Bartın'da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında yürüyüş düzenlendi.
Bartın'da "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" anma etkinlikleri kapsamında düzenlenen yürüyüşlerin ardından halk, demokrasi nöbetine başladı.
Bartın'da "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" kapsamında düzenlenen yürüyüş şehitlikten başladı. Yürüyüşe Bartın Valisi Nusret Dirim, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Osman Arslan, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Orhan Uzun, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile yaklaşık 3 bin kişi katıldı.
Yürüyüş sırasında konuşan Bartın Valisi Nusret Dirim, "15 Temmuz'un üstünden tam bir yıl geçti. Şimdi çok daha iyi görüyoruz ki 15 Temmuz aslında bir darbe girişimden çok daha öte bir kalkışmanın ürünü. 15 Temmuz hiç kuşkusuz ülkemizin bir iç savaşa sürüklenmek istediği ve bu şekilde bölünmeye çalışıldığı hain bir girişimin tarihidir. Milletimiz ferasetiyle bu tehlikeyi gördü ve milli iradeye sahip çıktı. Ben 12 Eylül darbesinin, 12 Mart muhtırasının, 28 Şubat post modern darbenin bir tanığı olarak kesinlikle şunu ifade etmek istiyorum ki Türk milleti demokraside artık rüştünü ispat etmiş, dünyaya da bunu en güzel şekilde göstermiş bir millettir. Darbeciler, önceki darbelerde olduğu gibi milletin sesini çıkarmayacağını, sineceğini zannettiler. Milletin seçtiği cumhurbaşkanını, milletvekillerini daha önceki darbelerde olduğu gibi toplayıp belirsiz bir akıbete maruz bırakacaklarını zannettiler. Gururla ve minnetle ifade ediyorum ki şükürler olsun Türk milleti geçmişte yaşananların tekrar yaşanamayacağını gösterdi. Darbeler hiçbir zaman hiçbir topluma ya da o toplumun ekonomisine hiçbir zaman bir menfaat sağlamamıştır. Sadece o darbeyi gerçekleştirenler ya da onların taşeronlarına ve o darbeden nemalanan süper güçlere menfaat sağlıyorlar. Milletlerin geleceği bu şekilde yok ediliyor. Türk milleti bunu çok iyi anlamıştır. Bartın Cumhuriyet Meydanı'ndaki Demokrasi Nöbetlerinde gördüğüm manzara nedeniyle gelecek kuşaklarımızdan da son derece umutluyum. O meydanlarda küçücük bebeklerin, çocukların uyutulduğunu ve annelerin, ninelerin nöbet tuttuğunu gördük. O meydanların adeta bir akdemi gibi ruh kazandırdığını düşünüyorum. 15 Temmuz öncesiyle 15 Temmuz sonrası arasında son derece büyük bir fark var. 15 Temmuz öncesi belki kuşkuyla baktığımız gençlerimizin gösterdiği o kahramanlık hepimizin göğsünü kabarttı. Onlar bu asil milletin onurlu bir bireyi olduklarını gösterdiler. Onlara hakkını teslim etmemiz lazım. Bu topraklar üzerinde onurlu yaşamamızı sürdüreceğiz. Bizler asla Suriyeli kardeşlerimiz gibi vatanını terk edip, başka bir coğrafyada yaşamayı asla beceremeyiz. Bizler ya bu topraklarda geleceğimizi kazanacağız ya da bu topraklar için kendimizi feda edeceğiz. Bu milletimizin ortak duygusudur. O yüzden son derece umutlu olduğumu ifade etmek istiyorum. 15 Temmuz'da 249 şehidimiz var. Tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bütün şehitlerimizi saygıyla anıyoruz.(UŞ-SÖ-Y)
İHA