Türkiye Cumhuriyeti'nin Kuzey Irak'ta gerçekleştirilecek referandumun engellenmesi için büyük bir gayret içerisinde olduğunu söyleyen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Bugün bu referanduma İsrail hariç bir dünya karşı. Bütün ülkeler karşı. Birleşmiş Milletler (BM) karşı, BM Güvenlik Konseyi karşı. Irak da karşı, İran da, Türkiye de karşı" dedi.
Yozgat'ın Çayıralan ilçesinde gerçekleştirilen 6. Olağan İlçe Kongresinde partililere seslenen Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, yarın Kuzey Irak'ta gerçekleştirilecek referandum oylamasına değinerek, "Bu referandum gayridir. Bu referandum kabul edilemez. Bu referandum yok hükmündedir. Hiçbir hukuki sonuç doğurması mümkün değildir. Barzani aldığı referandum kararıyla ateşle oynuyor" şeklinde konuştu.
"Bölgede yaşanan hür türlü olumsuzluk Türkiye'yi etkiliyor"
"Türkiye'nin gündemini yakından takip ediyoruz. Sadece kendi içimizde olanı değil dışımızda olan hadiseleri de Türkiye devleti ve hükümeti olarak çok yakından takip ediyoruz" diyen Bozdağ, "Suriye'de, Irak'ta, İran'da ve komşu diğer ülkelerde yaşanan her tür olumsuzluk Türkiye'ye başka bir olumsuzluk olarak yansımaktadır. O nedenle biz Türkiye Cumhuriyeti olarak etrafımızda bulunan bütün ülkelerde huzurun, barışın, istikrarın ve güvenliğin egemen ve kalıcı olmasını arzu ediyoruz. Devlet yönetimindeki siyasal otoritenin tam ve güçlü olmasını teröristlere başka başka hesapçılara karşı en doğru, en etkili cevabı vermesini temenni ediyoruz. Çünkü buralardaki her türlü olumsuzluğun Türkiye'yi etkilediği çok açık. Onun için Suriye'de yaşananlar karşısında hükümetimizin aldığı aktif tutumu ve politikaları bunlara ne gerek vardı, diyenler Türkiye'yi okuyamayanlar, etrafında olup bitenleri okuyamayanlardır. Bugün Irak'ta olup bitenlere Türkiye'nin sessiz kalması düşünülebilir mi? Bildiğiniz gibi Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi, bağımsızlık referandumu kararı aldı. Bu karar Türkiye'yi ilgilendirmez denilebilir mi? Ama bazıları var böyle diyen. Ama biz diyoruz ki bu karar Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren bir karardır. Bizim milletimizin ve devletimizin milli güvenliğine karşı doğrudan bir tehdittir. Aynı şekilde Irak'ın toprak bütünlüğüne, siyasal birliğine ve egemenliğine de karşı doğrudan bir tehdittir. İran'ın milli güvenliğine de karşı bir tehdittir. Aynı şekilde bu ülkenin savunmasını ülke bütünlüğünü ve milli güvenliğini yakından ilgilendiren böylesine önemli bir hadiseyi kimse Türkiye'den görmemesini, duymamasını bekleyemez. Türkiye böylesi gelişme karşısında asla kayıtsız kalamaz" diye konuştu.
