Battalgazi Belediyesi tarafından Muharrem Ayı dolayısıyla iftar yemeği verildi. Yoğun katılımın olduğu ve Hz. İmam Zeynel Abidin Türbesi Kültür Vakfı'nda verilen iftar yemeğinde birlik ve beraberlik vurgusu yapıldı.

Battalgazi Belediyesi tarafından Muharrem Ayı dolayısıyla Hz. İmam Zeynel Abidin Türbesi Kültür Vakfı'nda verilen iftar yemeğine, Malatya Valisi Mustafa Toprak, Battalgazi Kaymakamı Vedat Yılmaz, Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, İl Emniyet Müdürü Ömer Urhal, MHP İl Başkanı Mehmet Erdem, Hacı Bektaş Veli Kültür Merkezi Vakfı Genel Başkanı Hasan Meşeli, CEM Vakfı Malatya Şube Başkanı Eşref Doğan, Hz. İmam Zeynel Abidin Türbesi Kültür Vakfı Başkanı Erdoğan Ünverdi, Battalgazi Belediye Başkan Yardımcıları Mustafa Sayın, Zafer Kırçuval, Yaşar Karataş, bazı kamu ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. Burada ilk olarak konuşan Hz. İmam Zeynel Abidin Türbesi Kültür Vakfı Başkanı Erdoğan Ünverdi, Battalgazi Belediyesi tarafından verilen iftar yemeği dolayısıyla duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Bu kutsal Muharrem Ayında hepimizin oruç olduğu bu ayda sayın valimin de memleketi olan Erzincan'ın Başköy'de Hasan Efendi diye bir büyüğümüzün etkinliğine katıldım. O zaman Başköylü Hasan Efendiyi tanımıyordum. Nasıl bir konuşma yapacağım konusunu düşünürken elime küçük bir mendil geçti. Şöyle diyor, "Hiçbir kimsenin malı, canı, namusu bir başkasına helal değildir. Kur'an-ı Kerim ve tüm ilahi kitapları üç cümle ile özetlemiş. Sevgili İzzettin Doğan dedemizin ifadesinde ise bizim İslam dinimiz baskıya, cebir ve şiddete yer yoktur" diyor. Tüm insanların inanç ve düşüncelerine saygıyı temel alıyor. Biz bu iki büyüğümüzün güzel sözlerini örnek alsak gerçekten de kavga ve ayrılık olmaz. Hünkar Hacı Bektaş Veli'nin dediği gibi bir olmak, iri olmak, diri olmak gerçekten bu ülkede Alevi'si ile Sünni'si ile tüm aykırı renkler ile bir barış etrafından bir sofrada oruç açmak gerçekten çok değerli ve anlamlı" şeklinde konuştu.

CEM Vakfı Malatya Şube Başkanı Eşref Doğan ise, Muharrem Ayının önemine dikkat çekerek, "Bazen sorarlar sanki Muharrem orucu Alevi'nin orucu, Ramazan orucu da Sünnilerin orucu. Kur'an'da Bakara 183. Ayet'te, "Öncekilere olduğu gibi size de sakınasınız diye orucu farz kıldık." Öyle ise kendisini bilen için ben Müslüman'ım diyen için Ramazan orucu da farz, tutarsın tutmazsın ayrı mesele. Ancak inkar edemezsin. İnkar olayı ayrı bir şeydir, yapıp yapmamak ayrı bir şeydir. Muharrem orucuna gelince Kur'an da bizim Ehl-i beyte sevgi saygı göstermemiz emrediliyor. Tabiin haricinde Ehl-i Beyt'in kirler ve günahlardan arınmış olarak bize sunuluyor. Hatemül Enbiya, son Peygamberimiz Hz. Muhammet (SAV)'in yapmış olduğu tebliğ görevine karşılık ehli beytine sevgi saygı göstermemiz emrediliyorsa, Kerbala'da hunharca şehit edilen Hz. Hüseyin ve aile efradı ondan önce Hz. Hasan ve Hz. Ali ve ondan sonra şehit olan tüm ehli beyt imamlarına Cenabı Peygamberimize bir saygı olarak Muharrem orucunu tutmalıyız. Bu saygının da hiç olmazsa hicri yılbaşıyla beraber Muharrem orucunu tutmalı ve bu on iki günde saygı göstermektir" diye konuştu.

