Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Operatör Doktor Emin Hagverdiyev, adet gecikmesinin birçok sorunun yanında dış gebelik belirtisi olabileceğine dikkat çekerek, "Dış gebelik oluşan bir hastada normal gebelikte olduğu gibi adet gecikmesi, memelerde hassasiyet, bulantı gibi belirtiler olabiliyor" dedi.
Normal şartlar altında yumurta döllenmesinin tüplerde olduğunu belirten Op. Dr. Hagverdiyev, "Tüpün özel iç yüzeyi sayesinde bu döllenmiş yumurta rahim boşluğuna ilerler. Eğer tüp bu fonksiyonunu yerine getiremezse döllenmiş yumurta tüpün içinde kalır ve gebelik burada gelişmeye başlar. Bu fonksiyonun bozulmasının başlıca nedenlerinden birinin enfeksiyondur. Geçirilmiş bir pelvik inflamatuvar hastalık, yani kadın iç genital organlarının iltihabı tüpün yapısını bozar ki bu da ilerleyen dönemlerde dış gebelik oluşmasına neden olabilir. Bundan başka tüplerle ilgili, yumurtalıklarla ilgili ya da apandisite bağlı geçirilmiş bir operasyon da yapışıklıkların oluşması nedeniyle tüpün yapısını bozabilir" diye konuştu.
"Her zaman ultrasonla tanı konamayabilir"
Rahim içi araçların yani spirallerin genel olarak gebelik oranını düşürdüğü ancak spirali olan bir kadında gebelik oluşmuş ise bunun dış gebelik olma olasılığı yüksek olduğu uyarılarında bulunan Özel Ata Sağlık Hastanesinde görevli Hagverdiyev, "Buradan spirallerin dış gebelik oranını yükseltmesi gibi yanlış bir sonuca varılmasın. Spiraller gebe kalmayı önlediği için dış gebelik oranlarını da düşürüyor. Fakat spirali olan bir kadında gebelik oluşursa ki bu çok düşük ihtimaldir, bunun dış gebelik olma olasılığı yükseliyor" şeklinde konuştu.
Dış gebelik oluşan bir hastada normal gebelikte olduğu gibi adet gecikmesi, memelerde hassasiyet, bulantı gibi belirtilerin olabileceğini dile getiren Op. Dr. Hagverdiyev, hastada gebelik değerleri yüksek olup rahim içinde bir gebelik kesesi gözükmüyorsa dış gebelik açısından dikkatli olmanın önemini vurguladı. Op. Dr. Hagverdiyev, "Maalesef dış gebeliğin tanısında standart bir tanı yöntemi yoktur. Laparoskopi altın standart gibi söylense de onun da yeterli olduğunu düşünmüyorum. Dış gebelik tanısında ultrasonun da yeri büyüktür ama her zaman ultrasonla dış gebelik görüntülenemeyebilir. Transvajinal yolla bakılan usg tanı koymak için her zaman karından bakılan usgden daha iyidir. Progesterone değerlerine bakılabilir eğer progesterone değeri düşükse tanıda yardımcı olabilir" ifadelerini kullandı.
Risk artıyor
Dış gebeliği olan bir hastanın hastaneye yatırılıp takip edilmesinin daha uygun olduğunu, ayaktan takip edilen hastanın ise her gün veya günaşırı hastaneye gelmesi gerektiğini ifade eden Hagverdiyev, tedavi sürecinde gebelik değerlerinin takip edildiğini belirterek, şunları söyledi:
"Genelde medikal ajan olarak kanser ilacı kullanılıyor. Bunun için de hastanın tüm laboratuvar değerlerine bakıyoruz, ilaç yapıldıktan sonra da değerlere bakmaya devam ediyoruz. Kendi pratiğimde 2 uygulamadan fazla yapılmasını tercih etmiyorum. Etkili olduğu çok vakamız oldu ama bu ilaca rağmen gebelik değeri yükseliyor ve usg görüntülerinde boyutlarda artış izleniyorsa operasyon önerilmelidir hastaya. Operasyonun kapalı yöntemle yapılması tercihimdir ama açık yöntemle de yapılabilir. Özellikle tüpün yırtılıp iç kanama olduğu durumlarda açık yöntem yapılabilir. Operasyon sırasında tüpte yırtılma varsa tüpün alınmasını tercih ediyorum ama tüpün onarılması, milking yani dış gebelik materyalinin süt sağar gibi çıkarılması yapılabilir. Fakat bu işlemlerden dolayı da ilerleyen dönemlerde dış gebelik oluşma olasılığı artıyor ve tekrar aynı süreçler veya acil durumlar gelişebilir."
İHA