Sanık Sözleşmeli Üsteğmen Aslanbay: “Makineli Tüfeği Kullanılmaz Hale Getirdim”
Muğla'da devam eden Cumhurbaşkanına suikast davasında Skorsky helikopterde makineli tüfekçi olarak görev alan sanık sözleşmeli Üsteğmen Hasan Aslanbay'ın...
Muğla'da devam eden Cumhurbaşkanına suikast davasında Skorsky helikopterde makineli tüfekçi olarak görev alan sanık sözleşmeli Üsteğmen Hasan Aslanbay'ın ifadesi alındı.
Muğla 2'nci ağır Ceza Mahkemesinde devam eden Cumhurbaşkanına suikast girişi davasında ifadesi alınan sanık sözleşmeli Üsteğmen Hasan Aslanbay, "İlk emri Taner Berber'den aldım. Emir komuta zincirinde bu görevi yerine getirdim. Katıldığım görevde Skorsky helikopterin makineli tüfekçisi olarak bulunuyordum. Görevin darbe kalkışmasına ait olduğunu birliğime teslim olduğum ana kadar bilgim yoktu. Birliğime geldikten sonra nizamiyeden eve gittim. Teslim olana kadar evde kaldım ve kaçmadım. Evde televizyonu izlediğim görüntülerden sonra teslim olmaya karar verdim. 17 Temmuz'da teslim oldum" dedi.
"Mermiyi tüfeğe sıkıştırdım ve kullanılmaz hale getirdim"
Sanık Aslanbay, görevin sivil bölgede gerçekleşeceğini öğrendikten sonra Binbaşı Taner Berber ile aralarında geçen konuşmayı aktardı. Aslanbay, "Taner Berber'e makineli tüfek ile sivillerin olduğu yere nasıl ateş edeceğimi sordum. Taner Berber de bana, karşı ateş gelirse ateş edebileceğimi söyledi. Suç teşkil eden görev verilmedi. Helikopterden inmedim, çatışmaya girmedim. Şükrü Seymen'den ateş edilmesi yönünde bir emir almadım. Bölgede sivillerin bulunmasından dolayı şerit halindeki mayonu çıkartarak tek mermi makineli tüfeğin namlusuna sıkıştırmaya çalıştım. Bunu dört-beş kez denedim. En sonunda başardım. Makineli tüfeği kullanılamaz hale getirdim. Olayın başından sonuna kadar hiçbir şekilde ateş etmedim" dedi.
"Cumhurbaşkanının alınacağı bilgisi ile katılmadım"
FETÖ/PDY sadık üyesi olarak suçlanıyorum. Bana ait yerlerde yapılan aramada örgüte ait hiçbir şey bulunmadığını ileri Aslanbay, "Bu suçlamaları kabul etmiyorum. Hiçbir örgüte üye değilim. Gözaltında bulunduğum sürede 30 Temmuz tarihinde daha önceden polise teslim ettiğim telefonumun kullanıldığını öğrendim. Bu konuda Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundum. Ben 15 Temmuz günü darbe girişimi değil, harekata dair bir göreve katıldım. Emir komuta zinciri çerçevesinde katıldığım görevde amirlerimden suç teşkil edecek bir emir almadım. Bana terör örgütü üyesinin alınacağı bilgisi verildi. Ben bu göreve Cumhurbaşkanını alınacağı bilgisi ile katılmadım. Aşağıda polis olduğunu, 17 Temmuz tarihinde evde televizyondan, iki polisin şehit olduğunu ise polise teslim olduktan sonra 19 Temmuz tarihinde Muğla'ya getirildiğimde öğrendim. Hakkımdaki suçlamaların hiç birisini kabul etmiyorum" dedi.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.