Babasının mezarına bıraktığı mektupta "Pilot olacağım, yüzünü kara çıkarmayacağım" yazarak gündeme gelen ve pilot olması için gerekli imkanların Türk Hava Kurumu tarafından sağlanacağı Somalı şehit madenci Ali Yüksel'in kızı Betül Yüksel, "Hem babama daha yakın olmak, hem de Atatürk'ün kızı gibi olmak istediğim için pilot olmak istiyorum" dedi.
13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen Cumhuriyet tarihinin en büyük maden faciasında yaşamını yitiren Ali Yüksel, geriye ikiz evlatlarını bıraktı. Yüksel'in 11 yaşındaki kızı Betül Yüksel, facianın üzerinden bir yıl geçtikten sonra babasının mezarına bıraktığı mektupta, "Pilot olacağım, yüzünü kara çıkarmayacağım" yazmıştı. Yüksel'in bu mektubunun ardından pilot olması için gerekli imkanların Türk Hava Kurumu tarafından sağlanmasını kapsayan bir protokol imzalanmış, Betül THK'nın reklam yüzü olmuştu. Pilotluk eğitimi almak için 18 yaşına gireceği günü iple çektiğini belirten Betül Yüksel, hem gökyüzünde babasına daha yakın olmak, hem de Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen gibi olmak için pilot olmaya karar verdiğini söyledi.
"Türk Hava Kurumu beni okutacak"
Babasının mezarına bıraktığı mektubun gazeteciler tarafından görüldüğünü ve ardından Türk Hava Kurumundan pilotluk eğitimi konusunda destek geldiğini belirten Betül Yüksel, "Babamın mezarına bıraktığım mektupta onun 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı kutlamıştım ve pilot olacağımı yazmıştım. Hem babama daha yakın olmak, hem de Atatürk'ün kızı gibi olmak istediğim için pilot olmak istiyorum. Türk Hava Kurumu beni okutacak. Çabucak 18 yaşıma gelip pilot olmak istiyorum" diye konuştu.
"Gökyüzünde babasına daha yakın olacağını düşünüyor"
Oğlu Furkan'ın astronot, kızı Betül'ün pilot olmak istediğini kaydeden anne Ergül Yüksel ise şunları söyledi:
"Bu saatten sonra çocuklarımın okuması tek dileğim. Kızım önceden anaokulu öğretmeni olmak isterdi ama kazadan sonra pilot olmak istedi. Gökyüzünde babasına daha yakın olacağını düşünüyor. Babasının göklerde olduğunu düşünüyor."
"Maalesef unutuldu"
Anne Ergül Yüksel, facianın üzerinden zaman geçince senede bir hatırlandıklarını da belirterek, "Üç yıl oldu. Artık senede bir hatırlanıyoruz. Yürüyüşlerde çok az insanız. Maalesef bu olay unutuldu. Dava da ilerlemiyor. Çok acı ama unutuldu. Benim tek beklediğim, suçluların yargılanması. Eşim yaşasaydı her şey daha güzel olurdu. Evlatlarımızı beraber büyütürdük" dedi.
İHA