Buzluca, Trabzon ilinin Araklı ilçesine bağlı bir mahalledir. Trabzon iline 36 km, Araklı ilçesine 4 km uzaklıktadır. Mahallenin iklimi, Karadeniz iklimi etki alanı içerisindedir. Mahallenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.
Kuzeyinde Kalecik mahallesine bitişik , batısında karşıyaka köyü ile komşudur , ilçe mera ve Atatürk orman alanıylada doğusundan çevrilidir.ilçeye 3 km. uzaklıkta olup yaklaşık 150 hane olup 500 dolayında nufusa sahiptir ilçeye yakın olması nedeniyle köy halkı geçimini ilçede çok çeşitli işletmelerde veya ticaretle sağlamaktalar , diğer birçok köye göre yerleşik nufusu oldukça fazla olup köy göç vermiş başta İstanbul , Kıbrıs gibi yurt dışında yaşamakta olanlarıda heryıl köye gelerek hasret gidermekteler.
köye ulaşım araklıspor sosyal tesisleri önünden dolmuş minübüslerce yapılmakta , köyün yolu kısmen beton olup , bir kısmı betondur. Yaklaşık 40 öğrencisiyle eğitim öğretimin yapıldığı ilköğretim okulumuz ve köy camiimiz hizmet vermekte , köy halkının kendilerine ait su kaynaklarını şebekeleştirerek müşterek kullanmaktalar. köyde fındık başlıca mahsul ürünü olup çeşitli meyveler yetiştirilmekte , köyde ufak ve büyükbaş hayvancılıkda yapılmaktadır.
köy gençleri başta futbol olmak üzere farklı spor branşlarınada oldukça ilgilidir. Son yıllarda yüksek eğitim oranı oldukça artan köyde eğitime oldukça önem verilmektedir.
BUZLUCA canayer, tarihi kalesiyle bölge yerleşiminde tarihi belirleyici unsur olmuştur. Kalecik'teki Kalecik Kalesi, Canayer Kalesi'nin bir uzantısıdır. Tarihi kaynaklarda Sürmene'den ilk defa bahseden Arrianus'dur. Arrianus M.S. 131-132 yılarında yazdığı tahmin edilen "Periplo" adlı eserinde Trabzonun yaklaşık 33 km doğusundaki bir Roma askeri istasyonu(Kale) olarak kurulmuş bulunan Sürmene/Hyssus 'dan bahseder. Burası Romanın doğu sınırını korumakla görevlendirilen 15. leigion Apollonaris'in konumlandırıldığı bügünkü Gümüşhaneye bağlı Sadak Köyü/Satala nın sahile en kısa bağlantısı sağlayan tabii yolun ucunda ve Hyssus/Karadere nehrinin ağzındaki tabii liman sahilindedir. Bu gün Araklı çarşısının güney batı kenarındaki kale harabesi Sürmenenin ilk kurulmuş olduğu bu tarihi belirler. İmparator Adrianus(M.S. 117-138) zamanına kadar Satala 'dan Trabzona direk yol olmadığı düşünülürse,muhtemelen imparator Traijan zamanında kurulmuş olan bu kalenin Roma'nın doğu hudutlarını savunmak için olduğu anlaşılır. Altıncı yüzyılda Bizans'ın doğu sınırının Rizenin hemen doğusuna kadar gerilemesinden sonra, Sürmene'nin stratejik önemi dahada artmıştı. Justinianus(M.S. 527-565) döneminde Lazika savaşları esnasında ve daha sonra Heraclius zamanında (M.S. 610-641) İran seferleri esnasında, Sürmene bölgesi önemli bir ikmal merkezi olarak kullanılmıştır. Bu dönemdeki Sürmene/Sousourmanıa/Sussarmıa nın yerini Araklı Burnu üzerindeki Buzluca/Canayer 'deki harabeler bize belirlemektedir.
Mahallenin eski adı ZANAYER olarak telaffuz edilmekte olup, bu ismin nereden geldiği, kaynak yetersizliğinden dolayı bilinmemektedir.Bazı Tarihçiler tarihte yaşamış "CAN" kavimleriyle ilişki kurup, köyün isminin Canayer, Candanyer den türediğini ortaya koysalar da bu çıkarımın tamamen uydurma olduğu,en geçerli görüşün ise mahallede yaşamış yaşlı kişilerin verdiği bilgilerin olabileceği daha mantıklıdır.1900 lu yıllarda mahallede yaşayan ve o köylü olup, daha sonra Araklıya yerleşen,(şu an hayatta olmayan) Rahime ÇAVUŞOĞLU'nun köye, babalarının "ZANAYER" değilde "PANAYER" dediklerini, (kızı Refiye EĞRİOĞLU'ndan alıntı)söylemiştir ki; en mantıklı isim de budur.Çünkü mahallede kalıntıları günümüzde de var olan kalenin, bu mahallede olması ve bu kalenin bu maksatla(Panayır) kullanılması muhtemeldir.Yakup EĞRİOĞLU Tarihçi.
Mahallede, ilköğretim okulu vardır 21 civarında öğrencisi vardır yanı sıra taşımalı eğitimden yararlanılmaktadır. Mahallenin hem içme suyu şebekesi hem kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi yoktur ancak PTT acentesi vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Mahalleye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup mahallede elektrik ve sabit telefon vardır.