Avusturya Dışişleri ve Entegrasyon Bakanı Sebastian Kurz tarafından geçen hafta gündeme taşınan başörtüsü yasağı önerisi, ülkede tepkilere neden oldu. Söz konusu öneri, öğretmenler dahil tüm kamu çalışanlarına görevleri sırasında başörtüsü yasağı getiriyor.
Bakan Kurz önerisi ile ilgili ülke içinde ciddi tepkiler alıyor. Son olarak düzenlediği basın toplantısında okullarda ders sınıflarında asılı bulunan haçlar hatırlatıldı ve bu haçların kaldırılıp kaldırılmayacağı soruldu. Kurz, haçın Avusturya tarihinin ve geleneğinin bir parçası olduğunu belirterek, "Doğal olarak haç kalacak" dedi.
Başörtüsü yasağı önerisine tepkiler
Avusturya'da okullarda ve devlet dairelerinde olmak üzere başörtüsü yasağı uygulanması önerisi, Avusturyalı siyasetciler, sivil toplum örgütleri ve din adamları tarafından da eleştirildi.
Sosyal Demokrat Partiden (SPÖ) Viyana Meclis Üyesi Ömer El-Rawi, popülist olmakla eleştirdiği Kurz'un Müslüman kadınların toplumdan dışlamasına neden olacak bir yasa önerisi teklifinde bulunduğunu söyledi.
Avusturya'da faaliyet gösteren "SOS Mitmensch" adlı sivil toplum örgütü adına basına yazılı açıklamada bulunan Alexander Pollak, Bakan Kurz'un önerisinin yabancıların entegrasyona uyum süreciyle örtüşmediğine değinerek, "Kim toplumsal uyumu güçlendirmek istiyorsa, yabancılaştırma, dışlama ve kutuplaşmaya imkan sunmamalıdır" dedi.
Avusturya Musevi Cemaati kanaat önderlerinden Haham Schlomo Hofmeister ve Müslüman toplumu temsilen İmam Ramazan Demir Avusturya devlet televizyonu ORF'de katıldıkları programda Bakan Kurz'un başörtüsü yasağı önerisine atıfta bulunarak, "Böyle bir yasa önerisi din özgürlüğüne ve kadın haklarına yapılmış ağır bir saldırıdır." değerlendirmesinde bulundular.
İmam Ramazan Demir, "Böyle bir yasa önerisi din özgürlüğüne ve kadın haklarına yapılmış ağır bir saldırıdır" derken, Haham Hofmeister, "Başörtüsü, İslam geleneğinde dini bir semboldür. Benzer dini kıyafetler Musevilik ve Hristiyanlık inancında da var. Bu dini sembollerin kabullenilmesi gerekir" diye konuştu.
İHA