Memur-sen Genel Başkanı Ali Kılıç Düzce’de
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Kılıç, yeni müfredatta tarih derslerinin birleştirilmesi ve Atatürk ile Türkiye Cumhuriyeti tarihin yok sayılması iddiası...
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Kılıç, yeni müfredatta tarih derslerinin birleştirilmesi ve Atatürk ile Türkiye Cumhuriyeti tarihin yok sayılması iddiası konusunda, "Atatürk düşmanlığı, Kemalizm gibi puntoları büyüterek müfredata ilişkin yapılacak olan katılımcı çoğulcu çalışmayı gölgelemeye yönelik hareketleri son derece art niyetli yaklaşımlar olarak görüyoruz" dedi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Kılıç, Düzce Mehmet Akif İnan İmam Hatip Ortaokulunda karne dağıtım törenine katıldı. Kılıç ilk olarak sınıfları gezdi ve robot atölyesini gezdi öğrencilerle sohbet etti.
Ardından bir basın açıklaması yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Kılıç, müfredat konusunun tartışılması son derece önemli bulduğunu belirterek "Şu açıdan önemli. Eğitim dediğimiz şey öğretmen, öğrenci ve müfredattır. İşin öz kısmı müfredattır, dolayısıyla çocuğun geleceğini belirleyecek olan gelecekte nasıl bir nesil olmalı konusundaki tasavvuf müfredat üzerinden şekillenir. Müfredat konusunun biz yaptık olduktan ziyade eğitim paydaşlarına açılması Türkiye'nin geldiği demokratik olguyu gösteriyor. Bizim yayınladığımız raporda belli başlı konulara dikkat çekmiştik. Yeni yayınlanan programları da inceliyoruz. Biz eğitim müfredatının çocukların toplumun değerleri ile bütünleşik şekilde büyümesini geçmişin birikimiyle geleceğin tasarımını bir arada alacak şekilde gelecekte çocukların kendi bulunduğu çağda aktör olduğu çağda o çağın gereklerini yerine getirecek şekilde yetişmesini önemsiyoruz. Dolayısıyla müfredatın bu boyutu ile ele alınmasını gerektiğini ifade ettik" dedi.
Ders saatleri tartışması
Ali Kılıç, ders süreleri yönünden Türkiye'de tartışma yürütüldüğünü belirterek "Aslında ikili eğitim yapan okulların belli oranlarda bulunması dolayısıyla, sabahın erken saatlerinde okul yoluna düşen çocukların akşam zifiri karanlıkta dönüyor olması nedeniyle ders sürelerinin fazlalığı ciddi anlamda tartışılıyor. Oysa OECD raporuna bakıldığında, Türkiye'nin ilk ve ortaokul ders süreleri diğer ülkelerin ortalamalarının altında. Onun için ders sürelerinin artırılması değil ders içeriğinin birleştirilmesi ve nitelikli hale getirilmesi önemli. Biz müfredata ilişkin yaptığımız tartışmada Tarih derslerinin, İnkilap Tarihi, tarih gibi çeşitli başlıklar altında değil Türkiye tarihi boyutuyla bir kitap etrafında toplanması konusunda bir öneri sunduk. Müfredatı da bütün boyutlarıyla gözden geçiriyoruz" şeklinde konuştu.
"Atatürk üzerinden yapılan tartışmaları doğru bulmuyorum"
Kılıç, hazırladıkları raporu okumadan rapora ilişkin yapılan yorumları doğru bulmadıklarını işaret ederek "Atatürk üzerinden yapılan tartışmayı son derece anlamsız ve yersiz buluyorum. Çünkü bizim önerdiğimiz raporu okumadan rapora ilişkin haber yapıldığı gibi bir gerçekle karşılaştık. Raporda çok net. Raporda şunu ifade ediyoruz. Atatürkçülük konusu mutlaka müfredat içerisinde belli oranda bulunmalıdır. Bu tarih dersleri içerisinde inkılap tarihi diye dersin ayrı bir hocası ayrı bir normu yoktur. Bu bir tarih dersidir. Dolayısıyla tarih dersinin bir bütünlük içerisinde inkılap tarihi konularının da onun içerisinde yer alacak şekilde yeniden tasarlanmasını ve tarihin bir bütün olarak verilmesinin daha doğru olacağına ilişkin bir görüşümüzü paylaştık. Bu gayet doğaldır. Biz bir eğitim sendikasıyız. Bu konuya ilişkin herkesin farklı görüşü olabilir. Biz bu konuda yaptığımız çalışmada bu noktayı özellikle raporumuzda ifade ettik. Dolayısıyla bunun üzerinden Atatürk düşmanlığı, Kemalizm gibi puntoları büyüterek müfredata ilişkin yapılacak olan katılımcı çoğulcu çalışmayı gölgelemeye yönelik hareketleri son derece art niyetli yaklaşımlar olarak görüyoruz. Dolayısıyla bizim raporumuzu okumadan raporumuz hakkında kanaat belirtenleri de bu konuda bu manipülasyonun kaynakları olarak ta gördüğümüzü ifade ediyoruz. Önce raporu okusunlar rapora ilişkin tartışma yapacaklarsa buyursunlar. Bu bir görüştür kendilerinin de ifade edecekleri görüştür. Ama topluma tepeden bakarak göz seviyesinin üzerinde konuşarak kendilerini bu toplumun esas efendileri geri kalanları da toplumun kölesi gibi görmeye çalışan yaklaşımları da doğru bulmayız. Böyle bir yaklaşımı kabul etmeyiz. Bir kez daha altını çiziyorum raporumuzu okumadan kimse raporumuz hakkında kimse karalayıcı haber yapmasın, raporumuza ilişkin söyleyecekleri varsa her ortamda ifade eder yazdığımız her şeyin de arkasında dururuz. Atatürkçülüğün müfredattan çıkarılma gibi bir teklif orada almadığı halde konuyu bu noktaya çekmeye çalışanları da Atatürk ticareti yaptığını, Atatürkçülükten geçindiklerini bunun üzerinden topluma hegemonya oluşturduklarını görüyoruz ve bu yaklaşımı da asla doğru bulmuyoruz" diye konuştu.
Ali Kılıç, ardından öğrencilere karnelerini verdi.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.