Ağrı'da Otel işletmeciliği yapan Metin Arslan adlı vatandaş Aile Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın Hollanda'ya girişine izin verilmemesi üzerini tepkisini dile getirmek için otelin girişinde bulunan Almanya bayrağını indirerek, Otelin camlarına İngilizce ve Türkçe "Bu Otelde Hollanda ve Almanya Vatandaşları kalamaz" afişi astı.
Otel işletmeciliği yapan Metin Arslan, otelin girişinde ve resepsiyonda bulunan Almanya bayrağını indirerek tepkisini bu şekilde gösterdiğini söyledi.
Metin Arslan, geçtiğimiz günlerde bizim ülkemize yapılmış bu haksızlığa karşı vatandaş olarak üzerlerine düşeni yaptıklarını söyledi. Amaçlarının Türkiye adına Avrupa'da Türk halkı ve hükümetine karşı yapılan haksızlığa karşı tepkilerini bu şekilde gösterdiklerini ifade etti. Otel'in girişinde bulunan Almanya bayrağını indirdiklerini aktaran Arslan, "Dışarıdan biraz önce çıkarmış olduğumuz Almanya ve Hollanda bayrağını şimdide resepsiyondan çıkarıyoruz. Amacımız ülkemiz adına Avrupa'da bize karşı yapılmış olan haksızlık karşında tepkimizi göstermektir. Bizim şu anda uygulamaya çalıştığımız Türkiye Cumhuriyeti'ne bu haksızlık karşısında, Ağrı'da biz bu tepkiyi ülkemiz adına göstermek amaçlı biz bu uygulamayı başlattık. Umut ediyoruz ki bütün insanlarımız, halkımız Avrupa devletlerine bu tepkilerini göstermesi. Yapılmış olan bu engelleme bizim bakanlarımıza karşı değildir. 80 Milyon insanımıza karşı yapılmış bir tepkidir" dedi.
'Hollanda ve Almanya vatandaşları giremez'
Otel'in camlarına yazdıkları Almanya ve Hollanda vatandaşlarının ister bir kişi olsun ister 100 kişi olsun konaklayamayacağının altını çizen Arslan, "Ağrı'ya ne kadar Alman ve Hollanda vatandaşı geldiğine dair. Tabii ki geliyorlar bir tanede olsa 100 tanede olsa biz hem Türkçe hem İngilizce olarak yapmış olduğumuz afişlerle onları otelimizde konaklatamayacağımızı ifade etmişiz. Benim Ağrı'da başlatmış olduğum bu uygulama demokrasinin beşiği olarak bildiğimiz Avrupa ülkeleri Nil ülkemizi hedef almaları, hâlbuki biz geçmişimizde Avrupa'ya demokrasiyi sevgiyi saygıyı biz götürmüşüz. Bunlar bunu unuttular" diye konuştu.
Kağızman Caddesinde Esnaflık yapan Murat Gök çay adlı vatandaş ise Avrupa ülkelerinin yapmış olduğu hareketleri tavsif etmediğini ve sonuna kadar devletimizin arkasında olduğunu belirtti.
Çay, " Hollanda'yı bu konuda kınıyoruz. Sözde demokrasi ülkesi, ama demokrasi ile hiçbir alakası yok. Bizim bakanımıza yapılan bize yapılmıştır. Tepkimizi seçimlerde "Evet" diye göstereceğiz. Son zamanlarda demokrasi ülkeleri diye geçinen Almanya, Danimarka, İsviçre ve Hollanda'nın yaptığı çok büyük bir terbiyesizliktir. Bu konuda biz Cumhurbaşkanımızın yanındayız" şeklinde konuştu.
