Acıbadem Adana Hastanesi tarafından Yüreğir Belediyesi Murat Göğebakan Kültür Evi'ndeki kursiyerlere "Meme Kanserinde Erken Tanı" konulu bir seminer verildi.
Hastalığın farkında olmak erken tanı alınmasını sağlıyor
Murat Göğebakan Kültür Evi'ndeki kursiyerlere "Meme Kanserinde Erken Tanı" konulu bir seminer veren Acıbadem Adana Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Orhan Demircan, "Kadınlarda sık görülen bu hastalığın farkında olmak ve önemini kavramak hastalığın erken tanı almasını sağlıyor. Toplumda, meme kanserinin sadece ailesinde meme kanseri öyküsü olanlarda görüldüğü gibi yanlış bir düşünce var. Oysaki meme kanseri olan kadınların yüzde 80'inde hiçbir risk faktörü yoktur " dedi. Meme kanserinde en önemli risk faktörünün "kadın olmak" olduğunu söyleyen Prof. Dr. Orhan Demircan, meme kanserinin sorumlusunun östrojen hormonu olduğunu belirterek "Bu, vücudun kendi salgıladığı bir hormon. Bir de dışarıdan doğum kontrol haplarıyla veya menopozdan sonra tedavi amaçlı hormon ilaçlarıyla alınanlar var. Östrojene maruz kalınan süreç ne kadar uzunsa meme kanseri riski de o derece artıyor" dedi.
Sorun olduğunu düşünen kadınlar hekime başvurmalı
Konuşmasında kadınların meme kanserine karşı neler yapması gerektiğini de anlatan Prof. Dr. Orhan Demircan, özellikle 20 yaşından itibaren tüm kadınların ayda 1 kez adet döneminin bittiği dönemde kendini elle muayene etmesi gerektiğini belirterek, "Kadınların 20-40 yaş arasında 3 yılda bir hekime muayene olmaları gerekir. 40 yaşından itibaren her yıl mamografi, hekim muayenesi ve her ay kendi kendini muayene meme kanserinin erken tanısı için en önemli yöntemlerdir. Ancak bunlar meme ile ilgili herhangi bir şikayeti olmayan kadınlar için geçerli. Memesi ile ilgili sorunu olan kadınların ise meme hastalıklarının tedavisini yapabilen bir hekime başvurmaları gerekir" diye konuştu.
İHA