örgütü ile iligili bir çalışmayı kapsamlı bir şekilde yapıyoruz" diyen Ağbal şunları kaydetti:
"Hem Bakanlık içi tedbirler anlamında yapıyoruz hem de görev ve yetkilerimiz itibariyle Paralel Devlet Yapılanması (PDY) dediğimiz yapılanmanın ekonomik ayağının çökertilmesi konusunda önemli inisiyatifler aldık bugüne kadar almaya da devam ediyoruz. Personel konusunda da aslında 15 Temmuz öncesi dönemde de özellikle PDY ile doğrudan bağlantılı olduğunu düşündüğümüz, bildiğimiz kişilerle ilgili bir takım tasarruflarda bulunmuştuk. En son ki olay çok hızlı bir şekilde daha önceki yaptığımız çalışmaları bir araya getirip hızlı bir karar almamızı gerektirdi. Bunun için biz Pazartesi günü itibariyle yaklaşık bin 500 tane Maliye Bakanlığı'nda çalışan, bütün birimlerimizde hafta sonu kapsamlı bir değerlendirme yapıp önceki çalışmalarımızla bir araya getirerek hızlı bir karar aldık ve bu personeli görevden uzaklaştırdık. Şu anda Bakanlıkta arkadaşlarımız yoğun bir şekilde çalışıyor daha önceki çalışmalarından yararlanmak suretiyle bu kapsamı genişleteceğiz. Kanunlar çerçevesinde görevden uzaklaştırdığımız kişilerle iligli soruşturma işlemlerini başlatıyoruz. Bu çalışmalar da inşallah suratli bir şekilde yapmak suretiyle tüm kamu kurumlarında olduğu gibi Maliye Bakanlığı'nda da Paralel Devlet Yapılanması'nın kökü kazınacaktır."
Mali disiplin
Ağbal, Türkiye'yi bugün diğer ülkeler arasında güçlü tutan en önemli özelliklerinden birinin ekonomi de oluşturduğu sağlam, sürdürülebilir ekonomik yapı olduğunun altını çizerek, "Bugün çok güçlü bir bankacılık sistemimiz var. Biz bunları korumakta kararlıyız. Türkiye ekonomisinin güçlü olduğu alanlardan bir tanesi de mali disiplin. 2015 yılında bizim bütçe açığımız yüzde 1,2. 2016 yılında da hedeflediğimiz bütçe açığı da yüzde 1,3. mali disiplin konusu çok önemli çünkü biz mali disipline devam ettiğimiz sürece ekonominin sürdürülebilirliği artıyor. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da mali disiplinden asla vazgeçmeyeceğiz buna devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Tasarruf ve yatırımlar
Tasarruflar ve yatırımların da çok önemli olduğunu kaydeden Bakan Ağbal şunları aktardı:
"Biz Türkiye'yi eğer daha fazla büyüteceksek, 2023 hedeflerine varacaksak tasarruflarımızı arttırmamız lazım. Özel sektör yatırımlarının Türkiye ekonomisinin en güçlü ayaklarından bir tanesi olduğunu biliyoruz. Özel sektör yatırımlarını bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da arttırmamız lazım. Ekonomi Bakanlığı, Maliye Bakanlığı iligili diğer bakanlıklarla yaptığımız diğer çalışmalarda değerlenmdirmelerde yatırımcılarımıza özel yeni bir teşvik paketi hazırlığı içindeyiz. Yatırım teşvikine devam edeceğiz."
"Bırakın durmayı tam tersine biz bugünden itibaren daha da hızlanacağız"
Ağbal, "Ne yatırımda ne üretimde ne ekonominin içindeki piyasalarla ilgili olsun, mali disiplinle ilgili konular olsun, reformlarla ilgili konular olsun bırakın durmayı tam tersine biz bugünden itibaren daha da hızlanacağız. Biz OHAL'i vatandaşa değil devlete getirdik. Asla vatandaşın normal hayatını etkileyecek bir Kanun Hükmünde Kararname düzenlemesi yapmayacağız, asla ekonominin önünde engel olacak bir düzenlemeyi yapmayacağız. 65. Hükümet programında ortaya koyduğumuz reformlarımız var. Hukuk reformu var, eğitim reformu var, kamu yönetimi reformu var, kamu maliye yönetimi reformu var, vergi reformu var ve özellikle ekonominin üretim yapısını geliştirecek reformlarımız var. Bu olaylar hiçbir şekilde bizim reformlardan uzaklaşmamıza asla neden olmayacak" ifadesini kullandı.
