Müsiad Başkanı Mehmet Çelenk’ten Bölgesel Ticaret Ve İşgeliştirme Toplantısını Değerlendirmesi
MÜSİAD Gaziantep şubesi Başkanı Mehmet Çelenk, Gaziantep'de 10 farklı ildeki 200 Müsiad üyesinin katıldığı bölgesel ticaret ve iş geliştirme toplantısının...
MÜSİAD Gaziantep şubesi Başkanı Mehmet Çelenk, Gaziantep'de 10 farklı ildeki 200 Müsiad üyesinin katıldığı bölgesel ticaret ve iş geliştirme toplantısının başarılı bir şekilde tamamlandığını ifade etti.
MÜSİAD Şuba Başkanı Mehmet çelenk, doğu ve Güneydoğu Bölgesi'ndeki 10 farklı ilden 200 üyenin katılımı ile birlikte Gaziantep'te gerçekleşen bölgesel Ticaret ve İşgeliştirme Toplantısını değerlendirdi. Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Gür'ünde programda üyelerle söyleşi yaptığını hatırlatan Mehmet Çelenk, "Genç MÜSİAD Gaziantep Şubemizin ev sahipliğinde gerçekleşen 1. Bölge Bölgesel İş Geliştirme ve Ticaret Toplantısını başarılı bir şekilde tamamladık. Çeşitli şehirlerden gelen çok değerli misafirlerimizi Gazi şehrimizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk. Ülkemizde hem köklü tarihiyle, hem sanayi ve ticaret bölgesi oluşuyla, hem de son zamanlarda gastronomiyle adından sıkça söz ettiren Gazi şehrimiz, farklı kültürlere ev sahipliği yapmış olan Anadolu ve Ortadoğu'yu birbirine bağlayan köprüdür. Öyle ki Gaziantep Türkiye üretiminde ve ihracatında yüzde 5 paya sahip olan kentimiz, 185 ülkeye yaklaşık 7 milyar dolar ihracatı ile Ortadoğu'nun sanayi ve ticaret başkenti konumundadır.Böyle bir şehirde, değerli misafirlerimizi ağırlamanın ve böylesine önemli bir toplantıya ev sahipliği yapmanın haklı gururunu yaşadık" dedi.
Ekonomiyi "kan'a benzetti
Başkan Çelenk, ülkeyi insan vücuduna, ekonomiyi ise içerisindeki dolaşan kana benzetti. Çelenk, "Kan dolaşımının iyi olması vücudun sağlığının iyi olmasıyla doğru orantılıdır. Ülkemiz hem içeride hem de dışarıda hainlerle mücadele etmekle kalmayıp, üzerine uluslararası finansla da baş etmek durumundadır. İş dünyası önünü görmek, sağlam ve doğru adımlar atmak ister, güven ortamını arzular. Doğru yatırımlarla ülke ekonomisine katkıda bulunarak istihdam sağlamayı amaçlar. Bunun içinde yatırımları yaparken ülkenin huzuru ve istikrarı yatırımcının göz önünde bulunduracağı en önemli etken olmaktadır. Her ne olursa olsun bizler biliyoruz ki, üretmeden, inşa etmeden, teknolojimizi geliştirmeden, ar-ge ve inovasyona önem vermeden hedeflerimize ulaşamayız. Bu nedenle istikrarla, azimle ve sebatla çalışmaya devam etmeliyiz" diye konuştu.
"Sürdürülebilir kalkınma"
Çelenk, Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınması için referandumda evet oyu kullanılması için çağrıda bulunarak, "Türkiye tarihiyle, zengin kültürüyle, büyüyen ekonomisiyle, sağlam iradesiyle ve en önemlisi genç nüfusuyla büyük ve güçlü bir ülke. Böylesine güçlü bir ülkenin de sürdürülebilir bir kalkınma için en temel ihtiyaçlarının karşılanması gerekir. Yakın geçmişe baktığımızda- bunca yaşanan sıkıntıların ardından artık ülke olarak- özellikle de gençler olarak geleceğimize sahip çıkmamız gerektiği düşüncesindeyim. Darbelerle, yaşanan siyasi belirsizliklerle, kaos ortamlarıyla harcayacak vaktimizin olmadığını görüyor ve artık ülke olarak anayasa değişikliği için referandum sürecini yaşıyoruz. Evet tavrımız çok net. Anayasa değişikliğinin; bir tercih değil- bir ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Dostuyla düşmanıyla, doğusuyla batısıyla- herkesin gözü 16 Nisan'da milletimizin vereceği karara bakıyor. Buna en gerçekçi örnek olarak Avrupa ülkelerini verebiliriz. Çok fazla iç detayına girmeyeceğim, Avrupa'nın Bakanlarımıza ve Bürokratlarımıza sergilediği tutum ve özellikle orada yaşayan vatandaşlarımıza takınılan tavır bir kez daha bazı kesimlerin özendiği, sığındığı Avrupa'nın ifade özgürlüğüne ve insan haklarına vermiş olduğu değeri gözler önüne sermiştir. İşte böylesine sıralayabileceğimiz sebep ve gerçeklerden hareketle, bu referandumun, sorunlarımızın çözümü için bir ihtiyaç olduğunu unutmayıp elimize geçen bu imkanı iyi değerlendirmeliyiz" diye konuştu.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.