Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, CHP'li vekilin "evet çıkarsa bölmek isteyenleri denize dökeriz" söylemine ilişkin, "Geçmiş yıllarda olsaydı eğer bu kadar güçlü bir şekilde milli irade ortaya çıkmasaydı bunu yapmaya teşebbüs de ederlerdi. Öyle "biz denize dökeriz, biz devrimciyiz, hakkından geliriz" gibi söylemler bu ülkede geçmiş yıllardaki acıları güçlü bir şekilde hatırlatır. Türkiye'nin en büyük devrimcileri o gün cuntacılara karşı koyanlar, bu ülkenin değişimini gerçekleştiren kadınlardır. Esas devrimcilerle karşı karşıya gelmekten sakınsınlar kendilerine tavsiye ederim" dedi.
Referandum çalışmaları kapsamında Bakan Çelik'in katılımıyla AK Parti Adana Kadın Kolları tarafından kentteki bir otelde "Kadınlar Soruyor" isimli toplantı düzenlendi. Toplantının açış konuşmasını yapan AK Parti Kadın Kolları Adana İl Başkanı Sevil Can, toplantıya katılımı nedeniyle Bakan Ömer Çelik'e teşekkür etti. AK Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı Hayrünissa Avcı ise referandum sürecinde kadınların belirleyici rol oynadığını söyledi.
AK Parti Adana Milletvekili Fatma Güldemet Sarı da referandum sürecinin yaklaştığını hatırlatarak yapılan toplantının kafalardaki soru işaretlerini kaldıracağını anlattı.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik devletlerin çeşitli krizlerden çıkmak için anayasa değişikliği veya yeni anayasa üretmeye yöneldiğini belirterek gelişmiş ülkeleri işaret etti. Türkiye'de de 1839'dan bu yana sistem değişikliğinin konuşulduğunu anlatan Bakan Çelik, "Anayasa bir toplumun devlet yönetimine verdiği nüfus cüzdanıdır" dedi.
Yeni anayasayla birlikte rejim değişikliği olacağı iddialarını sert bir dille yalanlayan Bakan Çelik, bunu söyleyenlerin esas rejim istismarcısı olduklarını kaydetti. Bakan Çelik, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında tanklara karşı koyan millete ve kadınların cesaretine vurgu yaptı.
"Evet çıkarsa bölmek isteyenleri yine denize dökeriz" diyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt'a da tepki gösteren Bakan Ömer Çelik, şöyle devam etti:
"Rejimi istismar partisi olarak görev yapmış olanlar "evet diyenleri denize dökeriz" dediler. Bunun ne manaya geldiğini biliyoruz. Bu zihniyetin geçmiş yıllardaki yansıması, "biz istesek de meclisi açık tutamayız şeklinde milli iradenin önüne geldi. Milli iradenin üstünde başka iradeler tanıyan, "TBMM'nin anayasa yapma yetkisi yoktur" olarak öne geldi. Bu söylem bilinçaltında bu milleti sevmiyor hoşlanmıyor tercihlerine saygı duymuyor. Bu devletin iyiliği adına getirilen her düzenlemeye aynı şekilde karşılık veriyor. Geçmiş yıllarda olsaydı eğer bu kadar güçlü bir şekilde milli irade ortaya çıkmasaydı bunu yapmaya teşebbüs de ederlerdi. 27 Mayıs darbesi olurken bu ülkede bir başbakan ve bakanlar şehit edilirken siyasi seleflerin hangi konuşmalarını yaptığını biliyoruz 28 şubat döneminde hangi konuşmaları yaptığını biliyoruz fakat artık o günler geçti. Türkiye'de artık devlet içindeki bir grubun millet üzerinde hegemonya kurarak sivil siyaseti zayıflattığı dönemler geride kaldı. Artık Türkiye'yi siz yönetiyorsunuz, kadınlar yönetiyor. Türkiye'nin sahibi sizsiniz. Türkiye'de söz sahibi sizsiniz. Türkiye'de hangi hayat tarzından olursa olsun, başörtülü, başörtüsüz, bizim partiden, başka partiden olursa olsun büyün kadınlarımıza söylüyoruz. Bu mesele bir parti meselesi değildir, milletin geleceği. Çocuklarımızın geleceği meselesidir. O sebeple 7 Nisan'da hayır diyen kardeşlerimiz de gelsinler İstasyon Meydanı'nda sayın Cumhurbaşkanımızı dinlesinler. Biz kadınların gücüne inanıyoruz. Hangi hayat tarzından olursa olsun, hangi kimlikten, yaştan ve meslekten olursa olsun Türkiye'yi kadınların gücü ve perspektifi daha güçlü yönetiyor. CHP'ye geçmiş olsun, Allah rahmet eylesin. Öyle "biz denize dökeriz, biz devrimciyiz, hakkından geliriz" gibi söylemler bu ülkede geçmiş yıllardaki acıları güçlü bir şekilde hatırlatır. Türkiye'nin en büyük devrimcileri o gün cuntacılara karşı koyanlar, bu ülkenin değişimini gerçekleştiren kadınlardır. Esas devrimcilerle karşı karşıya gelmekten sakınsınlar kendilerine tavsiye ederim."
Toplantı daha sonra basına kapalı olarak devam etti. Kadınlar, Bakan Çelik'e sorularını yöneltti.
İHA