"S&P'nin yapmış olduğu açıklamanın piyasadaki bütün parametreleri belirleyen başat faktör olduğunu düşünmüyorum"
"Vatandaşımız, üretimini, tüketimini yapsın ekonomisine güvensin" diyen Ağbal, "Cuma günü Türkiye ekonomisinin temeline ilişkin göstergeler neyse bugün de öyle. S&P'nin cuma günü burada bir olay olduktan sonra hükümetin burada alacağı tedbirleri görmeyen, atacağı adımları görmeden, Türkiye'nin ekonomisindeki sağlam parametrelerin güçlü taraflarımızı göz ardı ederek hemen açıklama yapması, böyle bir karar alması manidar. Burada böyle bir aceleye ve hızlı bir karara gerek yok. Diğer kredi derecelendirme kuruluşları da değerlendirme yapacaklarını söylediler ama orada bir prosedür var, tanımlanmış bir süre var o süre işliyor. Biz hükümet olarak bu süreç içinde atmamız gereken her türlü adımı atacağız. Ekonominin ve kamunun kurumsal kabiliyetini arttırmak istiyoruz. Ekonominin finans boyutuyla ilgili bir takım tedbirler almamız lazım, adımlar atmamız lazım zaten onların peşindeyiz. Hem Fitch'in hem Moody's'in yapmış olduğu değerlendirmeler çok önemli değerlendirmeler. Biz de bunu çok önemsiyoruz. S&P'nin yapmış olduğu açıklamanın piyasadaki bütün parametreleri belirleyen başat faktör olduğunu düşünmüyorum. Piyasadaki yatırımcıların beklentileri, belirsizlik, ulusal risk, bir takım dalgalanmalar olacak, dalganın boyutuna baktığınız zaman Türkiye ekonomisinin önceki dönemlerinde acaba Türk siyasetin, önceki dönemlerinde olsaydı böyle bir olay, göstregeler nerelere varırdı? Belli bir dalgalanma olduğu doğrudur ama bunun çok kısa vadeli olacağını, hükümet olarak alacağımız tedbirlerle atacağımız adımlarla bunun çok kısa bir zamanda istikrar kazanacağını düşünüyoruz. Finansal göstergeleri tekrar olağan seviyelerine getireceğiz" dedi.
Dolar fiyatının tamamen serbest piyasa koşulları içinde oluşacağını belirten Ağbal, Merkez Bankasının darbe girişiminden sonra almış olduğu kararların son derece önemli olduğunu söyledi.
"Yeniden Yapılandırma Kanun Teklifi Meclis Başkanlığı'na verildi"
"Hayat normal akışı içerisinde devam ediyor" diyen Ağbal şunları kaydetti:
"Yeniden yapılandırma da vatandaşlarımızın bir süredir dile getirdiği bir talepti. Bir Yeniden Yapılandırma Kanunu hazırladık, Meclis Başkanlığı'na kanun teklifi verildi. 30.06.2016'dan önceki döneme ilişkin vergi, sosyal güvenlik primleri, gümrük vergileri ve belediyelerin diğer vergilerini yeniden yapılandırma kapsamına alıyoruz. Ekim ayının sonuna kadar vatandaş müracaat edecek, vergi borçları için ilk taksitini Kasım'da ödeyecek. Sosyal Güvenlik primleri için de ilk taksitini Aralık'ta ödeyecek. Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan aldığım rakamlar: 90 milyarlık Yeniden Yapılandırma kapsamındaki alacağı var. Sosyal Güvenlik Kurumu'nda yapmış olduğum görüşmede de, 72 milyarlık alacakları olduğunu söylediler. İkisinin toplamda 162 milyarlık bir alacak söz konusu şu anda. 2014 yılından beri devam eden Yeniden Yapılandırma'daki taksitlerini aksatan bir kısım vatandaşımız bu imkanlarını kaybetmişlerdi. Bütün vatandaşlarımız açısından 2014 Eylül ayında yaptığımız Yeniden Yapılandırma dönemlerini de kapsayacak şekilde yeni bir Yeniden Yapılandırma yapıyoruz. Şu anda vatandaşımız 2014 yılında yapmış olduğu Yeniden Yapılandırma bile varsa şu anda yapılan Yeniden Yapılandırma aynı dönemleri yeniden kapsıyor. Vatandaşın geçmişte yararlandığı ama taksitlerini ödemediği için çıktığı Yeniden Yapılandırma noktasında bir hak daha getiriyoruz. Kısa sürede taksidi ödemek isteyene 6 taksit seçeneği var iki ayda bir ödemek suretiyle, 9 ay seçeneğimiz var o da her iki ayda bir olmak üzere18 ay, 12 taksit seçeneği var 24 ay, 18 taksit seçeneği var 36 ay. Belediyelerin, Kamu İdarelerine olan borcu için bir iyileştirme yaptık. Belediyelerin ve spor kulüplerinin borcu için bu süreyi iki katına çıkarttık. Vatandaşımız ister peşin ödeme indiriminden yararlanıp peşin ödeyebilecek isterse kendi cüzdanına, kendi hesabına göre farklı vade seçeneklerinde ödeme yapabilir."
"Herhangi bir şekilde yeni darbe kalkışmasına hükümet olarak, devlet olarak asla müsaade etmemiz mümkün değil"
Vatandaşın içinin rahat olmasını istediğini belirten Ağbal, "Herhangi bir şekilde yeni darbe kalkışmasına hükümet olarak, devlet olarak asla müsaade etmemiz mümkün değil. Böyle bir kalkışma olması halinde devletin bütün yapısı, bütün güvenlik unsurları bunun üzerine sonuna kadar gider ve bunun gereği yapılır. Onun için vatandaşımız herhangi bir şekilde tedirgin olmasın. Değişik yerlerde zaman zaman bazı hadiselerin olduğu iddia ediliyor, konuşuluyor, bu konularda bizim güvenlik birimlerimiz, istihbarat birimlerimiz, devlet kurumlarımız her yere nüfuz etmekte, kontrol etmekte, ilgili yerlerde herhangi bir yanlış olmasına asla müsaade etmeyecektir" açıklamasında bulundu.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.