Niğde Porsuk Köyü
Porsuk Köyü, Niğde'nin Ulukışla ilçesine bağlı bir köydür. Adana yolu üzerinde, Seyit Orhan dinlenme tesislerinden yaklaşık 2 km sonra bulunan İsmail Deliktaş Hayratı'ndan, yine yaklaşık 4–5 km içeridedir.
Ulukışla'ya uzaklığı, 12 km, yüz ölçümü 34300 dekardır. Kıraç arazi 7158, sulanır arazi 2900, meyve arazisi, 849 dekardır.
Önceleri, Kışlık Köy ve Yazlık Köy (Alan Bahçe) olmak üzere iki kısımdan oluşuyordu. 1999-2000 yılından itibaren bu iki kısım arasındaki göçler durmuş, sadece Alan Bahçe'de yaşanmaya başlanmıştır. Alan Bahçe'nin komşu köyleri; Darboğaz, Maden, Hasangazi, Gümüş ve Tekneçukur; Kışlık Köy'ün komşuları ise; Beyağıl ve İlhan köyleridir. Köyün dahil olduğu topraklar genelinde Hitit ve Roma dönemine ait uygarlıklara ait kalıntılar bulunmuştur. Köy sınırları içinde bulunan Zevye höyüğünde, J. Mellaart tarafından saptanan höyükte Prof. Dr. Oliver Pelon başkanlığında 1969-1977 yılına kadar kazılar yapılmıştır. Daha sonra 1985 yılında yeniden başlayan kazılar günümüze kadar sürdürülmüştür.[3] Hali hazırda kazılara D. Beyer başkanlık etmektedir.Kazılarda elde edilen sonuçlara göre Erken Demir Çağı yerleşimi, MÖ 13. yüzyıla tarihlenen Hitit yerleşiminin hemen üzerine inşa edilmiştir. Bu durum, Erken Demir Çağı yerleşiminin, Hitit yerleşimini yıkanlar tarafından kurulmuş olduğunu düşündürmektedir.[1] Domates, salatalık, fasulye (yerel halkın jargonunda pakla), patates (kümpür), soğan, biber, mısır, nohut, ayçiçeği, arpa, buğday , lahana gibi sebzelerin yanı sıra; kiraz, vişne, elma, şeftali, armut, dut, böğürtlen, üzüm, ceviz, erik, kayısı da köyde yetişen meyveler arasındadır. Köyün yakın tarihte muhtarlık görevini yürütenler: Ömer Erdem, Hacı Ali Güldür, Mulla Mehmet Ünal, Rıza Arıkan, İbrahim Zeki Erdem. Uzun bir dönem muhtarlık görevini yürüten İbrahim Zeki Erdem'den sonra, 2005 yılından itibaren muhtarlık görevini Ramazan Ünsal yürütmektedir. Köyde 1 kıraathane, 3 bakkal bulunmaktadır. Hasan Koçak ve Bayram Nafiz Erdem köyün eski bakallarındandır. Yine eski bir bakkal sahibi olan Ali Ünver ise hala bakkallık yapmaktadır. Köyün en büyük bakkalı aynı zamanda tek kıraathanesinin işletmecisi olan Derviş Baran'a aittir. Dönem dönem başka köylülerde kıraathane açsalar da sonradan bırakmışlardır. Köyde bir berber salonu yoktur fakat bilinen ve hala işini sürdüren tek kişi Ahmet Eren'dir. Köyün düğünleri muhtarlık bürosunun bahçesinde gerçekleşmektedir. Köyde okul yoktur. Köyün çocukları bağlı oldukları ilçede YİBO'larda eğitimi sürdürmektedirler. Camii ise eski muhtar merhum Ömer Erdem'in ikametinin hemen ilerisindedir. En eski çeşmeleri; caminin hemen altındaki çeşme, şu anda muhtarlık bürosunun önünde bulunan çeşme ve eğer camiiyi merkez alırsak, merkeze göre yukarıda kalan çeşmedir.
Köyü çevreleyen dağlarda taş ocağı bulunmaktadır. Kireç çıkartılması sırasında atılan dinamitler köyde bulunan evlere zarar vermektedir.
Evlerde kullanılan çeşme suyu özellikle yaz aylarında nüfusun artmasından dolayı yetersiz kalmaktadır. Günün belli periyotlarında bekçi tarafından evlere su verilmektedir. Ayrıca evlere dağıtılan su içilememektedir.
Köy özellikle Adanalılar tarafından yayla bölgesi olarak benimsenmiş ve sayıları köyün yerel nüfusuyla hemen hemen eşit duruma gelmiştir. Köyde eski tarz köy evlerinden çok az kalmıştır ve bu evlerde genelde köy dışında hiç yaşamını sürdürmemiş yaşlılar ikamet etmektedir. Genellikle villa tarzı evler inşa edilmektedir.
Halkının kışın köyde ikamet etmemesi, köy nüfusunu olumsuz yönde etkilemiştir. Sadece yaz aylarında nüfus sayısı üç haneli rakamları bulabilmektedir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.