Gördes İlçe Kaymakamlığı öncülüğünde Gördes Anadolu Lisesinin hazırladığı "Şehit Makbule Hanımın Torunları Gazilerle Buluşuyor" programında 15 Temmuz kahramanları o gece yaşananları Manisa'nın Gördes ilçesinde anlattı.
Gördes Anadolu Lisesinin düzenlediği "Şehit Makbule Hanımın Torunları Gazilerle Buluşuyor" etkinliği kapsamında, Gördes Belediye Kültür Sarayında yapılan programa İlçe Kaymakamı Turgay Hakan Bilgin, İlçe Garnizon Komutanı J. Yzb. Selim Kasacı, Belediye Başkanı Muhammet Akyol, belediye meclisi üyeleri, MİDDER Başkanı Halil Erdem, daire müdürleri, okul müdürleri, STK temsilcileri öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Kanlı darbe girişimi gecesinin anlatıldığı program, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Gördes Kaymakamı Turgay Hakan Bilgin ve Gördes Belediye Başkanı Muhammet Akyol'un konuşmalarının ardından darbe girişimi gecesinde üstün gayretler gösteren, Üzeyir Civan, M. Şükrü Kıntaş, Safiye Bayat ve Danyal Şimşek o geceye ilişkin anılarını anlatırken El Bab Gazisi Ali Temel de Fırat Kalkanı operasyonunda yaşadıklarını Gördeslilerle paylaştı.
15 Temmuz Türk milleti için bir dönüm noktası
İstanbul'da 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde gazi olan Safiye Bayat, 15 Temmuz'un Türk milleti için bir dönüm noktası olduğunu söyledi. Kara bir gecenin, şehit ve gaziler için beyaz ve aydınlık, mertebesi yüksek bir gece olduğunu belirten Bayat, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını hiçbir zaman unutamayacağını kaydetti. 15 Temmuz gecesi asker ve komutan kılığına girmiş kişilerle karşı karşıya kaldıklarını aktaran Bayat, "Hainlerin hepsi bir amaç için oradaydı. Acı çekerek ölüm anımıza tanık olmak istediler. Düşünceleri çok korkunçtu. Konuştuğumda gözlerindeki kini, nefreti ve katil ruhunu görenlerdenim. Onlara yakınlaştım, konuştum, hırpalandım, darbeler aldım, hatta tanklarla taciz ateşleri açıldı. Önümden, arkamdan her yerimden ateşler açıldı." diye konuştu.
Allah'ın her zaman inananlarla beraber olduğunu ifade eden Bayat, şunları söyledi: "Amaçları bizden bir şeyler almaktı. Amaç can çekiştiğimizi görmekti. Ama bunu başaramadılar. Allah biz inanlara bizim gibi düşünenlere cesaret serpti. O gece içimden "Allah'ım bunlar ölmeyi bile beceremez" dedim. Çünkü bunlar acizdi. Aciz adam tehdit eder, taciz eder, tahrik eder sonra da ölür. Bizi resmen taradılar. Yerde kardeşlerimizin kanını gördüm. Hepsine dokundum. Allah'ım o gece beni öyle bir büyüttü ve yetiştirdi ki Bilmediğimiz çok şey var, sadece yaşamak ve dokunarak anladığımız şeyler var." şeklinde konuştu.
"Acaba biz bu tankı nasıl durdurabiliriz"
Restoran sahibi Mehmet Şükrü Kıntaş ise Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz'da Atatürk Havalimanı'na hareket eden tankları, egzoz deliklerine giysileriyle tıkayarak durdurduğunu belirterek, araç ve kamyonları tankların önüne çektiklerini ifade etti. Kıntaş şunları söyledi: "Acaba biz bu tankı nasıl durdurabiliriz?" diye kendi kendimize sorarken oradan bir tamirci arkadaş, Belki Hızır Aleyhisselam'dır bilemem, "Şu egzozlara bir şeyler tıkarsanız, bu tanklar stop eder" dedi. Arkadaşlarla elbiselerimizi çıkardık. Herkes elbiselerini, tişörtlerini bize uzattı. Tankın egzozuna bunları tıkayınca, filtrelerin üstünü elbiselerimizle kapattık. Bu şekilde tank 2-3 dakika sonra stop etmek zorunda kaldı. Başakşehir çok büyük bir iş başarmıştır. Bütün evdeki vatandaşlar sokaklara inerek tankların bulunduğu Atatürk Havalimanı'na doğru ilerlediler. Sadece ben ile Dalyan usta tek değil, bütün halkımız ile birlikte bu tankları durdurduk. Bu şekilde ülkemizi korumuş olduk. Bir şehidimiz olur ama bin şehidimiz dirilir. Biz ölmek ile bitmeyiz"
"Ben kolumu kaybettim ama vatanımı kaybetmedim"
Darbe girişiminde kolunu kaybeden Üzeyir Civan ise bu vatan için kolunu değil canını vermeye seve seve hazır olduğunu söyledi. Türk Milletinin birlik ve beraberliği ile hainlerin amaçlarına ulaşmalarına izin verilmediğini anlatan Civan, bu vatan sahip çıkılması gerektiğine işaret etti. Bu vatanın kolay kazanılmadığını dile getiren Civan, o gece çok zor anlara tanıklık ettiklerini aktardı.
Vatan için kolunu kaybettiği için hiç bir zaman üzülmediğini belirten Civan, yaşadıklarını şu ifadelerle anlattı: "O gece kolumu tutarken, bana üç Türkmen genç yardım etti. Çok duygulandım. Allah onlardan razı olsun. Ben kolumu kaybettim ama vatanımı elhamdülillah kaybetmedim. Onlar o gece bizden önce sokaklara inmişler. O gece yaşadıklarımı asla unutamam. O gece canlarımızı hiç düşünmeden hainlerin karşısında durduk. Yaşlısı, genci, kadını herkes hainlerin karşısında durdu."
El Bab Gazisi son durumu anlattı
Piyade Uzman Çavuş Gazi Ali Temel ise, "El Bab'ın önemli stratejik noktası olan Hastane Tepesi'ni ele geçirmek için yaptığımız operasyonda bombalı araç saldırısına uğradık. Hain saldırıda silah arkadaşlarımız şehit oldu. Gazilerimiz oldu. Ben de o olay içerisinde yaralandım. Olay olduktan hemen sonra tahliyelerimiz yapıldı. Ama şuan birliklerimizin zafer haberlerini alıyoruz. El Bab'ta DAEŞ'ten tamamen temizlendi. Şuanda durumum gayet iyi. Aklım da dualarım da silah arkadaşlarımla. Biz işimizi aşkla yapıyoruz. Vatan millet aşkıyla da görevimize devam edeceğiz" dedi.
Konuşmalardan sonra günün anlam ve önemi adına gazilere plaket ve Gördes halısı hediye edildi.
İHA