Memur-sen’den Duygulandıran ‘15 Temmuz’ Programı
Muş'ta Memur-Sen Muş İl Başkanlığı tarafından "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" yıldönümü münasebetiyle düzenlenen programda 15 Temmuz gecesinde...
Muş'ta Memur-Sen Muş İl Başkanlığı tarafından "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" yıldönümü münasebetiyle düzenlenen programda 15 Temmuz gecesinde şehit olan 249 vatandaşı simgeleyen yelekler giyilip, isimleri tek tek okunarak dua edildi.
Atatürk Çocuk Parkı önünde düzenlenen 15 Temmuz şehitlerini anma programına Memur-Sen Başkanı Fehmi Kuzey Vurar, Memur-Sen üyeleri, Memur-Sen'e bağlı iş kolları, 15 Temmuz gazileri Abdullah İrgin, Sedat Ergün ve kentte faaliyet yürüten STK'lar, dernekler ile çok sayıda vatandaş katıldı. Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, 15 Temmuz gecesinde şehit olan 249 vatandaşın isimlerinin okunması ile devam etti. Yoklama sırasında isimleri tek tek okunan şehitler için programa katılanlar tarafından "burada" denildi.
"15 Temmuz direniş ruhu yolumuzu aydınlatmaya devam edecek"
Programda basın açıklamasını okuyan Memur-Sen Başkanı Fehmi Kuzey Vurar, 15 Temmuz direniş ruhunun yollarını aydınlatmaya devam edeceğini ifade ederek, bundan bir yıl önce Fetullahçı terör örgütünün, millete boyun eğdirmeye, yönetime el koymaya yeltendiğini söyledi. Girişimi darbenin yanında bir işgal girişimi olarak değerlendirdiklerini hatırlatan Memur-Sen Muş Başkanı "urar, "Hain darbe ve işgal girişiminde 8 binden fazla askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç, 3 askeri gemi ve 4 bine yakın silah bu millete karşı kullanıldı. Meclis, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekat Daire Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT saldırıya uğradı. Genelkurmay, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, TRT ve onlarca kurum işgal edildi. Onlarca kurumun işgalini ise millet engelledi. Darbe girişimi sonucu 249 kahraman kardeşimiz şehit, 2 bin 193 kardeşimiz de gazi oldu. 15 Temmuz bize iki şey hatırlatıyor; birincisi; FETÖ'cü ihanet, ikincisi; kahramanca direniş, vatana sadakat, şahadet ve yeniden diriliş. İhaneti de sadakati de unutmayacağız ve unutturmayacağız. Çünkü gaflete uyuyan ihanete uyanır. 15 Temmuz bir şahadet geçididir. Çanakkale'nin kınalı kuzularının, Kafkasların, Sarıkamışların, Yemenlerin hikayesidir" dedi.
"15 Temmuz bir şehadet şölenidir"
15 Temmuz'un bir diriliş gecesi olduğunu kaydeden Vurar, "15 Temmuz bir iman manifestosudur. 15 Temmuz'u unutmayacağız, unutturmayacağız. Maalesef üzerinden bir yıl geçmesine rağmen belli kesimlerin hala 15 Temmuz ihanetinin boyutunun idrakinde olmadığını görüyoruz. Darbe başarılı olsaydı 16 Temmuz sabahı nasıl bir felakete uyanacaklarının farkında değiller. Hiçbir insani, İslami, ahlaki değer taşımayan bu Batıni sapkın örgütlenmenin yapabileceği kötülükler tasavvur ve muhayyilemizi aşar. Darbe başarılı olsaydı eski Türkiye'nin FETÖ'cü modifikasyonuna uyanacaktık. Darbe gerçekleşseydi Türkiye bu darbenin arkasındaki üst aklın oyuncağı haline gelecek, ekonomik olarak da bir sömürü ve yağma ülkesine dönüşecekti. 13 yılda dişimizle tırnağımızla elde ettiğimiz haklarımız elimizden alınacaktı. Darbe girişimi başarılı olsaydı, muhacirler sığınacak bir yurt bulamayacak, mazlumlar kendilerine uzanan yardım elini kaybedecekti. İşte bu gerçeklerin farkında olan milletin sadık evlatları o gece "Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım" diyerek bir insan seline dönüştüler ve zulmün tankını topunu uçağını bombasını ezip geçtiler. Bu nedenle darbe ve işgal girişiminin başarılı olmasını canları pahasına önleyen şehitlerimize ve gazilerimize bir vatan borçlu olduğumuzu unutmayalım. Unutmayalım ki; onlar bu millete bu vatanı yeniden hediye ettiler" ifadelerini kullandı.
"Memur-Sen olarak 1 milyon üyemizle sokağa ilk çıkanlardan olmanın onurunu yaşıyoruz"
Memur-Sen olarak da 15 Temmuz gecesi 1 milyon üyeleriyle sokağa ilk çıkanlardan olmanın onurunu yaşadıklarını ifade eden Vurar, "O gün hiçbir hesap yapmadan, "ama', "fakat', "lakin" demeden kelle koltukta, "Kim demiş her şeyin bitişi ölüm destanlar yayılır mezarımızdan" diyerek alanlara aktık. Bu ülkenin büyük küçük yüzlerce binlerce sivil toplum örgütü, mensuplarıyla o gün meydanlara çıktı. Örgütsüz kitleler de o gün aynı duyguyla alanlardaydı. O gün aramızdaki bütün farklılıkları bir kenara koyduk; "sen" veya "ben" demedik "biz" olduk. En önemlisi de budur. "Vatan da, meydanlar da bizim" dedik, alanları kardeşlik alanları kıldık. Bir olduk, gerçek anlamda biz olduk, ümmet olduk. En çok ihtiyacımız olduğunu düşündüğümüz şeye aslında sahip olduğumuzu gördük. Gördük ki, düşman ne kadar güçlü, tuzaklar ne kadar profesyonel olursa olsun, şuurlu bir milletin üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey, alt edemeyeceği hiçbir düşman ve bozamayacağı hiçbir tuzak yoktur Allah'ın izniyle. Akif'çe dersek: "Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez" evet, milletin toplu vuran yürekleri karşısında tanklar, toplar, uçaklar, helikopterler, FETÖ ve arkasındaki küresel şebeke rezil rüsva oldu, zillet içinde mağlubiyeti tattı" diye konuştu.
Program, okunan basın metninin ardından şehitler için dualar edilmesi ve gaziler için iyi dilek temennisinde bulunulmasıyla sona erdi. Kalabalık Muş Valiliği tarafından bugün saat 23.00'te düzenlenecek olan nöbete hazırlanmak üzere olaysız bir şekilde dağıldı.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.