'Bunlarda hiçbir şey olmadığı görüldü'
Cumhuriyet Caddesinde esnaflık yapan Mehmet Cemil Baysal'da, "Sizin hayır bildiğiniz bir iş şer, şer bildiğiniz bir iş hayır olabilir. Çünkü siz perde arkasını görmüyorsunuz. Gerçektende öyle şimdi Almanya'da Hollanda bizim bakanlarımızı konuşturmadılar. Bütün dünya bunu gördü. Bunlar insanlık diyor, demokrasi diyor. Fakat bunlarda hiçbir şey olmadığı görüldü. Bizim oradaki vatandaşlarımıza da biraz şuur geldi. Benim bakanım buraya geliyor ben gururlanıyorum, bunun için, ama bakanımızı konuşturmuyorlar, konsolosluğa almıyorlar. Eğer oradaki seçmenler kararsızsa bu "Evet'e dönmüştür. Hayır diyenlerde "Evet'e dönmüştür. Bu benim görüşüme göre Türkiye için çok büyük bir fayda sağladı. "Evet "denilmesine fayda sağladı" değerlendirmesinde bulundu.
Eğitim Haksen Ağrı Şube Başkanı Ertuğrul Babatonguz, Türkiye Cumhuriyeti devletini doğrudan doğruya hedef alan bu yakışıksız tutumu nedeniyle Hollanda hükümetini kınadı.
'Bizi 3 tane köpekle korkacak insanlar değiliz'
Ağrı Yetiştirme Yurdundan Ayrılanlar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Yurt-Ay Der) Başkanı Recep Çirik; " Türkiye'yi Irak gibi Suriye gibi ve diğer İslami ülkeler gibi yapmak için Avrupa birliği ülkeleri terör örgütlerine destek vermiştir. Kendi ülkelerinde barındırmıştır. Bunun yanı sıra FETÖ" nünde orda yapılanmasına izin vermiştir. Ve FETÖ" YE destek vermiştir. İstediği sonuca varamadığı için, istediği hayal etiği şeyi yapamadığından dolayı, bu seferde referandumda oraya giden Aile Sosyal Politikalar Bakanımızın aracını durdurup konsolosluğa gitmesine izin verilmemiştir. Bunun yanı sıra orada toplanan vatandaşlarımıza köpeklerle saldırıda bulundular. Ve oradaki köpeklerde bizim insanımıza saldırıp insanlarımızı yaralamıştır. Birçok insanımızda orda joplandı, kötü muamele gördü. Biz Osmanlı çocuğuyuz, 600 yıl bu Dünya'ya hükmetmişiz, hiçbir güç bizi yenemedi ve hiçbir güçte bizi yıldıramayacak, bizi korkutamayacak. Bizi 3 tane Köpekle korkacak insanlar değiliz. Biz tankların önüne yatan insanlarız, bu vatan için biz canlarımızı veren insanlarız ve vermeye de devam edeceğiz. Avrupa bunu da iyice bilsin ve bu Avrupa Birliğinin yaptığı tutumlardan dolayı şiddetle kınıyorum, Hükümetimiz, Devletimizin bunun iki misli karşılığını vereceğine yürekten inanıyorum. Orada yaralanan vatandaşlarımıza Allah'tan şifalar diliyorum, tez zamanda iyileşir ve bu yapılmak istenilen şeyleri görür ve ona göre o Ülkede yapılacak seçimlerde buna göre oy verir" dedi.
Öte yanda aile fertlerinden Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Doç. Dr. Akif Arslan; "Son günlerde bazı Avrupa Ülkelerinde, bakanlarımıza yönelik hukuk ve akıl dışı uygulamaları ile karşılaşıyoruz. Hele Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanımın, Hollanda'da yaşadığı olay asla kabul edilemez. Maalesef bunun diplomatik nezaket, hukuk, evrensel değerler ve demokratik anlayışla bağdaştırılması da imkânsızdır. Hollanda sınırlarımız dışında en fazla vatandaşımızın yaşadığı 3. Ülkedir. Yapılanı kabul etmek kesinlikle mümkün değildir" ifadelerini kullandı.
İHA