Hacı Bektaş Veli Kültür Merkezi Vakfı Genel Başkanı Hasan Meşeli'de, birlik mesajı verdi. Meşeli, "Bizler Aleviler olarak bu yası matem ayında zehri bal etmek mecburiyetindeyiz. Cennet vatan Türkiye'de bin yıldan beri bu topraklar için Alevi'siyle, Sünni'siyle, Lazıyla, Çerkeziyle etnik kökeni ne olursa olsun İslam'ın düşmanlarına karşı, emperyalist güçlere karşı hep birlikte kan döktük. Bu cennet vatanımız güzelliklere layık, milli birlik ve beraberliğe layık. Alevi Sünni kardeşliğine layık olduğu bilinen bir gerçektir. Bu bakımdan bu ay milli birlik ve beraberlik ayıdır. Kardeşlik ve dostluk ayıdır" ifadelerini kullandı.

Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ise, farklılıkların zenginlik olarak görülmesi gerektiğini belirterek, "Muharrem ayında, tutmuş olduğumuz orucun ve ibadetlerimizin Cenab-ı Allah katında kabul olmasını niyaz ediyorum. Muharrem ayı hem insanlık tarihinde hem de İslam tarihinde önemli bir aydır. İnsanlık tarihiyle özdeşmiş bir aydır. Muharrem ayındaki on peygamber ve on mucizeye baktığınız zaman Adem Peygamberin yeryüzüne inmesi, Havva Annemizle buluşması, İdris Peygamberimizin gökyüzüne çekilmesi, İsa Peygamberin gökyüzüne çekilmesi, Eyyüp Peygamberin dertlerinden kurtulması, Musa Peygamberin denizi yarıp geçmesi, Yusuf Peygamberin kuyudan çıkarılması, Yakup Peygamberin Yusuf Peygambere kavuşması tüm bu işler Muharrem ayında gerçekleşmiştir. Bu yüzden hem insanlık tarihinde hem de İslam tarihinde önemli bir aydır. Peygamber efendimizden önce de Muharrem orucu tutulurdu. O yüzden cenabı Allah diyor ki, "Sizden öncekilere farz kılındığı gibi sizlere de oruç farz kılındı" diyor. Zaman zaman Muharrem için Yahudilerin ayı olduğunu iddia edenler var. Bizler Musa Peygamberin sünneti üzerindeyiz. Bunu herkesin bilmesi lazım. Peygamberimizin sözüdür bu. Peygamberimiz Mekke'den Medine'ye göçtüğünde o gün oruç olduğunu söylüyorlar. Musa aleyhisselamın sünneti bizim de sünnetimiz olduğunu buyuruyor. Peygamber efendimizde oruca başlıyor. O zaman daha Ramazan orucu farz kılınmamış. İşte bunlar bizim zenginliklerimizdir" dedi. Ülkenin birliğine yönelik kastetmek isteyenlerin olduğunu belirten Gürkan, "Bugün Cumhuriyetimize kast etmek isteyenler var. Değerlerimize kast etmek isteyenler var. 10 askerimiz ve 8 vatandaşımız şehit oldu. 30'a yakın da yaralımız var. O yaralılarımıza Allah'tan acil şifalar diliyoruz. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Yakınlarına sabırlar diliyorum. Biz kimsenin oyuncağı olmayacağız. İstikametimize de bildiğimiz dosdoğru yolda ilerleyeceğiz" sözlerini kaydetti.

Malatya Valisi Mustafa Toprak'ta, birlik mesajı vererek, "Bu matem nedeniyle Allah'a olan yakınlaşma adına oruçlarımızı tuttuk, yakin olduk. Bu güzelliğimizi o zaman Kerbela'da hunharca katledilen 12 imamızdan sonraki 72 güzel insan ve Hz. Hüseyin'in ruhları tekrar şad olsun. Bugün bir acıyı daha yaşıyoruz. Bir matemi burada bu kutlu ocakta dile getirirken, yasımızı ortaya koyarken, o yastan kendimize yaşamımıza bir istikamet ayarlarken, maalesef Hakkari Şemdinli'de 18 tane vatan evladını şehit verdik. Aynen 680 yılında Peygamberimizin o yüce torunu Hz. Ali'nin oğulları, Hz. Hüseyin'in 72 insanla birlikte hunharca şehit edilmeleri gibi bugünde bu acıyı birlikte maalesef yaşıyoruz. Ben tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. İnsanlığımıza yönelen bu vahşetin bir an önce son bulmasını istiyoruz. Biz geçmiş tarihimizden, acılarımız ve matemlerimizden ders alsaydık, belki bunlar başımıza gelmezdi. Kerbela'da istikbal ve siyaset uğruna Yezit'in hunharca Kerbela'da Kufelilerin oradaki olumsuzluklarıyla birlikte Hz. Hüseyin'in orada şahadete ermesi, ta o zamanlardan başlayan o ihanetlerin maalesef bugüne kadar uzandığını gösteriyor. Biz dersimizi aldık ve geleceğe bununla gidiyoruz. Tüm insanlara sevgimizi ve kardeşliğimizi gönlümüzden ve yüreğimizden bir parça olarak yansıtmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

İHA