Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan,""üyümenin anahtarının en önemli bileşenlerinin birinin hiç şüphesiz ulaşım, alt yapı, enerji, su ve orman olduğunu biliyoruz ama bunun en önemli ayaklarından biri tabiri caizse halk diliyle inşaat. İnşaat bu işlerin olmazsa olmazıdır" dedi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Arslan, Ankara'da gerçekleştirilen Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası'nın (İNTES) 26'ncı Genel Kurul Toplantısına katıldı.
Bakan Ahmet Arslan programda yaptığı konuşmada, 1964'te kurulan İNTES'e ilişkin, "53 yıl olmuş. 26'ncı Genel Kurul; büyük başarı, alınan büyük bir yol, kat edilen büyük bir yol var. Arkamızdaki fotoğraflar bunların yüzde biri diyeceğim ama değil. Belki de binde biri ama çok önemli fotoğraflar. Ülkemizin büyümesinin, güçlenmesinin göstergesi olan fotoğraflar. Bu fotoğrafları çizmek kolay, çekip ekrana koymak daha kolay ama bir de gerçekleştirenlere sorun. Öyle herkesin tabiri caizse öcü gibi baktığı, herkesin birbirine rakip gibi baktığı bir ortamda bu işleri gerçekleştirmek gerçekten kolay değil" diye konuştu.
"İş yaparken sizleri öteki taraf değil, çözümün ortağı olarak görüyoruz"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın "sahadan gelen" kişiler olmasının avantaj olduğuna dikkat çeken Bakan Arslan, "Bizim avantajımız Sayın Cumhurbaşkanımız sahadan gelen biri olması. Bir başka avantajımız Sayın Başbakanımızın sahadan gelen biri olması. Bize de onların ekip arkadaşı olarak sahada iş yapmanın ne demek olduğunu bilip, ona göre davranmalıyız. Doyasıya iş yaparken sizleri öteki taraf değil, çözümün ortağı olarak görüyoruz. Çözümün ortağı olarak gördüğümüz için de her türlü desteği veriyoruz. Çünkü iş yaparken elden edeceğiniz başarı elbette ki sizin ama bir o kadar da bizim" açıklamasını yaptı.
"İstikrarı ve güveni çok önemsiyoruz"
Bakan Arslan, istikrar ve güveni çok önemsediklerine vurgu yaparak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Son 15 yıldaki istikrar ve güvenden kaynaklı yaptığımız işlere methiye dizerken, ondan önce bir şey yapılmadı dersek haksızlık olur. En azından 53 yıldır bu sendikanın üyesi olan ve öncesinde de bu görevi yapanlara haksızlık olur. Elbette ki geçmişte de çok iş yapılmış. Yaptıranlara da yapanlara da emeği geçenler de teşekkür ediyoruz. Ama bizim istediğimiz daha hızı yürüyebilmesi, aldığımız kararların daha iyi, seri uygulanabilmesi ve önünüze koyduğunuz hedefleri bir an önce gerçekleştirip, yenilerine bakabilme şansı yakalamak. O yüzden istikrarı ve güveni çok önemsiyoruz. Tabii İNTES'in de ülkenin çıkarlarını önde tutar şekilde yarım asrı aşkındır başarıyla yoluna devam ederken, tecrübeli bir kurumsal yapı oluşturması da gerçekten memnuniyetle ifade etmemiz gereken bir durumdur."
"İnşaat bu işlerin olmazsa olmazıdır"
"Büyümenin anahtarının en önemli bileşenlerinin birinin hiç şüphesiz ulaşım, alt yapı, enerji, su ve orman olduğunu biliyoruz ama bunun en önemli ayaklarından biri tabiri caizse halkı diliyle inşaat. İnşaat bu işlerin olmazsa olmazıdır" diyerek inşaat sektörünün Türkiye açısından öneminin altını çizen Balan Arslan, "Bu sektörün güzel tarafı istihdam yaratıyor olması, ihracatı artırıcı katkısının olması, özellikle Türk ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olarak çimento, seramik, cam sanayi, lojistik gibi 150 yan sanayiyi besliyor olması. Bu nedenle doğrudan veya dolaylı ekonomiye katkı sağlayan inşaat sektörünün stratejik bir önemi olduğunu söylemek herhalde herkesin kabul edebileceği bir durum. Bugün insanlar başını kaldırıp çevresine baktığında Türkiye'nin kalkındığı, geliştiğini, güzelleştiğini ve ileriye doğru emin adımlarla yürüdüğünü görüyor. Binlerce kilometre uzaklıkta yollar, açılan tüneller, yükselen binalar, köprüler bütün bunlar az önce söylediklerimiz parçaları, göstergeleri. Bunları, Türkiye'nin çehresini değiştiren birer abide olarak gördüğümüzü, birer abide olarak can bulduğunu özellikle ifade etmek istiyorum. Tabii ki burada sizin emekleriniz var. Daha da önemlisi sizin bıraktığınız önemli izler, önemli eserler bunlar. Yine o eserlerle milletimiz gururlanıyor. Sadece gururlanmakla yetmiyor, kendine olan öz güveni de artıyor" şeklinde konuştu.
"Tek merkezden yönetim çok önemli"
Son olarak 16 Nisan'da yapılması planlanan anayasa değişikliği referandumuna da değinen Arslan, şunları kaydetti:
"Çift başlılıktan kaynaklı sıkıntıları beraber yaşadık. Eminim ki, bir çoğunuzun inşaatçılığın yanı sıra sanayiciliği de var. 2001 krizinde repo yüzde 7 bin 500'e çıktığında bu ülkenin ne duruma düştüğünü hep beraber yaşadık. Yine en çok etkilenenlerden biri sizler oldunuz. Tereciye tere satmak istemiyoruz ama bu kürsüye çıkmışken söylemek isteğim şu; anayasa değişikliğinin birçok yönü konuşulabilir ama tek merkezden yönetim çok önemli. Vatandaş sandığa giderken kimi hükümet seçtiğine direk karar verecek. En az yüzde elli oyla seçilecek, ertesi günden itibaren de beş yıllığına seçildiğini, beş yıllığına hükümet olduğunu bilecek, programlarını ona göre yapacak. Beş yıl sonra da gidip, hesap verecek. Geçmişte yaşadık; hükümet ömürleri ortalama 15-16 ay. Başbakanımızın bir ifadesi var;" altı ay tebrikler, altı ay brifingler, dört ay da vedalaşmalar." Halbuki önümüze beş yıllık hedefi koyduğunuzda ne yapmak isteğinizi bileceksiniz, ona yeteri kadar zamanınız olacağını bileceksiniz ve ona göre yol alacaksınız."
İHA