Mersin Barosu Başkanı Ali Er, referandum süreci ve anayasa değişikliği paketine ilişkin açıklama yapmadığı eleştirilerine yanıt verdi. Anayasa değişikliği tartışmalarının siyasallaştığını, Mersin Barosu'nun ise her türden siyasi görüşe sahip üyelerden oluştuğunu belirten Er, "'Evet" ya da "hayır" şeklinde tavır göstermenin baromuzu siyasi saflara iteceğini, bunun da meslektaşlarımıza zarar verebileceğini düşünmekteyiz" dedi.
Referandum sürecinde bugüne kadar anayasa değişikliğine ilişkin hiç açıklama yapmadığı için eleştiri oklarının hedefi olan Baro Başkanı Er, Mersin Baro Başkanlığı'nın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlediği basın açıklamasında bu eleştirilere yanıt verdi. Bugün gelinen noktada anayasa değişikliği tartışmalarının tamamen siyasallaştığını vurgulayan Er, "'Evet" denildiğinde belli bir siyasi partinin, "hayır" denildiğinde belli bir siyasi partinin safında yer alınacağı düşüncesine bürünmüştür. Milletimiz, "evet" ve "hayır" noktasında kutuplaşmamalı ve ayrışmamalıdır" diye konuştu.
"'Evet" ya da "hayır" şeklinde tavır göstermek baromuzu siyasi saflara iter"
Mersin Barosu'nun büyük ve güçlü bir baro olduğunu, farklı siyasi ve dünya görüşüne sahip üyelerden oluştuğunu ifade eden Er, göreve geldikleri günden bu yana baroyu belli bir siyasi görüşe odaklı olarak değil, tüm üyelerini kucaklayıcı, eşit mesafede ve demokratik bir anlayışla hizmet üreterek yönetmeye çalıştıklarını söyledi. Anayasa değişikliği konusunda da Mersin Barosu'nun homojen, bütünsel bir fikir yapısı bulunmadığını dile getiren Er, "Bu nedenle anayasa değişiklikleri ile ilgili tüm üyelerimizi kapsayıcı bir "evet" ya da "hayır" açıklamasının, baromuzun düşünsel yapısını yansıtmayacağını, farklı görüşte olan avukat arkadaşlarımızı kapsamayacağını, "evet" ya da "hayır" şeklinde tavır göstermenin siyasi taraf olarak baromuzu siyasi saflara iteceğini ve bunun da tüm meslektaşlarımıza zarar verebileceğini düşünmekteyiz" ifadelerini kullandı.
"Hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmayacağız"
Mersin Barosu'nun, devletin ve ülkenin bekasıyla ilgili konularda, ortak değerlere yönelik saldırılarda görüşünü ve duruşunu net olarak sergilediğini, kamuoyu ile de paylaştığını belirten Er, KHK'ler, cinsel istismar yasa tasarısı ve terör eylemlerini buna örnek gösterdi. Baroların ve hukukçuların değerlendirmesi ve son halini vermesi gereken anayasa değişikliği gibi çok önemli bir konuyu siyasi partilerin sahiplendiklerini ve vatandaşların kutuplaşmasına neden olduklarını kaydeden Er, şunları söyledi:
"Mersin Barosu sessizmiş, susuyormuş. Çok şeyler söyleyebilirim. Ancak, susmamız asaletimizdendir. Mersin Barosu şu anda tüm kamuoyu nezdinde çok güçlüdür, daha da güçlenecektir. Hep şunu eleştirmedik mi, "Baro hep siyaset yapıyor, meslektaşlarını hiç düşünmüyor." Tüm siyasi partilere kapımız sonuna kadar açıktır. Ama hiçbir siyasi partinin arka bahçesi de olmayacağız. Bu konuda bertaraf da olsam baro artık değişti. Bu konuda dik bir duruş sergileyeceğiz."
Baro Başkanı Er, bazı baroların referandum sürecinde baro araçlarını, personelini ve kaynaklarını kullanarak sahada çalışma yapmasını ve kampanya yürütmesini eleştirerek, Türkiye Barolar Birliği'nin de bu kampanyalara maddi destek sağlamasını doğru bulmadığını sözlerine ekledi.
İHA