Sigara, sağlıksız beslenme, hareketsizlik, bazı kronik hastalıklar ve daha bir çok etken nedeniyle bacaklarda görülme sıklığı her geçen gün artan bacakta damar tıkanıklığı, genellikle 50 yaş üzerinde yaygın olarak görülüyor.
Doç. Dr. Macit Bitargil,erkeklerde kadınlara oranla daha fazla görülen bacakta damar tıkanıklığının ilerleyici bir hastalık olduğunu belirterek “Bacaklarda güçsüzlük ve yol yürüme ile oluşan ağrı, enfeksiyona meyilli yara açılması, renk değişikliği ve solgunluk, kıllanmada azalma, tırnak büyüme hızında yavaşlama gibi belirtilerle kendini gösteren damar tıkanıklığı tedavi edilmediğinde çok ciddi sorunlara neden olabilir. Bacaklarda şiddetli ağrı nedeniyle kişiyi yürüyemez hale getirebildiği gibi, son evrelerde bacağın kesilmesine, yatalak olmaya yol açabilir” dedi.
Sigara Kullanımı
Sigara içmek damarı zamanla daraltıp tıkayan ‘ateroskleroz’ denilen damar sertliği tablosuna yol açıyor. Bacakta damar tıkanıklığı hastalıklarının neredeyse yarısını sigara kullanımı oluşturuyor. Üstelik sadece sigara içmek değil, sigara içilen yerde bulunmak ve dumana maruz kalmak bile damar tıkanıklığı riskini artırıyor.
Hareketsizlik ve fazla kilo
Özellikle son yıllarda teknoloji kullanımının da artması ile hareketsizlik çok büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Hareketsizlik arttıkça kilo alımı artıyor, kilo aldıkça hareket etme isteği de zamanla azalıyor. Bitargil “Hareketsizlik ve kontrolsüz kilo alımı damar tıkanıklıkları için de önemli bir risk faktörüdür. Dünyada her yıl yaklaşık 3 milyon insan hareketsiz yaşam nedeni ile hayatını kaybetmektedir. İstenmeyen etkilerin önüne geçebilmek için günde 5000 adımın altına düşmemek, haftada 3-4 defa 40-50 dakika kadar düzenli egzersiz yapmak büyük önem taşımaktadır” dedi.
Yüksek Kolesterol (Yağlı beslenme)
Kolesterol ve trigliseritler yağsı maddeler olup vücutta fazla miktarlarda bulunduğunda çeşitli etkileşimler ile damar çevresinde birikerek damar tıkanıklığına neden olabiliyorlar.
Hipertansiyon
Kalbimiz vücudumuza dakikada ortalama 5 litre kan pompalarken, normade kan basıncının 120/80 mmhg olması gerekiyor. Bu seviyenin üzerindeki yüksek basınçlarda damar içindeki hücreler zarar görmeye başlarken, doğru zamanda müdahale edilmezse damar daralmaları ve tıkanıklıkları yaşanıyor. Bitargil “Bu nedenle belirli aralıklarla tansiyonumuzu kontrol ettirmek ve bu konuda bir farkındalığa sahip olmak önemlidir. Doğru diyet önerileri ile tuzlu beslenmeden kaçınmak, spor yapmak, kilo vermek ve gerekiyorsa ilaç kullanmak tedavide mihenk taşlarıdır” dedi.
Diyabet
Diyabet hastalarının yaklaşık yüzde 20-30’unda damar tıkanıklığı da görülebiliyor. Kontrolsüz kan şekeri zamanla damar lümeninde problemlere neden olarak damar tıkanıklığına yol açabiliyor.
İleri yaş
Yapılan araştırmalar, geçen her 10 yılda damar tıkanıklığı riskinin 2 kat arttığını ortaya koyuyor. Özellikle 50 yaşından sonra sigara kullanımı, yağlı beslenme, fazla kilo alımı, hareketsizlik gibi kontrol edilebilir risk faktörlerini en aza indirmek ve belli aralıklarla damar sağlığını kontrol ettirmek riski azaltmada büyük önem taşıyor.
Genetik hastalıklar
Bazı hastalarda genç yaşlarda beklenmedik şekilde damar tıkanıklığı problemlerine rastlanabildiğini belirten Bitargil, “Ailesel kolesterol hastalıkları, Factor V leiden mutasyonu, antithrombin 3, protein C, S bozuklukları gibi kan pıhtılaşmasına neden olabilen hastalıklarda damarlarda beklenmeyen tıkaçlar oluşabilmektedir. Bazı basit genetik testler ve kan testleri ile tanı konulabilmekte ve bu hastalarda uygun medikal tedavi, kan sulandırıcı tedavileri ile hastalık erken safhalarda kontrol altına alınabilmektedir.” dedi.
Damar iltihaplanmaları (Vaskulitler)
Burger hastalığı, Kawassaki hastalığı ve Behçet hastalığı gibi birçok damar iltihaplanması sorunu ile karşılaşılıyor. Bitargil, genç yaşlarda vücuttaki küçük, orta ya da büyük çaptaki damarlarda ciddi problemlere ve tıkanıklıklara neden olabilen vaskulitlerde erken tanı ve tedavinin çok önemli olduğunu belirterek, tedavi yapılmadığı taktirde etkilenen uzvun ve organın kaybı ve ciddi hayati risklerin ortaya çıkacağını söyledi. (BSHA- Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)