HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, 2017 bütçesinin yoksulu, emeği, kadını ve çevreyi görmeyen bir bütçe anlayışıyla hazırlandığını belirterek, "Ekonomik kriz hayatımızın her noktasına sirayet etmişken, kriz yokmuş gibi davranmaya devam edilerek bir bütçe hazırlanmıştır" dedi.
2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı görüşmeleri, TBMM Genel Kurulunda başladı. Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın bütçe tasarısı üzerine yaptı konuşmanın ardından, HDP grubu adına kürsüye HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım çıktı. Tutuklu HDP milletvekillerinin yerleri boş bırakıldı, fotoğrafları sıralara kondu. Yıldırım, Türkiye'deki bütçelerin her geçen yıl sınıflar, cinsiyetler, dinler ve bölgeler arasındaki eşitsizliği ve uçurumu biraz daha derinleştirdiğini savunarak, Türkiye'nin demografik zenginliğinin görmezden gelinerek hazırlandığını kaydetti. 2017 bütçesinin yoksulu, emeği, kadını ve çevreyi görmeyen bir bütçe anlayışıyla hazırlandığını söyleyen Yıldırım, "Ekonomik kriz hayatımızın her noktasına sirayet etmişken, kriz yokmuş gibi davranmaya devam edilerek bir bütçe hazırlanmıştır. Her siyasetçi açığa çıkmış olan rakamları kendine göre kullanarak ekonomik yorumlar yapabilirler. Ancak iktidar koltuklarında oturarak bakarsanız her şeyi tozpembe gösterip az önce Maliye Bakanının da yaptığı gibi iyimser bir sunum yapabilirsiniz. Oysa bakış açımızı daraltan ve özellikle ülkedeki renkliliği görmezden gelmemize sebep olan o gözlükleri çıkarırsak halkın inim inim inlediği bir hazin gerçeklikle çok kolay karşılaşabilirsiniz" diye konuştu.
"Son 3 yılda hazırlanmış olan bütçelerin tamamında giderek artan bütçe açıklarıyla karşılaşmaktayız"
Yıldırım, bütçenin son 4 yılda her geçen sene daha fazla açık vermesinin ekonominin yanlış yönetildiğini gösterdiğini öne sürerek, "2013'de hazırlanmış olan merkezi yönetim bütçesi 18 milyar TL açık vermiştir. Bu rakam 2014'de 23 milyar TL olmuştur. 2015 bütçesinde ise 30.5 milyar TL'ye çıkmıştır. Son 3 yılda hazırlanmış olan bütçelerin tamamında maalesef giderek artan bütçe açıklarıyla karşılaşmaktayız. Bütçe açığı 2016 Eylül'den Ekim'e yüzde 19.9 arttı. Yine geçen yılın Ekim ayına göre aynı ayları 1 yıl önceye göre kıyasladığımız da bütçe açığının yüzde 101.4 arttığını görürüz. Bu artışı incelediğimizde her geçen yıl özellikle bütçe açıklarının artmasının bizim açımızdan sebepleri bellidir" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin döviz kaynaklarının ağırlıklı olarak turizm ve tarım ürünleri olduğunu belirten Yıldırım, son 1 buçuk yılda yaşanan terör olaylarının bu kaynakları etkilediğini dile getirdi. Konuşmasına 2015 ve 2016 yıllarını baz alan grafik değerleriyle devam eden Yıldırım, "2015'e kadar artarak devam eden ve ülkeye ciddi döviz geliri kazandıran şu grafik 2016 yılında düşüş yaşamıştır. Aynı dönemler esas alınmak üzere 2015 yılında ülkeye gelen turist sayısı 36.4 milyon kişiyken, 2016 yılında aynı dönemde 25.9 milyon kişiye düşmüştür. Eğer turizm gelirlerinin derdine derman olacak politikalar üretemiyorsak, çiftçiyi desteklemekten ziyade yatırımlarımızı savaşa ve çatışmalara dönük günlük konsept üzerine kurgulamışsak bu ülkenin geleceğinin bu politikalarla çok fazla olmadığını ifade etmek isterim" dedi.
İHA