Ordu Organ Bağışında Aktif
Ordu İl Sağlık Müdürü Dr. İsmet Kolomuç, Ordu'da beyin ölümü sonucu aile onayıyla yapılan organ bağışı oranının yüzde 40 seviyesinde olduğunu...
Ordu İl Sağlık Müdürü Dr. İsmet Kolomuç, Ordu'da beyin ölümü sonucu aile onayıyla yapılan organ bağışı oranının yüzde 40 seviyesinde olduğunu söyledi.
Ordu'da 2015 yılında 25 beyin ölümü bildirimi olduğunu, 6'sının aile onayı alınarak organ nakli sağlandığını belirten Dr. İsmet Kolomoç, "2016 yılında ise 4'ü Ordu Devlet Hastanesi, 3'ü Ordu Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi, 1'i Ünye Devlet Hastanesi, 1'i Fatsa Devlet Hastanesi, 1'i Özel Ordu Umut Hastanesinden olmak üzere 25 beyin ölümü bildirimi olurken 10'u aile onayı alınarak organ nakli sağlanmıştır. Aile onay yüzdesi Türkiye genelinde yüzde 29.7 iken, Ordu'da yüzde 40'tır" dedi.
Organ bağışında bulunanların sayısının da her geçen gün arttığını belirten Kolomoç, "2013 yılından bugüne kadar Türkiye geneli toplam bağışçı sayısı 209 bin 568'dir. Aynı süre içerisinde Ordu ili 3 bin 638 organ bağışçı sayısı ile Türkiye genelinde 12. sırada yer alıyor" diye konuştu.
"Bir organ bir candır"
18 yaşından büyük ve akli dengesi yerinde olan herkesin organlarının tamamını veya bir bölümünü ölümünden sonra nakledilmek üzere bağışlayabileceğini vurgulayan Kolomoç, şunları söyledi: "Dünyada olduğu gibi, Türkiye'de de tedavileri yalnızca organ ve doku nakliyle mümkün hastaların sayısı giderek artmaktadır. Bu konuda birçok çalışma yürütülüyor. Özellikle de insanları bilinçlendirme yönünde çalışmalar artarak devam etmektedir. Beyin ölümü kararı verilen bir kişinin böbrek, karaciğer, pankreas ve akciğer gibi organları, organ bekleyen hastalara umut olmaktadır. Bir kalp nakli, birkaç ay içinde kaybedilecek bir hastayı yaşama bağlayabiliyor ya da bir böbrek nakli ile böbrek yetmezliği olan bir hasta diyalize girmekten kurtuluyor. Bağışlamaktan imtina ettiğiniz bir organ veya dokuya yarınlarda sen veya evladın ihtiyaç duyabilir. Birçok hasta bağışlanacak bir organ beklerken ölmektedir. Bağışlanmış bir organ, bir nakilden sonra gerçek bir yaşam armağanıdır. Bilinmelidir ki bir insanı yaşatmak, insanlığı yaşatmaktır. Bilinmelidir ki bağışlanan her organ filizlenen bir candır. Hepimiz birey olarak, insan olarak, insanları yaşatmak için duyarlı olmalıyız. Hepimizin hayat şiarı "önce insan" olmalı. Biz sağlık neferleri olarak insanımız için gayret gösteriyoruz. Ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgide büyük bir aşk, inanç ve umutla her an müjde bekleyen hastalara Allah'tan şifa diliyorum ve herkesi cana can katmak için organ ve doku bağışına davet ediyorum."
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.