Antalya’da 8 Bin 876 Hastaya Pet/ct Teknolojisi İle Teşhis Konuldu

Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi PET/CT Ünitesi Uzman Hekimi Gülizar Kaçar, Pozitron Emisyon Tomografisi ve bilgisayarlı tomografi uygulaması ile Antalya'da...

Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi PET/CT Ünitesi Uzman Hekimi Gülizar Kaçar, Pozitron Emisyon Tomografisi ve bilgisayarlı tomografi uygulaması ile Antalya'da 2012 yılından buyana 8 binin üzerinde hastanın teşhisinin konulduğunu söyledi.

Kaçar, Sağlık Bakanlığı tarafından donanımlı onkoloji hastanesi statüsüne dahil edilen SBÜ Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, 2012 yılından bu yana PET/CT hizmeti verildiğini belirtti. Kaçar, son teknoloji ürünü olan PET/CT cihazının yardımcı sağlık ekipmanlarının da bulunduğu PET-CT ünitesinde, Nükleer Tıp Uzman Hekimlerinin sorumluluğunda deneyimli görüntüleme ve diğer yardımcı sağlık personeli ile hizmet verdiğini söyledi.

8 bin 876 hastaya erken teşhis imkanı sağlandı

2012 yılından bugüne kadar PET/CT Ünitesinde 8 bin 876 hastaya tetkik yapıldığını ve aylık ortalama 300 hastaya hizmet verildiğini ifade eden Kaçar, Bu hastaların büyük çoğunluğunu onkolojik vakaların oluşturduğunu söyledi. Kaçar, Antalya'da Kamu Hastaneleri Birliği'ne bağlı sağlık kurumları bünyesinde tek olan SBÜ AEAH PET/CT görüntüleme merkezinin, hastane içinden başvuran hastalar dışında, dış merkezlerden ve diğer hastanelerden yönlendirilen hastalara da hizmet verildiğinin altını çizdi.

Kaçar, PET/CT uygulamasının büyük ölçüde onkolojik hastalıkların teşhisinde, hastalığın yaygınlığının değerlendirilmesinde ve tedaviye verilen yanıtın takibinde kullanıldığını belirtti. Ayrıca Kaçar, bunların dışında, sebebi bilinmeyen ateşte enfeksiyon odağının bulunmasında, kalp krizi geçiren hastalarda kalp kasında canlı doku varlığının belirlenmesinde, nöroloji alanında epilepsi (sara) odaklarının belirlenmesinde ve alzheimer gibi hastalıkların erken dönemde tespit edilmesinde de kullanılan bir yöntem olduğunu ifade etti.

PET/CT işlemi ile ilgili bilgiler de veren Uzm. Dr. Gülizar Kaçar, uygulama için hastanın en az 6 saat aç olması gerektiğini ifade etti. İlk olarak hastanın kan şekerini ölçtüklerini belirten Kaçar, "Hastanın şekeri istenilen sınırlarda ise damardan radyoaktif madde enjekte edilir. Görüntülemede kullanılacak radyoaktif madde o gün randevusu olan hasta sayısı kadar sipariş edilir ve en iyi görüntü kalitesi elde edilecek dozda enjeksiyon yapılır. Radyoaktif madde enjeksiyonu yapılmış hasta bir saat kadar ilacın dağılması için içerisinde bireysel tuvaleti ve lavabosu olan odada istirahat ettirilir. Ardından PET/CT cihazında çekime alınır. Görüntüleme tüm vücut taraması şeklinde gerçekleştirilir. Gerekirse bölgesel ek görüntüleme yapılabilir. PET ve BT görüntüleri yeniden işlemlenerek Nükleer Tıp Uzmanları tarafından raporlandırılır" dedi.

İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri

Aile Hekimliği 20 Yılda Sağlıklı Bir İ̇şleyişe Kavuşamadı
Bronşektazi Hastalarına Önemli Uyarı
Protein Tozlarında Ağır Metal Riski !
Sağlıkta Çetelerin Olmadığı Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün
Dil Temizliği Nedir, Nasıl Yapılır?