"Bu referandum kabul edilemez"
Türkiye'nin Kuzey Irak'ta gerçekleştirilecek referandumun engellenmesi için büyük gayret gösterdiğini de dile getiren Bozdağ, "Bugün bu referanduma bir dünya karşı. İsrail hariç, bütün ülkeler karşı. BM karşı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi karşı. Irak da karşı. İran da, Türkiye de karşı. Ve diğer ülkeler de karşı. Irak'ın kuzeyindeki bölgesel yönetim altında yaşayan insanların büyük bir kısmı da karşı. Türkmenler tamamen karşı. Araplar karşı, bölgede yaşayan Kürtlerin de önemli bir kısmı karşı. Meclis karar aldı. Karara vekillerin büyük bir kısmı katılmadı. Katılanların da yarıya yakını neredeyse "hayır" oyu kullandı. O nedenle bu karar meşru bir karar değildir. Gayri meşrudur. Türkiye'nin Lozan Anlaşması'nda, Ankara Anlaşması'nda Irak'la Türkiye arasındaki ikili pek çok anlaşmalardan doğan hakları vardır. Biz hükümet olarak bu haklarımızın altını özellikle çiziyoruz. Bu anlaşmaların Türkiye'ye verdiği bir takım yetkiler var. Biz onları bugüne kadar gözettiğimiz gibi bundan sonra da gözetmeye devam edeceğiz. Bu referandum gayridir. Bu referandum kabul edilemez. Bu referandum yok hükmündedir. Hiçbir hukuki sonuç doğurması mümkün değildir. Barzani aldığı referandum kararıyla ateşle oynuyor. Eğer bu referandumdan vazgeçilmezse bu ateş önce, bu ateşi eline alan Barzani'yi ve bu ateşi eline almasına destek olmak isteyen çevreleri yakacak. Referandum kararında en büyük zararı, bölgede yaşayanlar görecek. Biz Türkiye olarak bir siyasi iktidar uğruna alınmış bu kararın bedelini Kuzey Irak'ta yaşayan Türkmenlerin, Arapların, Türklerin ödemesini istemiyoruz. Bölgenin huzurunun, barışının, istikrarının kötü olduğu bir dönemde daha da kötüleşmesine şiddetle karşıyız" dedi.
"Ateşle oynamayı bırakın"
Barzani ve yönetimine seslenerek henüz vaktin bitmediğini söyleyen Bozdağ, "Ateşle oynamayı bırakın. Bu referandum kararını iptal edin. Gayrimeşru yol ve yöntemlerle hiçbir hedefe, hiç kimse bu güne kadar ulaşamadı, ulaşmamıştır. Sizin de ulaşmanız mümkün değildir. Bölgede sıkıntıda olan, huzur, güven, istikrar ve barış ortamını daha kötü hale getirecek bir sürecin önünü açmayın. Bu huzursuzluk sadece sana değil. Pek çok kişiye zarar verecek sonuçlar doğuracaktır. Bu sonuçları görmek için çok fazla bilgi sahibi olmaya gerek yok. Görünen köy kılavuz istemiyor. O nedenle de diyoruz ki aklıselim ile hareket edin. Bu referandum kararından vazgeçin. Referandumu iptal edin" şeklinde konuştu.
"Referandumun iptalini istiyoruz"
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin referandumun iptalini istediğini vurgulayan Bozdağ, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
"Ertelenmesini değil. Ertelenme demek ileriki bir tarihte yeniden yapılmasına rıza demektir. Bizim bu referandumun ileriki bir tarihte yapılmasına da rızamız yoktur. Referandumun, tekrarlanmamak kaydıyla iptalini talep ediyoruz. Bunu istiyoruz. Çünkü böylesi bir referandum, bu gün de, yarın da, ileriki bir tarihte de bölgede çok büyük sıkıntılara, önü alınmaz yangınlara, felaketlere sebep olacaktır. O nedenle, aklıselimle, basiretle davranmaya herkesi davet ediyoruz. Hükümetimiz olabilecek her türlü gelişmeyi MGK'da ve Bakanlar Kurulu'nda müzakere etmiştir. Hangi ihtimal gerçekleşirse, bunun karşısında ne tür adımlar atılacak bunların hepsi bir bir kararlaştırılmıştır. Bunların gerçekleştirilmesi, takvimleşmesi, öncelik ve sonralık durumu gelişmelerin seyrine göre hükümetimiz tarafından belirlenecektir. Herkes müsterih olsun hükümetimiz görevinin başındadır. Umarız ki henüz, şu ana kadar bana gelen yeni bir bilgi yok ama, vakit dolmuş değil. Geri adım aklıselimle hareket eden bir yönetim tarafından atılabilir. Barzani'yi aklıselime davet ediyorum ve elindeki ateşi bırakmaya ve bu ateşle oynamamaya davet ediyorum. Çözüm referandumun iptalidir. Başka bir çözüm yoktur. Bunun dışındaki bir çözümü Türkiye'nin kabul etmesi de mümkün değildir."
İHA