Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, "Sağlıkta gelişim ve kalite dönemini sağlam bir temele oturtmak istiyorsak öncelikle sağlık çalışanlarımızın sorunlarını çözerek yani mutfağı güçlendirmekle işe başlamamız gerekiyor" dedi.

Sağlık Bakanlığı ve Sağlık-Sen tarafından Halk Sağlığı Günleri kapsamında düzenlenen Kronik Hastalıkların Yönetimi Sempozyumu'nda konuşan Metin Memiş, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'a yeni görevinde başarılar diledi.

Başkan Memiş, "Doğumdan başlayarak hayatın her aşamasında insanımızın sağlığı için 24 saat kesintisiz emek gerektiren bir hizmet üretiyoruz. Sağlık mücadelesini toplumsal hayatın bütünü içinde etkin kılacak politikalar geliştirmek konusunda çözüm odaklı bir anlayış ile hareket ediyoruz. Son 10 yılda görev alan Bakanlarımız ve Bakanlık bürokrasisi ile sürekli iletişim halinde olduk. Hem milletimizin hem sağlık çalışanlarımızın ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan bir çalışma ortamına nasıl kavuşabiliriz arayışını birlikte gerçekleştirdik. Halkımız sağlık alanında geçmişte görmediği koşullara kavuştu. İlaca kolayca erişebilmenin yolları açıldı. Sağlık hizmeti talebi bir kaç yıl içinde kişi başı ikilerden sekizlere çıktı. Sağlık çalışanlarının iş yükü en az 4 kat arttı. Bir tarafta sağlıkta büyük adımlar atılıyor. Çağdaş hedeflere koşuluyor. Bunlar milletimiz adına gurur verici gelişmeler" diye konuştu.

"Aklımızı, elimizi ve ruhumuzu ortaya koymaya devam edeceğiz."

"Sağlık çalışanları olarak aklımızı, elimizi ve ruhumuzu ortaya koymaya devam edeceğiz" diyen Memiş, "Bugün yerli ilaç ve tıbbi cihaz üretimine hazırlanan Türkiye var. Sağlık-Sen olarak gurur duyduğumuz bu gelişmelere dün olduğu gibi bugün de destek vereceğiz. Sağlık çalışanları olarak aklımızı, elimizi ve ruhumuzu ortaya koymaya devam edeceğiz. Yeter ki geçmişin hatalarında yanlışlarında lütfen ısrar edilmesin. Ortak akıl işletilsin, emeğimiz saygı görsün ve çalışma ortamlarında adalet hakim olsun. Yeni kampüs hastanelerinin tanıtımı yapılıyor. Vatandaşımız için 7 yıldızlı otel konforunda hizmet sunacağımızı söylüyoruz. Sayın Bakanım yeni dönemi çok haklı bir ifadeyle "sağlıkta gelişim ve kalite" olarak tanımladınız. Sağlık çalışanları olarak gelişim ve kalite kavramını, mevcut sorunlardan hareket ederek kullanılmış ifadeler olarak görüyor ve çok değerli buluyoruz. Ücret dağılımındaki adaletsizlikler, aile ve sosyal hayatını bitiren iş yükü, nöbetler ve şiddet sağlık güvenliğini tehdit eden risklerden. Yaptığımız araştırmalar sonucu buna benzer pek çok sorun nedeniyle sağlık çalışanları arasında tükenmişliğin yüksek olduğunu görüyoruz" şeklinde konuştu.

"Yüzde 60.8 tekrar bu işi yapmam diyor"

Yaptığımız araştırmalar sonucunda, yeniden bu işi yapmam diyenlerin oranı maalesef yüzde 60.8 ifadelerini kullanan Memiş, "Yüzde 44.1'i mesleklerinden dolayı psikolojik sorun yaşadığını belirtmekte. 68.8'i ailesi ile yeterince vakit geçiremediğini belirtmekte. Yüzde 62.2'si genel olarak hayatlarından memnum değil. Yüzde 86.8'i meslek hayatları boyunca herhangi bir şiddet türüne maruz kalıyor. Sağlıkta gelişim ve kalite dönemini sağlam bir temele oturtmak istiyorsak öncelikle sağlık çalışanlarımızın sorunlarını çözerek yani mutfağı güçlendirmekle işe başlamamız gerekiyor. Yıpranma payının sağlık çalışanlarına da verilmesini talep ediyoruz. Geçtiğimiz referandum sürecinde Külliyede düzenlenen 15 Temmuz programında Sayın Cumhurbaşkanımız bunun sözünü verdiğini ancak gerçekleşmediğini gördük. 16 Nisan tarihi itibari ile yıpranma payı konusunun bizzat kendi talimatıyla çıkartılmasını bir kez daha orada müjdesini vermişti. Ama görüyoruz ki hala maalesef bürokratik oligarşik engeller, yıpranma payının içini boşaltmak istiyor. Bir ameliyathanede aynı işi yapan hekimi, hemşiresi ve hizmetlisi aynı ortamı solmasına rağmen maalesef unvan farklılıklarına göre yıpranma payı verilmesi ile ilgili bir çalışmanın olduğunu duyuyoruz bunu doğru bulmuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız dünya lideri bir adam bunun için artık onun sözünün yerde kalmaması gerekiyor ve bu anlamda 550 bin sağlık çalışanına yıpranma payının verilmesinin Sayın Bakanım size nasip olmasını diliyorum.

"Ek ödeme sisteminin adaletine inanmıyoruz"

"Sağlık çalışanlarımızın hiç biri bu ek ödeme sisteminin adaletine inanmıyor" diyen Memiş, "Döner sermaye dağılımında performans sistemindeki keyfilikten arındırılmış hakkaniyetli bir sistem maalesef kurulamadı. Hak ettiğini alamadığı gibi pek çok arkadaşımızın aldığı ek ödemede azaldı. Sağlık çalışanlarımızın hiç biri bu ek ödeme sisteminin adaletine inanmıyor. Cumhurbaşkanınızın 2014 yılında verdiği talimatla bugün 120 bin sağlık çalışanımızın sağlık lisanslı olmasının önü açıldı. Mezun olanlar var eğitimleri devam edenler var. Yalnız kanun çıkarken kanunun çıktığı tarih itibariyle mezun olanların başvurması gibi bir durum söz konusuydu. Bunun dışındaki arkadaşlarımızın da lisans tamamlamasının önünü açılması noktasında bir çalışma bekliyoruz. Sayın bakanım genel anlamda sizden talebimiz şudur, sağlık çalışanlarımızın ayaklarındaki prangaları birlikte söküp atalım. Çözümü geciktiren ve zemininden kaydıran anlayışla birlikte mücadele edelim. Sektöre önerilerde bulunmak sistemlerin geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla bir strateji merkezi Sağlık-Sen strateji merkezi SASAM'ı kurduk. Sağlık Bakanlığımız ile birlikte çalışanlarımızın sağlığını geliştirmeye dönük pilot uygulamalar gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.

"Sağlık çalışanları şüphesiz bir destan yazdılar"

Konuşmasının sonunda 15 Temmuz gecesine değinen Memiş, "Sağlık çalışanları şüphesiz bir destan yazdılar. Çünkü sağlık çalışanlarımız aziz milletin yürekli evlatlarıydı. Sağlığın kahramanları en kötü şartlarda en zor zamanlarda en belirsiz anlarda bile gerekirse ölümü göze alıp görevlerini hakkıyla yapmaktan asla geri durmadılar. O gece başta Ankara ve İstanbul olmak üzere tüm Türkiye buna şahitlik etti" açıklamasında bulundu.

İHA