Aile hekimleri, Sağlık Bakanlığı tarafından kendilerine verilen evde koronavirüs tedavisi gören hastaları telefonla arayıp bilgi alma görevine tepki gösterdi. İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Başkanı Dr. Mustafa Tamur “Günde 80 hasta aramak zorunda kalıyoruz Kapıda bekleyen hastalarımız isyan ediyor. Bu görevi tıbbi sekreterler yapmalı. Onlara da bir istihdam olur” dedi.
Hastalandığını düşünen vatandaşlarda, hastaneler kalabalıktır aile hekimliğine gidelim düşüncesi oldu ve aile sağlığı merkezlerinde yoğunluk arttı. Telefonla ulaşılan kişinin hasta kişi olup olmadığı bir bilinmezlik çünkü tele-tıp kanunu yok doktorlar kimlik bilgisi talep edemiyor, kanunen mümkün değil. Bir telefon görüşmesi ortalama 7-8 dakika sürüyor. Günde 50 arama yapan doktor kapıdaki hastaların şikayetlerine maruz kalıyor. Aile hekimleri, bebek aşılarının ve gebe izlenmelerinin de yapılmamasına neden olabilecek bir durum olduğunu belirtiyor. Haziran ayında dernek olarak bu uygulamayı yapmama kararı aldıklarını belirten Tamur “Hastalar bazen telefonda doğru bilgi vermeyebiliyor bu kou tele-tıp kanununu gündeme getirdi. E-nabız uygulaması ile konum takibi benzeri uygulamalar tartışılıyor. Tıbbi sekreter arkadaşların bu uygulamada yeterli olacağını düşünüyorum hem onlara da istihdam oluşturulur. Hekimler hekimlik yapar, herkes kendi mesleğini icra eder bu durumda.”dedi.
Bizden Sonra Bakanlık Arayıp Kontrol Ediyor
Bilim ve Sağlık Haber Ajansı Genel Müdürü Erkan Doğan’ın hastalar bakanlık tarafından arandığı konusuyla ilgili sorusuna Tamur “Bakanlıkta arama merkezi çalışanları da hastaları arayıp doktorunuz sizi aradı mı diye bizi denetliyor. Yani bunu yapmak yerine direk hastaları arayıp bilgi alınabilir. Bakanlıktan bir tedavi algoritması gönderilmediği için takibi biten hasta bize şikayetlerim geçmedi diye ulaştığında cevap veremiyoruz. Hasta ne yapıyorsa bizde aynısını yapıyoruz bide 112 acili arıyoruz. Hastayı sevk etme bağlantımız yok. Kanunda salgınla ilgili aile sağlığı merkezleri için bir şey yazmıyor. Aslına bakarsanız bizim bir sorumluluğumuz yok. Kanunda filyasyon ve salgınla ilgili çalışmalardan ilçe sağlık müdürlüğü sorumludur” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)