Acıbadem International Hastanesi Çocuk Alerjisi Uzmanı Prof. Dr. Feyzullah Çetinkaya alerjik hastalıkların çocukların yüzde 30'unda görülürken, halk arasında "alerjik şok" olarak bilinen anafilaksinin ise yaklaşık 10 bin çocuktan 2'sini etkilediğini belirterek "Doğumdan itibaren her yaşta görülebilen anafilaksi en sık 6-15 yaşları arasında görülmektedir. Başta fıstık, fındık, süt, yumurta gibi besinlerle antibiyotikler ve ülkemizde sık karşılaşılan arı sokması bazı çocuklarda şiddetli alerjik reaksiyona yol açabilmektedir" dedi.
Acıbadem International Hastanesi Çocuk Alerjisi Uzmanı Prof. Dr. Feyzullah Çetinkaya, bir çocuğun bünyesi ne kadar çok alerjik ise anafilaksinin belirtilerinin de o kadar hızlı ortaya çıkacağını ve hastanın durumunun o kadar ağır olacağını söyleyerek, "Ancak anafilaksi belirtilerinin birkaç dakikadan birkaç saate kadar değişen zaman diliminde ortaya çıkabileceğini unutmamak gerekir. Çocuğunuzun taşıyacağı tanıtıcı bir kolye veya bileklik onun hayatını kurtarabilir" ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Çetinkaya, anafilaksiden korunmak için alınması gereken önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. Prof. Sr. Çetinkaya, çocuğu anlayacağı bir dille, onu korkutmadan hastalığını anlatmak ve alerjisi hakkında bilgilendirip bilinçlendirmenin önemli olduğunu kaydederek, "Örneğin fındığa alerjisi varsa, yiyeceği bir fındıklı çikolatadan fındıklı keke birçok besinden uzak durması gerektiğini öğretin. Alerjisi olduğunu bildiği besinlerin hem kendisinden hem de içeriğinde yer aldığı ürünlerden uzak durmasını öğretin. Çocuğunuzdaki aşırı alerjik sorun hakkında ailenin tüm bireylerini, yakın arkadaşlarını ve öğretmenlerini haberdar edin. Özellikle alerji yapacak maddelerden uzak durması ve anafilaksinin belirtileri konusunda bilgilendirin. Kendisine ikram edilen yiyecekleri kabul etmeden önce içerisinde, kendisinde alerjiye yol açan etkenin yer almadığını iyice öğrenmesini öğretin. Aşırı alerjik şoka neden olan etkenlerden arı sokması, ülkemizde en sık karşılaşılanlardan. Genetik olarak yatkınlığı olan kişi alerji yapıcı madde, örneğin arı zehiri ile karşılaşınca bu maddeye karşı duyarlılaşmış, yani alerjik duruma gelmiş oluyor. Bu kişinin kanında ve dokularında alerjik olduğu maddeye özgü karşıt moleküller birikiyor. Aynı alerji yapıcı madde ile bir kez daha karşılaştığında aniden, çoğu kere bir kaç dakika içinde anafilaksi belirtileri ortaya çıkıyor. Bu nedenle arı alerjisi olanların açık havada renkli ve açık kıyafetler giymemeleri çok önemli. Çocukluk aşıları dahil her tür enjeksiyonu mutlaka bir sağlık kuruluşunda yaptırın ve enjeksiyon sonrası sağlık kuruluşunda en az 15-20 dakika bekleyin. Daha önceden anafilaksi geçirmiş veya geçirme riski olan çocuğunuz varsa mutlaka yanınızda hazır adrenalin enjektörü taşıyın ve gerektiğinde bunu kullanmayı öğrenin ve çocuğun yakın çevresindekilere (öğretmen, bakıcı gibi) öğretin" şeklinde konuştu.
Çocuk Alerji Uzmanı Prof. Dr. Çetinkaya özellikle çok alerjik çocuklarda aniden oluşan ağır anafilaksi tablosunun ölümle sonuçlanabileceğini vurgulayarak, "O nedenle çocuğunuza, üzerinde alerjisi olduğunu belirten bir kolye veya bilezik taktırın" dedi.
Prof. Dr. Çetinkaya, alerjik şokun belirtileri ile ilgili ise şunları söyledi:
"Deride yaygın kızarıklık ve kabartı, Dudaklar, dil ve boğazda şişme, Aşırı hapşırma ve burun akıntısı, Nefes almada zorlanma, hırıltı, çarpıntı, Baş dönmesi, aniden yere yığılma, Bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı. Şiddetli alerjik reaksiyona en sık yol açan şeyler ise; süt, yumurta, fındık, fıstık, badem, susam gibi yağlı yemişler, balık ve diğer deniz ürünleri, özellikle penisilin ve benzeri ilaçlar, ağrı kesiciler, film çekerken kullanılan maddeler, arı ve diğer böceklerin zehirleri, lateks (kauçuk) içeren tıbbi malzeme ile temas, vücut sıvıları, hormonlar ve aşırı sıcakla temas sonrası anafilaksi görülebiliyor, sebebi tam olarak bilinemeyen "idiyopatik anafilaksi" de tehdit ediyor. Alerjik şok sırasında ise şunlara dikkat etmek gerekiyor: Hastayı hemen sırt üstü yatırın, ayaklarını yükseltin, hastanın ağzını ve burnunu temizleyin, rahat nefes almasını sağlayın, anafilaksi, arı sokması sonrası oluşmuşsa arının iğnesini parçalamadan çıkarın ve yara yerini sabunlu su ile yıkayın, aralıklı buz uygulayın, kan basıncı düşmüş olan hastayı oturtmayın ve aniden ayağa kaldırmayın, ani ölüme yol açabilirsiniz, anafilaksi tedavisinin temel ilacı adrenalindir. Eğer hastalar yanlarında daha önceden hekimleri tarafından verilmiş hazır adrenalin iğneleri taşıyorlarsa bunu hemen uyluğun ön-yan tarafından uygulayın. Ardından acil ambulans çağırın ya da en yakın sağlık kuruluşuna gidin."
İHA