Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, dünyada 800 milyon aç insan olduğunu belirterek, "2030 yılı için "700 milyon insan yerinden yurdundan kalkacak başka yerlere sığınacak" diyorlar" dedi.
Bakan Faruk Çelik bir dizi açılış ve programlara katılmak için Samsun'a geldi. İlk olarak Tekkeköy ilçesi Kirazlık mevkisinde bulunan Tohum Sertifikasyon Test Müdürlüğünün açılışını gerçekleştiren Bakan Çelik, sonrasında 2. Yerel Tohum Buluşması'na katıldı. Halk oyunları gösterisi ile başlayan buluşma, protokol konuşmalarıyla devam etti.
Dünyada 800 milyon insanın açlıkla mücadele ettiğini belirten Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, "Tarım, dış politikada da önemli bir sektör. Dünyada 800 milyon insan aç, ekmek bulamıyor. 1 milyar insan ise yoksul. 39 ülkede açlık var. 80 ülkede insanlar suya ulaşamıyor. Bir taraftan da 1,3 milyar ton gıda israfı var. Gıdalar çöpe atılıyor. Birilerinin zengin sofrası olacak olan yiyecekler çöpe atılıyor. 600 milyon ise obez. Aşırı kilolu. Dünyada 8 tane zenginin serveti 3,5 milyarın insanın servetine eşit. Dünyanın yarısının serveti ile 8 kişinin serveti birbirine eşit. Dünyada üretilen bütün gıdaların yüzde 77'sini yüzde 20'si tüketiyor ya da israf ediyor. Yüzde 80'lik dilime ise yüzde 20 kalıyor. Dünya eşitsizlikler dünyası. Onun için "Aç karınları doyurmak mümkün ama aç gözlüleri doyurmak mümkün değildir" diyoruz" diye konuştu.
"15 yıl sonra 700 milyon insan açlıktan göç edecek"
Bazı kaynaklarda 2030 yılında 700 milyon insanın açlık ve susuzluktan göç edeceğini söyleyen Bakan Faruk Çelik, "İnsanlığın kıt olduğunu Suriye'de görüyoruz. 3 milyon mülteci Türkiye'ye sığındı. Afrika'da insanlar açlıkla karşı karşıya ama birileri kendi israfının ve mutluluğunun peşinde. İnsanın çok olması bir şey ifade etmiyor. Bizim için insanlık var mı yok mu? Bu önemli. 2030 yılı için "700 milyon insan yerinden yurdundan kalkacak başka yerlere sığınacak" diyorlar. Bunun sebebi ise kuraklık, açlık, yoksulluk. Şu anda 10 milyon Suriyeli ile baş edemeyen dünya, 15 sene sonra 700 milyon insan bu şekilde yollara dökülürse nasıl baş edecek? Hiç aklınız alıyor mu? Yakın gelecekte petrol savaşları yok. Yakın gelecekte gıda savaşları, gıdaya erişim savaşları olacak. Böyle büyük bir tehlike var. Onun için çiftçilik mesleği en kutsal meslektir. Geleceğimiz için önemli mesleklerden birisi bu sebeplerden dolayı tarım sektörüdür. 16. yüzyıldan, 19. yüzyıla kadar 10 milyon Afrikalıyı köleleştirdiler. Şimdi de açlar ile mültecilere el uzatacaklarına, darbeci ve teröristlere el uzatıyor, sözüm ona gelişmiş ülkeler. Aç, çaresizlere el uzatmıyorlar. Dün sömürdüler, bugün de terörist ve darbecilere el uzatır hale geldiler. Bize kimse insan hakları ve hukuk dersi vermeye kalkmasın. Onlar kendilerini bir aynada görsünler. Masada oturuyorsunuz, müttefik. Sahaya gidiyorsunuz, münafıklar. Münafık ne demek? Münafık, iki yüzlü demek. Yani sahada iki yüzlülük yapacaksınız, masaya oturduğunuz zaman müttefiklikten bahsedeceksiniz. Geçmişten de biliyoruz. Bizim, bizden başka dostumuz olmadığını bilerek geleceğe doğru yürümemiz gerektiğini biliyoruz" şeklinde konuştu.
"Ürettiğimizin yüzde 60 fazlasını üretmemiz gerekiyor"
Şu anki üretimin artması gerektiğinin altını çizen Bakan Çelik, "Bütün istatistikler diyor ki gelecekteki nüfusu beslemek için çiftçi kardeşlerimizin üretimi, mevcut ürettiklerinden yüzde 60 daha fazla üretmesi gerekiyor. Mevcudun üzerine yüzde 60'ın üstünde üretim yapmazsak bu ülkede ve dünyada aç insanları doyurmak mümkün olmayacak. Onun için tarım her gün büyük önem kazanacak. Her şeyin modası geçer, gıdanın ve tarımın modası geçmez. Gıdayı kontrol edenler, gelecekte dünyayı kontrol edecekler. Onun için tarıma geri dönelim. Tarımla uğraşan hiçbir kardeşimize, uğraştıkları bu meslekten dolayı başını öne eğdirmeyeceğiz. Ona karşı mahcup olmayıp, yüzünü güldürecek kararları almaya devam edeceğiz. Dünyada tarım toprakları azaldığı gibi bizim ülkemizde de azalıyor. Bizim de geleceği tehlikeye giriyor. Bunun için Milli Tarım projesini tamamladık. Topraklarımız şehit kanlarıyla sulandı. Bu topraklar için verilmeyecek bir şey var mı? Bu topraklar için neler feda ettik. Milli tarım, toprak, tohum ve bilgiyi bir araya getireceğiz. 3'ünü bir araya getiremezsek olmaz. Bu yıl ile beraber tarım desteği 103 milyar lirayı buldu. 15 yılda tarımda çiftçiye 103 milyar destek verildi" ifadelerini kullandı.
"78 ülkeye 58 bin ton tohum ihraç ediyoruz"
Türkiye'nin dünyaya tohum ihraç eden bir ülke olduğunu vurgulayan Çelik, şunları söyledi:
"Türkiye'de tohumculuk alanında önemli mesafeler kat ettik. 2016 yılında 958 bin ton tohum üretimi gerçekleştirdik. 49 bin ton tohum ithal ediyoruz. Ama 78 ülkeye de 58 bin ton tohum ihraç ediyoruz. Yani tohum ihraç eden bir ülkeyiz. 154 milyon dolar, tohum ihracatından gelir elde ettik. Önümüzdeki süreçte ihtiyaç duyduğumuz tohumu bizim üretmemiz gerekiyor. Meyve ve sebze tohumundaki dışa bağımlılığını kaldırmak için TİGEM arazilerini meyve-sebze tohumu için tahsis ettik. Bütün enstitü, laboratuvarlarımızı üniversitelere ve özel sektöre açtık. Bunlarla kendi tohumumuzu kendi fabrikalarımızda üretmek istiyoruz. Bir başkasına, namerde muhtaç olmamak amacındayız."
Programda Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Vekili Nail Kırmacı, Diyetisyen Ender Saraçoğlu ve AK Parti Samsun Milletvekili Fuat Köktaş da birer konuşma yaptı. Programa ayrıca Samsun Valisi İbrahim Şahin, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç ve davetliler katıldı.
İHA